Cabbar ŞIKTAŞ Gündem Yoğun
Tarih : 2013-11-04
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



              Mahalli seçimler yaklaştığından gündem de haliyle yoğunlaşıyor. Iğdır Belediye Başkanlığı için 11 aday adayının yarıştığı MHP'de Gündüz Güneş'in açıklanmasıyla sular duruldu. Cumartesi günü Kayseri mitinginde ismi açıklanan Güneş, Pazar günü Iğdır'a gelerek siyasi çalışmalarını başlattı.
                İlçeler, beldeler, İl Genel Meclis azaları, belediye encümenleri, muhtarlar hayır harıl adaylık çalışması içerisindeler. Tüm partiler bu günlerde en yoğun günlerini yaşıyorlar. Aday adayları başvuru dilekçesi sunmaya  gelirken onlarca kişiyle gelip bir anlamda güç gösterisi yapıyorlar...
                Yoğunluğun en fazla yaşandığı Parti olan Ak Parti'de İl Belediye Başkanlığı dışında, İlçe, Belde, İl Genel Meclisi vs. için onlarca dilekçe verilirken, henüz Iğdır Belediye Başkanlığı için dilekçe verilmiş değil.
                Geçtiğimiz hafta Iğdır Eski Milletvekillerinden Adil Aşırım halkın nabzını yoklamak üzere Iğdır'a geldi. Hem Merhum Ağabeyi si Ali Asker Aşırım'ın ölüm yıldönümünü idrak etti, hem de halk nezdinde bir durum değerlendirmesi yapıp Iğdır'dan ayrıldı.
                Iğdır'da bulunduğu süre içersinde kendisiyle sohbetimiz oldu.  Son derece zeki ve bir o kadar da yetenekli olan Adil Aşırım'ı yıllardır tanıyan bilen biri olarak, seviyeli, faydalı ve de keyifli bir sohbet ettiğimi söyleyebilirim.
                Adil Aşırım 26 yaşındayken Başbakan Tansu Çiller'in danışmanlığını yapıyordu. Bakanlar Adil Aşırıma ricaya gelirdi. Ülkeyi yönetmeye talip olabilen bir yapısı ve yeteneği olduğunu kimse inkar edemez. ANAP Genel Başkanlığına aday oldu. Genç Parti Genel Başkan Yardımcısı oldu. DSP'den Iğdır Milletvekili seçildikten sonra sağın en sağındayım dediği için partiden ihraç edildi. Analiz ve gerçeği görme yeteneği şüphesiz ki ileri seviyededir...
                Adil bey Iğdır'dan ayrılıp gittikten sonra facebook sayfasından yanlış anlaşılmalara meydan vermemek adına bir açıklama yapmış ve şöyle demiştir:
                "Saygıdeğer Hemşerilerim, Kardeşlerim.
                Birtakım yanlış anlamaları ortadan kaldırmak için sizlerle Iğdır gezimi paylaşmak istiyorum.
                AK PARTİ Iğdır Bld. Başkanlığı adaylığım için uzun süredir ismin gündemde olduğundan soranlara  'iki önemli zeminin oluşması gerekir' demiştim.
                Birincisi; Ak Parti'nin değerli yöneticilerinin beni uygun görmeleri idi, Bu zemini Iğdır'da gördüm, bunun için başta Sn. Mustafa Buluş'a ve diğer parti yöneticilerine teşekkür ederim.
                İkincisi; Milletimin iradesinin beni işaret edebileceğine kanaat getirmem gerekirdi. Bunu da gördüm, diğer partilerin tabanı bile ben ve Aşırım ailesi ile ilgili hiçbir olumsuz görüşleri yoktu. Bu genel görüş aslında bizim için seçilmekten daha önemliydi.
                Bu arada canımız ağabeyimizin senesi için de gittiğimizi bilen herkes onu minnetle anıyor ve rahmet okuyor, buda bizim için en büyük tesellidir. Azeri Kürt herkes onun hem iyi bir başkan hem de iyi bir insan olduğunu söylediler. Maddi manevi halkına eser bırakmanın ne kadar önemli olduğunun ispatıdır, bu tür değerlendirmeler. Allah Razı olsun.              
       Neden 1. Kasım da Müracaat etmedim.?
                Sadece takdirleri devam ederse partimden biraz süre istedim.
                Bu sürede özellikle bana mutlaka destek vereceklerini söyleyen Kürt seçmenin samimiyetlerini test etmek isterim, belki bir anket yaptırabilirim veya belli kişilerle görüşerek kanaat oluşturabilirim. Çünkü aynı seçmen maalesef beni ve abimi ayrım gözetmeksizin hizmet ettiğimizi her seferinde söylemelerine ve oy vereceklerine söz vermelerine rağmen bizi siyaset hayatımızın baharında 1999 seçiminde yok ettiler.
                Bu Azeri seçmeninin karşısında bizi küçük düşürdü ve değer yargılarımızı yerle bir etti. Ağabeyimin hastalanması ve hayata küserek tedaviyi reddetmesinin en büyük sebeplerinden birisi bu hüsrandır.
                Ben de bu gezimde Kürt seçmenin ''her halükarda destek vereceğiz, seni ve abini unutmadık'' gibi sözlerle hiç değişmediğini beni adeta aptal yerine koymalarını görüp dehşete düştüm. Aslında beni üzen insanların Allah dan korkmayıp samimi olmamaları ve doğruyu söylememeleri. Onlar adına üzülürüm, çünkü günaha girdiklerini bilmiyorlar.
                Azeri seçmenlerimize gelince, onlar bu gezimde beni daha çok üzdüler, bazıları kendine göre menfaati için MHP den aday olmayanları adeta vatan haini ilan ediyor. Oysa yıllardır MHP Azerilere sadece alan kaybettirdi ve gelinen noktada BDP Bld'yi aldı, olan benim işsiz, yeteneği olduğu halde elinden tutulmayan gencime oldu. Bunun vebali onlara ağır olacak.
                Bazıları ise Ehlibeyt inancımızı (Allah beni bir an bile ResulAllah'a ve Ehlibeyte olan inançtan etmesin) istismar ederek Ak Parti'ye oy verenleri Muaviye'ye destek olmakla suçluyorlar ki bu da iftiradır. Amaç Azeri oylarının Ak Parti'ye gitmesini bu aşağılık iftira ile engellemektir. Bazen düşünüyorum bazıları sefillikten niye kurtulamıyor diye belki de iftira atmanın ne kadar günah olduğunu bilmediklerinden ve gaflet de olmalarındandır. Kuran'ın Türkçesini okumuyorlar mı? yazık.
                Bazıları ise Iğdır'ın genel özelliklerinden olan hasetliklerinden (bizim deyimle xayınlıklarından) aday olmamı istemiyorlar.
                Beni Azeri oylarını bölmekle suçlayanlara sorduğum soru şudur;
                Azeri mi kazansın MHP mi? Gençler Azeri ve iktidar diye cevap verdiler çünkü onlar daha siyaseten kirlenmemişler, onlara güveniyorum.
                Değerli ağabeylerimle de görüştüm onların bazıları hala endişeliler bazıları ise devam et diyorlar, İstanbul, Ankara, buradaki ağabeylerimizle de görüşüp kara vereceğim destek verenlerden benimle sonuç alana kadar çalışmalarını isteyeceğim. İnşallah birkaç güne kadar kararımı sizlerle paylaşacağım.
                En derin sevgi ve saygılarımla Allah'a ısmarladık."
                Adil bey, Iğdır gezisinden işte böyle bir yorum çıkarmıştır.  Hiç şüphe yok ki yapacağı istişareler de aynı doğrultuda neticelenecek ve doğru karar verecektir...

                BDP'DE HAREKETLİ
                Iğdır Belediye Başkanlığı için adaylık başvurusunda bulananların sayısı şimdilik 4, Belediye Başkanı Hüseyin Malk'da aday adaylığı için dilekçe verdi. Eski İl Başkanlarından Abdulkadir Özsular ve Murat Yikit ve işadamı  Yaşar Akkuş'da dilekçesini vererek adaylık yarışında ki yeri aldı.
                BDP'de aday adaylığı yarışının çekişmeli geçeceği ve aday sayısının bir hayli fazla olacağı tahmin ediliyor.

  1. zkagba 2013-11-04 07:41:17

    bence dur durduğun yerde. sonuc her iki taraf acısından hüsran olur...<br />size saygi duyan biri...........

  2. Bir garip adam 2013-11-04 08:57:16

    Adil "beyin" Iğdırdan ne kadar kopuk ne kadar kendi halinde, kendi içinde bir hayat sürdüğünü kendi kaleme aldığı yazı ile görüyoruz. Iğdırda yaşayıp da Akepeli görünüp bdp ye çalışan oy veren yöneticilerden çekmediği onlara ettiği teşekkürden anlaşılıyor. Iğdırda yaşayıpda dinine inancına hakaret edilmediği anlaşılıyor. Tarih boyu uğruna haçlı seferleri bile düzenlenen inancına hakaret edilseydi değil teşekkür bu zulmü reva gören akepenin kapısının önünden bile geçmezdi. Kaldı ki taban tabana Azeri, Caferi halkına düşman olan akepeden ığdırda başbakan bile aday olsa akepeye oy verilemez insanın fıtratına aykırıdır bu ama adil "beyin" fıtratı farkılımıdır? bilmiyorum.

  3. Ekrem Baydar 2013-11-04 09:11:44

    Sevgili Adil; Biliyorum, sakalla bıyık arasında sıkışıp kalmışsın. "Yukarı tükürsem bıyık, aşağı tükürsem sakal var." Düşüncesi seni hayli üzüyor. Bunu görüyorum. Unutmamalısın! İki ırkçı zihniyet çatışmasının galibi olsa dahi, kaybedeni bu güzelim Iğdır olacaktır. Bu güne kadar kaybettiği gibi. Sen doğru bildiğin ve vicdanının göstereceği yoldan şaşma. Gözlerinden öperim. Ekrem Baydar

  4. Erdinç TALUK 2013-11-04 13:27:20

    Azarimi kazansın MHP'mi ? Nekadar gülünç bir soru.Azeri ve İktidar.... Soru kadar tuhaf ve tuzak bir cevap.. Adil Bey'in Iğdırı ve Iğdırlıyı unuttuğunun göstergesi sorular. Adil AŞIRIM'ın kişiliğine kimsenin bişey dediği yok. Sayğım sonsuz. Zekasını övmüşsünüz katılmıyorum. Iğdırda AKP nin görüp görebileceği en güçlü aday Nurettin ARAS'tı. O kazanamadıysa başkasının kazanmasına imkan yok.Iğdırı ve Iğdırlıyı tanıyordu, Belediye,Sulama Birliği ve Iğdırlı Turizm gibi 3 avantajı vardı. MHP nin burada taban oyu var ve bu oylar aday kim olursa olsun başka yere gitmez.Kürtlerin oy vermeyeceğini kendiside biliyor ve belirtmiş,Azerbaycan Türklerininde oy potansiyeli belli.AKP Türk aday gösterirse BDP nin kazanacağını yoldan geçen kime sorsanız söylüyor. Akıllara şu soru geliyor ozaman. Adil AŞIRIM gibi bir siyaset uzmanı baştan kaybettiği bir seçime neden giriyor ve neden inancından dolayı Milletini potansiyel terörist, Alimini cahil inancını bidat gören bir zihniyetin yanında giriyor. Bana göre seçim sonrası Koltuk hesabı yapılıyor. Bende soruyorum haddim olmayarak. Milletimin birliği ve bekasımı birilerinin koltuk kapma sevdasımı.

  5. mustafa KARADENİZ 2013-11-04 14:39:38

    sayın Aşırım, yazdıklarınıza katılıyorum. sizden farklı düşündüğüm bazı noktalar var ama bunlar siyasetin dışında şeyler. Asıl önemlisi, hiçbir derde derman olmayan ığdır siyaetinin ne kadar aciz olduğunu iyi görmemiz ve analiz etmemiz gerekiyor.Bu düşüncem, ilimizde siyaset yapan tüm partilerimiz için geçerli. Yazınızı okudum, bir nebze bazı şeyleri özetlemiş olmanızdan dolayı Ankara'da yaşayan bir ığdır'lı olarak sizi kutluyorum.Aktif olarak siyaset hayatında yer almıyorsak, bunun temel nedeni bu kısır (azeri- kürt) çekişmesinin birçok alanda olduğu gibi siyasette de hala devam ediyor olmasıdır. Aslında bunun ne kadar büyük bir kayıp olduğunu keşke bir görebilseler. Evet karar sizin, hem meşakkatli hem de günahı veya sevabı bol bir karar vermek üzeresiniz. selamlar, Mustafa KARADENİZ

  6. mustafa KARADENİZ 2013-11-05 15:17:18

    Şunun çok iyi bilinmesi gerekir ki, Iğdır'ın kaderini ileri ve olumlu yönde değiştirebilecek gücün, huzur ve güven ortamını sağlayacak olan iradenin, refamızı artıracak kalkınmanın ve her türlü kültürel, dinsel ve mezhepsel özgürlüğün yaşanılabilirliğini teminat altına alacak otoritenin üzülerek söylüyorum ilimizin genel siyasetinde yeterli ölçüde yer almadığını görmemiz gerekiyor. Yani o güzel Iğdır’ımızda hem ayrıştırarak hem de dinin gölgesinde siyaset üretmeye devam edersek ilerici bir topluma dönüşmemiz maalesef ki mümkün değil. Siyaset ayrı, din ise apayrı birşey. İkisini birbirine katıp karıştıranların vay haline. Etnik yapılar ayrı, siyaset ayrı birşey ikisini birbirine karıştıranlar ise yine bir arpa boyu yol gidemezler. Önümüzdeki yerel ve genel seçimlerde, partilerimizden çok şey beklemenin doğru olmadığını düşünüyorum. İlimizde hangi parti seçilirse seçilsin lütfen bunu çok hayati bir mesele haline getirmeyin. Çünkü ilimizin siyaseti problemli ve aşması gereken sorunları var. Bunu şimdilik partiler üzerinden giderek çözebileceğimizi zannetmiyorum. Particilikle aslında çok büyük bir zenginlik sayılan ve ortak tarihimizden gelen kültürel, etnik, dinsel, mezhepsel zenginliğimizi heba ediyoruz. Demokrasinin gereği olarak kişi istediği partiye veya kişiye gider oyunu verir. Ama bizde olay böyle bitmiyor. Oy verdiğin parti ya da oy vermek istemediğin parti senin seçimine bırakılmayacak kadar önemli ve kutsal bir karar haline getiriliyor. Aklı başında olan tüm hemşehrilerimizden rica ediyorum. Bu tarz bir particilik siyaseti bizi doğru yola götürmez. Problemleri olan Iğdır siyasetinin Iğdır’ı yeteri kadar değer kazandıracağına olan inancım çok zayıf. İlimizin hem içte hem de ülke de önemini ve değerini arttıracak, gidilmesi görülmesi gereken kozmopolit ayrıcalıklı bir yer olduğunu, tüm ülke insanın bilincinde Iğdır hakkında güzel şeyler bırakmayı başarabilecek aynı zamanda bunu artı değere dönüştürebilecek partilerden ziyade partisini bu amaç doğrultusunda kullanabilecek siyasetçilere ihtiyaç var. Eskişehir Belediye Başkanı bu örneklerden sadece biri.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.

Kerbela

Kerbela Sayfası