Cabbar ŞIKTAŞ Yakup Kumtepe ve Muharrem Çeçen...
Tarih : 2015-09-23
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



Yakup Kumtepe ve Muharrem Çeçen...  

                Yakup Kumtepe:

                Tanışıklığımız yıllar öncesine dayanır.

                Erzurum Atatürk Üniversitesi  Araştırma hastanelerinde kendi branşıyla alakalı olmayan bölümlerle ilgili kapısını çok kez çalmışlığım, telefonla hasta yönlendirmişliğim çok olmuştur.

                Doğrusunu söylemek gerekirse oturup uzun uzun sohbet etmişliğim olmamıştı. Bir keresinde Araştırma hastanesinde  çalıştığı yıllarda telefon ettim, "hastanedeyim gel" dedi. Bende Erzurumlu bir arkadaşımla polikliniğine gittim. Gittim gitmesine de, içeri girebilmek ne mümkün. Kapının önünde yaklaşık yüz kişi birikmiş ve içeride de hasta vardı.

                İçeri giremeyince tekrar aradım.

                "Hocam kapının önündeyim ama içeri giremiyorum" dedim.

                Yakup hoca'da, Cabbar bey, bir şekilde girmeye çalış dedi ve ardından içerideki görevlisini yollayarak beni içeri aldırdı.

                Muayenehaneye girdim ama, içeride hasta vardı. Malum hasta bir kadındı. Orada oturup uzun uzadıya sohbet etmek nezaketsizlik olurdu. Buyur etti oturmadım. Ayak üstü iki dakika görüşüp çıktım.

                Prof. Dr. Yakup Kumtepe, Türkiye'de ünlü profesörlerden birisidir. Her gün yüzlerce hastayla ilgilenmekte, sayısız ameliyatlara girmekte ve inanılmaz bir yoğunluk yaşamaktaydı. Hastaneye her yolum düştüğünde mutlaka yanına gittiğimden bu yoğunluğu görmekteydim. Her gün 8-10 saati ameliyatla geçen bir kişinin yorgunluğunu hesap ettiğimden, çok fazla yanında oturup sohbet etme imkanım olmamıştı.

                Hekimliğin zirvesinde siyasete atılan, "bu sayede daha çok hizmet edeceğime inanıyorum" diyen Prof. Dr. Yakup Kumtepe, sohbet esnasında aynen şöyle dedi.

                "Erzurum Araştırma hastanesinde  yaklaşık 2500 Iğdırlıyı ameliyat ettim. 3000 bin civarında gebelik sorunuyla ilgili takip ettiğim hastam var. Ve Iğdırlı hastaların masrafları çıkmasın diye verdiğim mücadeleden ötürü soruşturma bile geçirdim. Hiçbir hemşerim diyemez ki Yakup Kumtepe benden para aldı. Benim tedavimle ilgilenmedi. Ancak herkes bir öz eleştiri yapacak olursa, hiçbir sektörde yüzde yüz bir memnuniyet söz konusu değildir. Ama ben halkımı, yanıma gelen hastalarımı en hızlı, en masrafsız şekilde tedavi etmek için 24 saat telefonumu açık tutmuşumdur. Yaklaşık her gün 8-10 saatim ameliyatta geçerdi. Bu süre zarfında onlarca arama olmuş ve ben dönüş yapamamış olabilirim.  Birkaç sitem eden arkadaşımız kendilerini benim yerime koyduklarında, bana hak vereceklerinden eminim. Allah'a şükür bana rencide edici bir söz söyleyemediklerinden, "ulaşamadık" diyebilmektedirler. İstifamı verdikten birkaç gün sonra aday adaylığı başvurumu yapmaya gidebildim. Önceden programladığım hastalarımın ameliyatını yaptıktan sonra Ankara'ya gidebildim ve öylece başvurumu yapabildim. "  dedi.

                Yakup hoca artık bir siyasetçi...

                Çok kararlı ve de karakterli bir  yapısı olduğunu biliyorum.  İnandığı davası ve ülküsü uğruna gece gündüz mücadele edeceğini, Iğdır'ın birlik ve beraberliğini koruyarak, sevgi ve saygıyı hakim kılacağını ümit ediyorum.

                 Muharrem Çeçen:

                Iğdır'da yatırımları bulunan bir iş adamı. Yıllarca Söğütlü Mahallesi (Iğdirmava) Muhtarlığı yapan  Asker Çeçen'in büyük oğlu.

                Kalabalık Çeçen ailesi yıllardır maddi ve manevi hep MHP'yi desteklediler. Muharrem Çeçen 1 Kasım seçimi için Milletvekili adaylık başvurusunda bulunduğunda, kendi doğal duruşu ile halkın sevgi ve beğenisini topladı.

                MHP Genel Merkezinde kısa sürede isminden söz edilmeye başlandı. Siyasete ilk adımı Belediye Meclis üyeliği ile atan Muharrem Çeçen, Milletvekilliği adaylığına adım attığı gün Listeye girdi. Kendine münhasır  özellikleri bulunan Çeçen, yatırımlarının tamamını Iğdır'a yaptı ve şu anda şirketlerinde yaklaşık 200 kişi çalışmaktadır.

                Planlamaları içerisinde güneş enerjisi ile elektrik üretme santrali kurmayı hedefleyen Çeçen, yaptığı açıklamada şöyle diyor.

                "Ben aday olmasam da partimin yanındaydım. Ben bu davaya gönül vermiş bir aileden gelmekteyim. Partim teveccüh gösterdi beni aday yaptı, bende ilkelerim doğrultusunda üzerime düşeni yapacak, 1 Kasım seçimlerinden zaferle çıkacağız." dedi.

                HERŞEYE RAĞMEN HOŞGÖRÜ

                Seçim startını  vermek için, seçim ofisinden kalabalık gurupla il başkanlığına giderek bir basın açıklaması yapan Prof. Dr. Yakup Kumtepe ve Muharrem Çeçen, 1 Kasım seçim günü sandıklar yüksek seçim kuruluna gelinceye kadar çalışacaklarını ifade ettiler.

                Elbette seçim atmosferinde adaylar seçmeni ikna etmek için mücadele ederler. Benim naçizane teklifim, seçim çalışması yaparken, adayların  gerilim politikası yaratmak yerine, hoşgörü politikası üretilmelidir.

                Çünkü MHP ve AKP adayları Azeri Türkü, her ikisi de aynı tabana hitap edecekler. Dolayısıyla her birinizin kardeşi, babası, amcasıoğlu, arkadaşı her iki parti ve adayın yanında muhtemelen yer alacaklardır.  Onun için hoşgörüyü hakim kılmalıyız ki kırgınlıklar olmasın.

                Sonuçta bu bir siyasi tercihtir. Kişiler hür iradeleri ile tercihte bulunacak ve oylarını kullanacaklardır.  Benim kişisel siyasi tercihim MHP adayları Yakup Kumtepe ve Muharrem Çeçen'den yanadır.

                Tüm adaylara huzurlu ve barış ortamında bir seçim temenni ederiz.  

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.