Sevgili okuyucular.

                Birkaç başlık altında haftayı özetlemek istiyorum.

                 Muharrem ve Aşura

                Her yıl dünyanın dört bir köşesinde ya Hüseyin diyen Eh-li Beyt dostları yine Hz. Hüseyin Matemini idrak ettiler.

                Iğdır Ehlibeyt Alimleri  Derneğinin organize ettiği Aşura matem törenleri, başlangıç ve bitişi itibariyle son derede tertip ve düzen içerisinde olması tüm katılımcıların beğenisini topladı.

                Konuşmacıların duygulu ve öğüt alınacak tarzdaki konuşmaları, matem töreninin bitimindeki Kerbela sahnesini canlandıran kısa tiyatro gösterisi, mateme katılanları gözyaşına boğdu.

                Valilik, Emniyet, Belediye, Sağlık Müdürlüğünün aldığı önlemler takdire şayandı.

                Günışığı Derneğinin bir Muharremden itibaren kurduğu Aşura Matem çadırı fevkalade organizeliydi. Gönüllü çalışanlar, görevlerini canla başla yapan gençler, Hz. Hüseyin meclisini en güzel şekilde organize ettiler.

                Emeği geçenlerden Allah Razı olsun.  

                SEÇİM ÇALIŞMALARI AŞURA'nın GÖLGESİNDEYDİ

                1 Muharrem'den başlayarak 10 Muharrem AŞURA gününe kadar, Camileri dolduran yaşlılar, destelerde görev alan gençler, seçim çalışmalarını tamamıyla ikinci plana ittiler.

                MHP Tasua ve Aşura günü seçim ofislerini kapalı tuttu. Matem etkinliklerine ve ihsanlara iştirak ettiler.

                Allah tüm ihsan sahiplerinin ihsanlarını, kabul etsin.

                Elbette ki, öncelikle maneviyatımız... Maneviyatı zayıf bir toplum, hiçbir zaman başarılı olamaz. Allah'ın lütfu ve inayetiyle  AŞURA günü idrak edenler için bir milat oluşturmaktadır. Muharrem ayında yıl boyunca kararan kalpler, göz yaşları ile temizlenmekte, tabir yerindeyse tüm bedenlerimiz formatlanmaktadır.

                Hz. Peygamberimiz (saa) hayatta olsaydı ve torunu Hz. Hüseyin aile efradıyla şehit olsaydı yas tutar mıydı?  

                Elbette tutardı.

                Bizde Hz. Peygamberimizin torununa yas tutuyoruz.

                BİR MİLLET NASIL YÖNETİLMEK İSTİYORSA ÖYLE YÖNETİLİR

                Hz. Hüseyin zalim Yezit'e karşı başkaldırdı ve biat etmedi. Bunun karşılığında Yezit Hz. Hüseyin ve 72 yakınını Kerbela çölünde katletti. Başlarını kesip mızrakların ucuna taktı.

                Hz. Hüseyin şehit oldu ama, fikri yaşadı. Duruşu yaşatıldı.

                Zalim yezit ise tarihin çöplüğündeki yerini aldı.

                Önümüz seçim, her birimizin gönlünde bir parti, bir kişi yatmaktadır. Nasıl yönetilmek istediğimizin kararını biz vereceğiz.

                Kimse kimseye sesini yükseltmesin, kem gözle bakmasın. Herkesin olayları tahlil edecek aklı ve mantığı vardır. Eğer ki geçmişten ders çıkarmayıp, ben böyle inanıyorum diyenlere, kimsenin diyecek tek sözü yoktur.

                İnşallah 1 Kasım sonrası ahlanıp, vahlanılmaz. Keşke şöyle olsaydı, böyle yapsaydık demeyiz.  

                Ben MHP adayları Prof. Dr. Yakup Kumtepe ve İş adamı Muharrem Çeçen'i destekliyorum. 7 Haziran'da İsa Yaşar Tezel'i desteklemiştim. 30 Mart'ta Gündüz Güneş'i desteklemiştim. Daha önce Mikail Göleli'yi, Ekber Yeşil'i,  Sinan Oğan'ı Abbas Bozyel'i ve Nurettin Aras'ı da ikinci kez Belediye Başkanı seçildiğinde desteklemiştim.

                Şimdi yine MHP adaylarını destekliyorum.

                Desteklediğim adayların günün koşullarına göre hep bir artıları olduğunu düşünmüş, kariyerlerinin Iğdır siyasetine uygun olduğunu  hesap etmişimdir.

                Şu an karşımızda Prof. Dr. Yakup Kumtepe ve iş adamı Muharrem Çeçen var. Her ikisi de özel hayatlarında kendilerini kanıtlamış, ürettikleri ile halkımıza faydalı olmuşlardır.

                Prof. Dr. Yakup Kumtepe, mesleki kariyerinin zirvesinde bulunmaktadır. Dünyanın dört bir yanında bilimsel konferanslar veren başarılı bir doktordur. Mesleğinde kendini kanıtlamış olan Kumtepe, maddi anlamda çok daha yüksek maaşlara çalışabilecek olanakları varken, halkıma "daha iyi hizmet sunmak" istiyorum düşüncesiyle siyasete girmiştir.

                Sayın Genel Başkan Dr. Devlet Bahçeli'nin "Sağlık Bakanım" diye hitap ettiği Yakup Kumtepe'nin, inşallah 1 Kasım'da seçim kazanıldığı takdirde Sağlık Bakanı olacağına kesin gözüyle bakılmaktadır.  

                Yaptıkları yapacaklarının teminatı olan Kumtepe'nin, Erzurum Araştırma hastanesinde binlerce Iğdır'lı hastayı ameliyat ettiği, binlercesini tedavi ettiği, gece gündüz demeden insanlarına hizmet ettiği bilinen bir gerçektir.

                Yakup Kumtepe mesleğini Iğdır'da icra edecek bir altyapı bulmuş olsaydı, elbette Iğdır'da olurdu. Ancak en yakın İl Erzurum'da Üniversite hastanesi olduğundan orada bulunmaktadır.

                Eğer o da Muharrem Çeçen gibi iş adamı olsaydı, Iğdır'da olurdu. Nitekim ailesi Iğdır'da ve Iğdır'ın en büyük KUMTEPELER un fabrikası, AYTEPE süt ürünleri fabrikası, KUMTEPELER kırtasiye ve gazete bayiliği, KUMTEPELER inşaat ve Azerbaycan'da 1 adet Alçı, 2 adet Alçıpan ve 1 adet Fayans yapıştırıcı fabrikaları bulunmaktadır.

                Muharrem Çeçen Iğdır'da yatırımcı bir iş adamıdır.  Bünyesinde birçok işletme bulunmakta ve 200 civarı işçi çalıştırmaktadır. Yatırımlarının tamamını Iğdır'a yapmıştır. Yeni yatırımlar için de fizibilite çalışması yaptırmaktadır.

                Yani insanların aleyhinde konuşurken, bilerek, tanıyarak konuşmak gerekir.

                Yakup Kumtepe Iğdır'ın yüz akıdır. Kalitesi, dürüstlüğü, kişiliği tartışılmazdır. Mahalle dedikodusu ile birilerini karalamaya çalışmak hiçte ahlaki ve onurlu bir davranış değildir.

                Netice olarak 1 Kasım seçimlerinden galip çıkacak olan MHP adayı Yakup Kumtepe'nin, 1 Kasım sonrasında ortaya koyacağı duruşu şimdiden görebilmek mümkündür.  

Tweet