Şia'ların sorunların, Milletvekili Adıyaman dile getirdi

Tarih : 2016-05-07 / Kategori : Siyaset

Şia'ların sorunların, Milletvekili Adıyaman dile getirdi

          4 Mayıs 2016 günü mecliste gündem dışı söz alarak Bir konuşma yapan HDP Iğdır Milletvekili Mehmet Emin Adıyaman, Türkiye'de, Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşuyla birlikte var olan ve Türkiye Cumhuriyetinin aslı unsuru olan Caferi/Şiaların sorunlarını meclis gündemine taşıdı ve sorunlarının çözümünü talep etti.

 

            Türkiye Büyük Millet Meclisinde  gündem dışı söz alarak konuşan Milletvekili Mehmet Emin Adıyaman şöyle dedi:
            MEHMET EMİN ADIYAMAN (Iğdır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Şii ve Caferi yurttaşlarımızın sorunlarına ilişkin gündem dışı söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
            Değerli arkadaşlar, Şii Caferi inancına mensup yurttaşlarımız, ağırlıklı olarak Iğdır, Kars ve Ağrı illerinde ikamet etmekte olup, sonraki yıllarda, yaşanan ekonomik sıkıntılar ve işsizlik nedeniyle İstanbul, İzmir, Ankara, Antalya, Bursa gibi metropol illerimize de göç etmiş bulunmaktadırlar.
            Şimdi, bildiğiniz üzere, Anayasa'mızın 10'uncu maddesi, herkesin dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayrım yapılmaksızın kanun önünde eşit olduğunu hüküm altına almış.
            Keza, Anayasa'nın 24'üncü maddesi de yine, her yurttaşın inancını, ibadetini özgürce ve serbest yapma gibi bir hakka sahip olduğunu ifade eder.
            Şimdi, Anayasa'nın bu iki temel hükmüne binaen, bu yurttaşlarımız, Türkiye kurulduğundan beri, resmî ideolojinin Sünni mezhep üzerinden, özellikle dinî inancın ifade edilmesi ve her türlü devlet olanaklarından faydalanmasına rağmen, birçok inanç gibi, Alevilik, Süryanilik gibi pek çok ötekilenen, dışlanan inançlar gibi, Caferi inancına mensup yurttaşlarımızın da yıllar içinde biriken sorunlarına maalesef günümüze kadar hiçbir çözüm üretilememiş. Üretilemediği gibi, özellikle Orta Doğu'da son yıllarda gelişen mezhep eksenli çatışmaların ülkemizde de bu yurttaşlarımıza yönelik birtakım saldırılara, ötekileştirmelere, dışlanmalara sebebiyet verdiğini görmekteyiz. Esasen devletin birincil görevi bütün vatandaşlarının inançlarını özgürce ifade edebilecekleri imkânları sağlamaktır. Maalesef, Diyanet İşleri Başkanlığına genel bütçeden bütçe ayrılırken ülkemizde yaklaşık 2 milyon civarında olduğu tahmin edilen Caferi yurttaşlarımızın inançlarını ve ibadetlerini özgürce yapabilmenin koşulları sağlanamadığı gibi genel bütçeden herhangi bir para da ayrılmamaktadır.
            Dolayısıyla, biriken bu sorunların başında -süremiz çok az olmakla beraber- birkaç spesifik sorunu dile getirmek gerekiyor, mesela genel bütçeden yardım yok. Özellikle, bu inanca mensup yurttaşlarımızın fıkhı gereği din âlimlerinin hiçbir devlet otoritesi ve bir hiyerarşik yapı içerisinde yer almalarına müsaade etmemekte ama Diyanet İşleri Başkanlığı ısrarla bu inanca mensup din âlimlerini 657'ye tabi hâle getirmek istemektedir, oysa bunların kendi özerk yapılarını, kendi özerk kurumlarını oluşturmalarına imkân sağlanmalı ve bu şekilde yardım yapılmalı. Eğitim sorunları var, din âlimlerinin yetiştirilmesine ilişkin sıkıntılar var. Zorunlu din derslerinde Şia-Caferi mezhebine ilişkin objektif değerlendirmeler yok. Yine, televizyonda, basında sürekli kendisini bilmez birtakım din âlimi maskesi altında konuşan insanların bu inanca mensup yurttaşlarımızın inançlarına yönelik ciddi saldırıları var. Yine, son, özellikle geçen yıl içerisinde Şii camilerine yönelik fiziki saldırılar oldu, özellikle İstanbul Büyükçekmece ve Esenyurt'ta camileri yakıldı. Bu vatandaşlarımızın cami inşasına yönelik mülkiyet sorunları var, özellikle bürokrasi bu konuda engel çıkarıyor. Mesela, Büyükçekmece'de yapılmak istenen bir camiye bizatihi Büyükçekmece Kaymakamı Belediyeye yazı yazarak caminin inşaatına izin verilmemesi gerektiği yönünde talimat veriyor. Daha da önemlisi, Sayın Cumhurbaşkanının "Şialardan da öte" diye cemaati eleştirmesi tamamen nefret suçunu oluşturan açıklamaları...
            Dolayısıyla, bu sorunların temelden çözülmesi için Meclisi göreve çağırıyorum. Bu yurttaşlarımızın sorunlarına bir çözüm üretilmesi gerektiğine inanıyorum.
    Hepinizi saygıyla selamlıyorum, diye konuştu. 

Facebook Beğenenler

Yorum yapılmadı!

Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanabilirsiniz.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.

Kerbela

Kerbela Sayfası