Ermeni Diaspora teşkilatlarının Türkiye’yi uluslar arası alanda rahatsız etme çalışmaları bütün hızı ile devam ediyor. Bu çalışmaların yeni bir halkası oluşturan gelişme, 30 Temmuz 2010 tarihli milliyet Gazetesinde manşette yer bulan “ ABD’de ki Ermeniler Türklere dava açtı” haberde karşımıza çıktı. Haber özetle şöyle;
“ABD’de Ermeniler, 1915 olaylarında mülklerine el konulduğu iddia edilenlerin varislerine tazminat talebiyle Türkiye devleti, Merkez Bankası ve Ziraat Bankası’na karşı dava açtı.
Açılan davada, 1915 yılı olaylarında bir milyondan fazla Ermeni’nin göçe zorlandığı ve katledildiği iddia ediliyor. Davada ayrıca, Türk devletinin, "mülk sahiplerine yeniden iade edilene kadar, ’ele geçirilen’ varlıklara ait mülklerin idaresi ile kira ve satış hâsılatlarının toplanması ve gelirlerin emanet hesaplarına yatırılmasını kabul ettiği ancak buna karşın söz konusu mülklere ve bunlardan sağlanan gelire el koyduğu" öne sürülüyor.”
1915 yılından beridir devam eden Türkleri karalama ve malum isteklerine kavuşmak için bütün güçleri ile uğraşan Ermeni örgütleri yeni bir mevzi açarak, hedeflerine biraz daha yaklaşmaya çalışıyorlar. Bilindiği gibi ASALA ve JCAG gibi Ermeni terör gruplarının planı şöyle: Soykırım suçunu Türkiye'ye kabul ettirmek, Türkiye'den tazminat almak ve ardından Türkiye'den Ermenistan'a toprak kazandırmak..
Şimdilik deneme şeklinde Türkiye aleyhine açılan davaların, benzerleri uygun zemin bulunduğunda diğer ülkelerde, hatta ülkemize de açılacağı gözden uzak tutulmamalıdır. Zaten bunun ipuçları zaman zaman açılan davalarla kendini göstermektedir
Bu örgütlerin Uzun ve ısrarlı çalışmalarından sonra, bizler kabul etmesek bile, dünyada 21 ülke “Ermeniler, Türkler tarafından soykırıma uğratıldı ” şeklindeki mesnetsiz tasarıyı kendi parlamentolarında kabul ettiler. Maalesef dünyada bizlere “Soykırımcı” gözüyle bakanların sayısı gün geçtikçe artma eğilimi gösteriyor. Hak etmediğimiz bir durumla karşı karşıya olmamız ne yazık ki birazda bizim suçumuz. Uzun yıllar aleyhimizde yapılan kara propagandayı görmezden geldik, onların rahat çalışmalarına meydan verdik. Şimdi ortaya konulmaya çalışılan oyuna karşı tedbir almazsak, korkarım mevcut sıkıntılı durum daha da karmaşık ve içinden çıkılmaz bir hal alacaktır.
Aleyhimize açılan davalarla ikinci perdeyi yavaş yavaş aralamaya başlamışlardır. Bu aşamadan sonra, olayın hukuki takip boyutunu bir tarafa bırakacak olursak, aynı tarz davalarla karşılık vermek en akılcı yoldur. Şu anda Ermenistan’ın elinde bulunan topraklardan sürgün edilerek çıkarılan Türkler geride bıraktıkları taşınır veya taşınmaz malları ile ilgili olarak tazminat davası açmalıdırlar. Ellerinde dava açmaya esas teşkil edecek belge ve bilgiye sahip olan gerçek ve tüzel kişiler hemen harekete geçmelidir. Aksi takdirde aleyhimize başlatılan yeni sürüm kampanyanın önünü almak çok zor olacaktır.

Tweet