Malum önümüz seçim baharı, yerel seçimler yapılacak, her partinin aday adayları kulis çalışmalarını başlatmış, aday olmak için var güçleri ile çalışıyorlar.
    En iyi adayın kendileri olduğunu düşündüklerinden, kimseye şans tanımayan aday adayları, yarın listeler açıklanıp, adaylar belirlendiğinde yaşayacakları hayal kırıklığını şimdiden tahmin edebiliyorum.
    Her partiden kaç kişi ada adayı olursa olsun, sonuçta bir kişi aday gösterilecektir... Tüm aday adayları, "ben bedel ödemişim, bu adaylık benim hakkım" düşüncesi ile yaklaşım sergilemektedir... İçlerinden birisi aday gösterildiğinde geri kalanları küserek veya köşelerine çekilecekler, ya da gösterilen adayın kaybetmesini hevesle bekleyerek süreci takip edeceklerdir…  Kimi aday adayları da beklemeye gerek duymadan, hırs ve tepki göstermek adına gösterilen adayın aleyhinde çalışır. 
    Küçük yerlerde hep böyle olur. Her partiden onlarca aday adayı çıkar. Kimi gerçek aday olmak için müracaat eder.  Kimi adını yazdırıp yarınlarda mevki makam kapabilmek için adaylığını açıklar.
    Ama değişmeyen tek sonuç, aday gösterilmeyenlerin küsmesi, kabuklarına çekilmesi, çoğu zaman da aleyhte çalışmasıdır...
    BDP Iğdır'da bu işi çözmek için son iki dönemdir Iğdır'lı olmayan Milletvekili Pervin Buldan'ı aday göstererek bu sorunu kısmen çözmüştü. Pek bir siyasi kulis duyumu alamadığımızdan BDP'de belediye başkanlığı için de böyle bir adımın atılabileceği söyleniyor.
    Yani Iğdır'da BDP seçmenini birleştirmek adına yine dışarıdan, ya da uzun süre Iğdır dışında yaşamakta olan birinin aday gösterilebileceği tahmin ediliyor...
    Her parti için talebin çok olması hem bir şans, avantaj, hem de dezavantajdır. 29 Mart yerel seçimlerinde olduğu gibi MHP'den aday adayı olan kişiler bir yemekte bir araya gelmiş ve kim aday olursa etrafında birleşeceğiz sözü verdikleri halde, bölük pörçük olmuşlardı.
    Şu anda MHP aday adaylarının en yoğun olduğu parti konumunda, şimdiye kadar yapılan resmi müracaat sayısı 6, bu sayının artacağını sanıyorum.  Tan Demirkaya, İsa Yaşar Tezel, Gündüz Güneş, Ahmet Aras, Tuncay Güneş ve Serdar Arat dilekçe veren aday adayları…
    Listenin kabaracağı kesin. Er meydanına daha başka kimler çıkacak merakla bekliyoruz. Bu aday adaylarından biri aday gösterilince, diğerleri davet beklemeden partisine çalışacak mı? Bilmiyorum. Aslında kimse bir şey bilmiyor. Herkes süreci kendi akışına bırakmış durumda. Vatandaş kafasında kurduğu senaryoları eşiyle dostuyla paylaşarak yorum yapmanın ötesinde bir oluşum içersinde değil.
    Ak Partililerin siyaseti farklı, samimi gözüküp arkadan dolanma stratejisi uyguluyorlar…  Bu parti içinde de böyle, partililer demir atacakları limanı bir türlü belirleyemiyorlar… Net tavır ve karar ortaya koyamıyorlar. Kimi zaman adayı bir Azeri, kimi zaman bir Kürt düşünüyorlar. Her ikisinde de samimiyet şart olduğundan, üst kadronun tutumu elbette ki mercek altında tutuluyor.
    Tavırlar ve eylemler hemen kendini açığa veriyor. Söylemlerin değişmesi anında dikkat çekiyor. Doğrusunu söylemek gerekirse, İl Başkanı tavır ve düşüncesi ile samimi olsa da, teşkilatın tamamının aynı olduğunu söylemek mümkün değildir… Derin hesapların ve siyasetin olduğunu sanırım herkes biliyor…
    Parti içinde gurup oluşturup söz sahipliği yapanlar, adaylık noktasında pek samimi davranıyor denilemez. Kaçamak bir güreş tutuluyor denilebilir… 
    Her parti için süreç işliyor, kimin lehine devam edeceğini zaman gösterecektir. Kimin el altından film çevirdiğini zaman net bir biçimde ortaya koyacaktır. Şimdi ne denilse boştur. Birçok siyasetçi dünya ya at gözlüğü ile bakıyor. Arkasından çevrilen dümenleri fark etmiyor bile, fark ettiğinde zaten iş işten geçmiş olacaktır. 

  1. Guest 2013-07-19 05:49:11

    Nalıncı keseri gibi herkes kendine doğru yontuyor. Iğdır Iğdırlının elinden gidiyor, kimse farkında değil.Sandıktaki kürt Azeri çatışması yarınlarımızın bu günden farksız olamayacağını gösteriyor. Hayflanıyor acıyorum.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.