Siyasi analiz yapabilmek için, halkın içinde bulunmak gerekiyor. Halkın fikrini öğrenmeden ahkam kesen, bilgiçlik taslayan her kim olursa olsun bir arpa boyu yol alamaz. Gelişmeler karşısında fikir beyan edebilmek, siyaset üretmek, strateji belirlemek için mutlaka tabanın fikrini almalı, çoğunluğun sesine kulak vermeliyiz... 

                Iğdır'da Siyaset Nasıl Yapılır?
                1-Iğdır'da siyaset yapan kişi birinci önceliğini siyaset yapacağı partinin gücü ve etkisi üzerine inşa eder. Eğer partisi bölgede prim yapıyorsa tercih sebebidir. 
                2-Irk üzere yapılan seçim propagandası işe yarıyorsa ve bu durum parti politikası ile bütünleşiyorsa, seçim daha kolay sonuçlanacak demektir.
                Bu iki önemli ayrıntı üzerine kurulan siyaset, adayların iştahını kabarttığından, aday adayları kendi kişisel yeteneklerinden çok, bu iki kavram üzerinden siyasette netice almanın yoluna ararlar.
                Rehavetin doğurduğu rahatlık aday belirlemede de öne çıkar. Irk ve Parti üzerinden yapılan siyaset seçmene,  seçenek şansını tanımadığından, adaylarda keyfe göre belirlenebilir.
                Aday adaylarının vizyon, yetenek, toplumda ki kabulü genelde çok önemsenmez. Sonuçta Irk ve Parti etkisinin neticeyi kendi lehlerine sonuçlandıracağını düşündüklerinden, aday adayının yeterliliğinden ziyade durumlar devreye girer...
                Bir şehrin veya ülkenin idaresini teslim edeceğimiz kişinin, hoşgörülü, saygın, yetenekli, toplumsal düşünme kabiliyetine sahip, ufku geniş, ön yargılardan uzak, muhakeme etme yeteneği olan kişilerin olması gerekirken, yukarıda bahsettiğim sebeplerden ötürü farklı ilişkilerin adayın belirlenmesinde rol alması mümkündür.
                Bu gibi durumlarda hassas olunmaz ise, her yerinden kalkan aday olma hakkını kullanır, kriter aranmasına da gerek kalmaz...  Daha doğrusu seçmenin oyunu çantada keklik gören her kes adayım der. Biri adaylığı alır, geri kalanlar da ona muhalefet ederler...
                Hem aday adayları için, hem de partiler için büyük bir kolaycılık olan bu durum. Aday adaylarının iştahını kabartabilir. Ancak evdeki hesabın çarşıya uymayabileceğini de hesap etmeleri gerekir diye düşünüyorum.

                PARTİLERİN DURUMU
                BDP yıllarca seçim barajına rağmen batıya benim bu kadar oyum var dedirtmek için seçime girmiş, aldığı oylarla il barajını geçse de ülke barajını geçememiş ve oyları temsil noktasında boşa gitmiştir. Yıllarca HEP-ÖZEP-ÖZDEP-DEP- HADEP- DEHAP-DTP ve son olarak  BDP ile  Kürt tabanına  hitap eden siyasi oluşumun, temsil noktasında oyları boşa gitse de, bu gün gelinen nokta da oyların boşa gitmediği görülmektedir...
                Iğdır siyasi gündemine baktığımızda, MHP'de  şu an itibariyle 8 aday adayı, BDP'de resmi müracaat olmamasına rağmen en az 6 aday adayının ismi zikredilmektedir. İktidar partisi olan Ak Parti'de kimsenin isminin telaffuz edilmemiş olması da doğal olarak merak uyandırmaktadır.
                Tabir yerindeyse Ak Parti sırat köprüsünden geçiyor.
                MHP ile BDP'nin seçmen tabanına ulaşımı AK Partiden daha kolaydır.
                Her ikisinin de "vazgeçmez" bir seçmen tabanı var. Bu taban kısmen Ak Partide de var. Ancak Ak Partinin tabanım dediği kişilerin, parti güç kaybına uğradığında, birçoğunun kaçışacağını şimdiden görmek mümkündür...
                MHP ve BDP'liler,  Ak Parti'yi kazanan değil, kazananı belirleyecek  parti olarak yorumluyorlar. Yani Ak Parti bir Azeri Türkünü aday gösterirse BDP kazanır. Bir Kürt’ü aday gösterirse MHP kazanır sözü sürekli kullanılıyor. Bu durum biraz da Ak Partiden adayım diye ortaya çıkan olmadığından konuşuluyor da  olabilir. İktidar partisi olmasına rağmen, şu ana kadar halk arasında Ferdi Turan ile Selehattin Artantaş isminin kısık sesle zikredilmesinin ötesinde, ciddi bir çalışma içersin de olan aday adayı yok gibi gözüküyor…
                Ak Partiden aday olmak isteyen yok gibi algılanmasın. Aslında var. Ama mahalle baskısı sebebiyle kimse ismini açıklayamıyor.
                Parti yönetiminde bulunan kişiler de çok rahat değil doğrusu. Hangi ırktan aday gösterilse, o ırka mensup kişilerin pek rahat olmayacakları kesin. İki dönem üst üste Azeri aday gösteren Ak Parti'nin bu dönem nasıl bir tutum içinde olacağı şüphesiz ki merak uyandırmaktadır.
                Parti içi ve toplumsal dengeleri idare etmek pek kolay  değildir. Particiliğin kuralı da budur. Hayati kararlar alır yola koyulursunuz. Mahalle baskısı mutlaka olacaktır. Ama kararlı duruş sergilediğiniz takdirde, mutlaka hedefe ulaşırsınız.

Tweet