Cabbar ŞIKTAŞ Seçimlere doğru adım adım
Tarih : 2014-02-14
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



Ülkemizde seçim arifesine girmiş bulunuyoruz

Batı toplumlarında halk seçim olduğunun farkına bile varmazlar. Seçim kampanyaları karnaval havasında olur, adaylar tv ekranlarına çıkar, medeni insanlar gibi kendilerini ve icraatlarını anlatırlar.  Sade, gürültüsüz, kavgasız  seçim kampanyaları neticesinde, seçmen beğendiği parti veya adaya oyunu verir.

Doğu toplumlarında ise durum biraz daha farklıdır. Muhtarlık başta olmak üzere, seçimle iş başına gelmek isteyen aday ve taraftarları bir hayli gerilirler. 
İlginçtir, bazen aday gerilmez süreci sağduyulu yönetmeye çalışır. Ama taraftarı gerilir. 
Hem de öyle bir gerilirler ki, gözleri hiç bir şey görmez, etraflarını kırıp dökerler, aylarca, yıllarca eşlerinden dostlarından küs kalırlar.

Hiç unutmam 6 Kasım 1991 yılında 19. dönem, Sosyal Demokrat Halkçı Partiden  Kars Milletvekili seçilen Atilla Hun, belediye meydanın da konuşma yaparken şöyle demişti: "Bizim için kimse kimseyle kavga etmesin, küsmesin. Yarın bizler seçildiğimiz de mecliste arkadaş olacak, birbirimize destek verecek ve dost olacağız. Sizlerde aynı mahallede, aynı apartmanda, aynı evde küs, kırgın kalmış olacaksınız."

Bu sözü yaklaşık 23 yıldır hiç unutmadım. Her seçimde hatırlarım. Kişisel kırgınlıklarım olabilir. Ancak siyasi olarak başka partide siyaset yapan hiç kimseye ile sırf ayrı parti veya adayını destekliyorum diye kırgınlık yaşamamaya özen gösterdim.

Bir insanın en doğal hakkı desteklediği adayın kazanmasını istemesidir.  Bunu isterken, rakip olarak gördüğü parti veya adayına, ya da taraftarlarına kinle, öfkeyle bakmasını gerektirecek hiçbir sebep yoktur. İslam hukuku da,  medeni hukukta kimsenin kimseye zorbalık ve üstünlük taslama hakkı vermemiştir. İkna edebilirsiniz, ikna etmeye çalışabilirsiniz.

Doğrularınızı, artılarınızı ifade ederek fikrini değiştirmeye çalışabilirsiniz, ama zorbalık yapama hakkımızın olmadığını bilmemiz gerekir. 
Demokrasi de budur zaten. İnsanlar özgür iradeleriyle tercihlerini belirler oylarını verirler. Çok partili bir seçim sisteminin oluşu, birden fazla adayın çıkıyor olması da demokrasinin güzelliği değil midir?

30 Mart'ta yapılacak olan yerel seçimlerde, Belediye Başkan adayları ve azaları, İl Genel Meclis üyeleri ve Muhtarlar yarışacaklardır. Hemen hemen tüm seçimlerde kıyasıya bir yarış olacak, bu yarış neticesinde halkın iradesi kimi iş başına getirecekse, seçilen kişi veya kişiler yine hukuk çerçevesinde görevi devralıp hizmet sunacaklardır.

Genel olarak Iğdır Belediye Başkanlığı seçimi merak uyandırsa da, her bölgenin seçimi o bölge için heyecan verici merak uyandırıcıdır. Şehrimiz de Muhtar adaylarının yürüttüğü seçim kampanyaları hiçte azımsanmayacak kadar coşkulu devam etmektedir.

Iğdır Belediye Başkanlığı için BDP'nin eş başkanlık tercihi ile 4 belediye başkan adayının yarıştığı hepimizce malumdur. 4 aday da Hukukçu, dördü de hukukun üstünlüğüne inanmış ve hukuk alanında mesleklerini icra ederken aday olmuşlardır.  Hukukun üstünlüğüne, insanların hür iradelerinin sandığa tecelli etmesine, saygı ve sevginin hakim kılınmasına öncülük edeceklerinden şüphem yoktur.

Kaldı ki halkımızın da şunu bilmesi gerekir ki, hukukçu adaylarımız daha düne kadar aynı adliye koridorlarında beraber çalışmış, karşılıklı davalara girmiş, belki de aynı davaya birlikte katılıp müvekkillerini savunmuşlardır. Yarın seçim bittiğinde içlerinden hangi birsi belediye başkanı seçildiğinde yine kol kola girerek, seçilen belediye başkanına hayırlı olsun ziyaretinde bulunacaklardır. 
Elbette ki desteklemek istediğiniz partiyi veya adayı sonuna kadar destekleyebilirsiniz, desteklemelisiniz de. Ancak, bu sürecin insanları incitmeden, kişiliklerine saldırmadan gönüllerden hoşgörü, yüzlerden tebessümün eksik olmadan tamamlanmasını dilerim.

Umudum, adil ve demokratik bir seçim olması.

Tüm adaylara başarılar diliyorum...

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.