Sahipsiz Memleket

Biz yazmaktan usandık, sorumlular dinlemekten usanmadı. Sanki memlekette her şey güllük gülistanlık, yapılan işler yerli yerinde, hiç hata, yanlış yokmuş gibi bir algı yaratılıyor. Oysa yapılan yatırımların büyük bölümü hatalı ve kalitesiz yapılmaktadır.

Yeşil Iğdır Gazetesi olarak gördüğümüz, duyduğumuz olumsuzlukları mümkün mertebe kaleme almakta, yetkilileri uyarmakta, var olan sorunun çözümünü sağlamaya çalışmaktayız. Elbette kimse kendisi hakkında bir olumsuz eleştiri, uyarı, tenkit duymak istemez.

Övülmek, alkışlanmak varken, niye eleştirilsinlerki...

Şunu da özellikle belirtmek istiyorum. Iğdır'a hükümet tarafından gelen bir yatırımı eleştirdiğimizde, aynen şöyle bir tepki veriliyor:

 "Düne kadar hayal edemediğiniz  yatırımlar ayağınıza gelmiş, şimdi de  yok bilmem şurası böyle, burası böyle bahaneleri ile yatırımı gölgelemek istiyorsunuz."

1-Şehrimize gelen yatırımı kimse babasının bütçesi ile yapmıyor, bu halkın vergisi ile elde edilen gelirle yapılıyor.

2-Yapılan yatırımdan ötürü teşekkür ediyoruz. İyi de, daha düzgün, mantıklı, insanların işlerini kolaylaştıran, yaşam standartlarını artıran yatırımlar yapılmış olsa fena mı olur?

2-Minnet koyarak yapılan yatırımdan zaten bir hayır gelmez.

MESELA

1-Havaalanı güzel, harika bir yatırım. Gelen yolcu peronu geniş olsaydı, yolcular daha rahat çantalarını alabilseydi fena mı olurdu?

2-Havaalanı  Küllük Köyü kavşağından devam eden ve Cevre yolu, Karakoyunlu, Aralık istikametinde yapılan muhteşem yolun, işçiliği, projesi, imalatı sizce uygun mu?

-O güzelim yol daha geniş olamaz mıydı?

-Yan yol olamaz mıydı?

-Bölgenin  köylüsü o yolu nasıl kullanacak?

-Servis  yolu yok, düzenli bir kavşağı yok, kimin nereden gideceği belli değil. Vatandaş kendi kafasına göre geçiş yolu  açmış durumda. Dolmuş durak cepleri sonradan yapılmasına rağmen  yetersiz. Köy girişleri berbat, zaman tünelinde yolcuk yapar gibi hissediyor insan kendi. Kaza olsa, bir araç arızalansa güvenlik şeridi yok ki oraya çeksin. Kocaman gereksiz bir yaya kaldırımı, gereksiz ve kimsenin bakıp yeşillendiremeyeceği bir çim saha ve estetiği olmayan berbat bir işçilik...

3- Eski Çevre Müdürlüğü tarafından yol boyuna dikilen top akasya ağaçlarının anlamsız bir şekilde kırılıp atılması sizce çok mu doğru bir iş. O ağaçları kökünden söküp genişletme yapılan yerin hemen bitimine dikemez misiniz?

4-Şehrimizin muhtelif yerlerine yapılan afet konutları kullanılmıyor, çoğu kullanılmadan harabeye dönmüş durumda. Yazık değil mi devletin parasına?

Sahipsiz köy, terk edilmiş bina, kimsesiz çocuk gibi bir Iğdır.

Belki ifadeler ağır olabilir. Belki hak etmediği bir ithamla da karşı karşıya kalabilir. Ancak lütfen sizlerde önyargısız bu dediklerimi gözden geçirin. Lütfen yapılan bu hizmetlerin küçük ayrıntılarla nasıl da heba edildiğini görün.

Şehrimize yapılan her bir yatırım, bizlerin rahatlığı, konforu ve de sosyal devlet anlayışının bir karşılığı olarak yapılmaktadır. Siyasi görüşü ne olursa olsun, kimse yapılan güzel hizmete muhalefet etmez. Ben yapılan güzel hizmetlerin küçük ayrıntılarda boğulup zahmete dönüşmemesinden yanayım.

Emin olunuz ki onlarca insan şikâyet etmek için bizzat ziyaret ediyor. Telefon açıyor. Gördüğünde muzdarip olduğu durumu ifade edip, şikâyetini dile getiriyor.

Bu olumsuzlukları görmemezlikten gelmek, sizce ne kadar mümkün? Sizler bu şehrin yetkilileri olarak görmüyor olabilirsiniz. Vatandaş ve bizler görüyoruz ve sizlere bir arzuhalcinin yazmış olduğu dilekçe mahiyetinde sorun olarak gördüğümüz konuları giderin diyoruz.

Çok şey mi istiyoruz Allah aşkına?

Devletin parası heba olmasın istiyoruz.

Yapılan yatırımlar vatandaşın işini kolaylaştırsın, can güvenliğini tehlikeye sokmasın isteğinde bulunmak, çok şey mi istemek?

Iğdır’ın adına yakışır yeşil görünümünün kaybolmamasını istemek, çok şey mi istemek?

Devletin malını deniz görmeyin, hepimizin bir damlada olsa bu denizde payı var. Hakkaniyetli kullanın. Yatırımlar hakkaniyetli olsun. Amaca hizmet etsin. Demek, çok şey mi istemek?

Halkımızın nefes aldığı, piknik yaptığı kent ormanı kuruyormuş, ağaçları kurutmayın, zamanında sulayın, demek çok şey mi istemek?

Kent ormanında piknik yapan vatandaşımız, temizlik yapmadan ayrıldığı için orman çöpten geçilmiyor, piknik yapanlar lütfen çöplerinizi toplayın, yetkililer vatandaşı uyarın demek çok şey mi istemek?

 HAYDİ ÇOCUKLAR EVLERE, OKUL SİZE ÇOK UZAK

 

Sloganlar yer değişiyor.

Bir zamanlar “Haydi çocuklar okula” diye slogan atılıyordu. Şimdi puan sistemi getirildi. Ve 13-15 yaşındaki çocuğa 50-100 Km. evinden uzaktaki okula git oku diyorlar…

              Haliyle imkânı olmayan ebeveynde, çocuğunu okula gönderecek kudreti olmadığından özelliklede kız çocuğuna otur evinde diyorlar.

             

 

            Alın size eğitim anlayışı, alın size sistem, alın size anlamsız, altyapısız, düşüncesiz bir eğitim profili. 

Tweet