Cabbar ŞIKTAŞ ÇOK KONUŞULANLAR
Tarih : 2015-11-08
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



ÇOK KONUŞULANLAR

                1  Kasım seçimlerinden önce başlayıp, sonrasında konuşulan bir çok konuyu gözden geçirelim istedim.

                Baştan söyleyeyim, unuttuğum ayrıntılar mutlaka olacaktır.

                Ak Parti Iğdır Milletvekili Nurettin Aras, AK Partiden Milletvekili adayı gösterildiğinde, ilk gündeme taşınan konu "Ak Parti il başkanlığı konusu" olmuştu. Bu konu, seçimin ardından da konuşulmaya devam ediyor.

                Seçimi kazanan sayın Nurettin Aras'ın, AKP il başkanını değiştireceği ve  yerine başka birbaşkanısı atayacağı çoğunlukla konuşuluyordu. Hatta isimlerini deşifre etmemek adına söylemiyorum ama,  birçok kişinin isminin de zikredildiği herkes tarafından bilinmektedir.

                Hatta şöyle de bir duyum aldım. Mevcut parti yönetimi, Ahmet Tutulmaz görevden alınırsa, "bizde gideriz" diyorlarmış... Bunun ne kadar gerçek olup olmadığını doğrusu bilmiyorum. Sadece "duyum" olarak paylaşmak istedim.

                Haliyle, kamu kurum ve kuruluşlarında da düzenlemeye gidileceğinin sinyali alınıyor. Geçmişte haksız yere görevinden alınanların yerlerine iade edileceği, beklenti içinde olanların göreve atanacağı, şirket elamanı, iş-kur elamanı atamalarının "adilane" yapılacağı gibi beklentiler ve sözler her geçen gün konuşulmakta ve tartışılmaktadır.

                Elbette her seçimin ardından çok farklı sesler yükselir.

                Mesela 2009 seçiminin ardından Iğdır eski Milletvekili  Pervin Buldan talihsiz bir konuşma yaparak "83 yıllık geleneği bozduk" demişti. Bunun üzerine Meclis Başkanı Cemil Çiçek, "Ermenistan sınırına dayandılar." açıklaması yapmıştı.

                Yanlışa, yanlışla karşılık verilmez.

                Yani şimdi 1 Kasım 2015 seçim sonrası da bir şeyler illaki konuşulur.

                Kimisi 13 yıllık iktidar özleminin verdiği heyecanla konuşur.

                Kimisi 13 yıl boyunca hep sürgüne gönderilip, ikinci sınıf muamele gördüğünden ötürü  konuşur.

                Kimisi 13 yıl boyunca AKP'de hep "kiracı muamelesi" gördüğü için konuşur.

                Kimisi 13 yıl boyunca inancıyla, ırkıyla ilgili itilip kakıldığı için konuşur.

                Kimisi 13 yıl boyunca kendini ifade edecek zemin bulamadığı için konuşur.

                Kimisi 13 yıl boyunca Cemaat ve AKP'lilerin hor bakışları arasında, işsiz, aşsız kaldığı için konuşur.

                Kimisi 13 yıl boyunca devletin tüm kademelerinde ajan muamelesine tabi tutuldukları için konuşur.

                Kimisi 13 yıl boyunca nerdeyse PKK'yı referans göstermeye yöneltildiği için konuşur. 

                Kimisi de tüm bunlara rağmen, biz bu şehirde birlikte yaşayacağız. Birbirimizi seveceğiz, bağrımıza basacağız. Ötekileştirmeyeceğiz. Kişileri ırkı, dili, rengiyle değil, kapasitesi ile değerlendireceğiz, 13 yıllık geleneği yıkmayıp, daha da güzelleştireceğiz demektedirler.

                Yani ağzı olan, aklına geleni yine de konuşmamalı...

                Bu halkın hoşgörüye, saygıya, sevgiye, birliğe ihtiyacı var.

                Şunu açık yüreklilikle söyleyebilirim ki, eğer ülkede barış hakim olsaydı, 1 Kasım sonuçları böyle olmayacaktı. Demek ki halk barış, huzur istiyor. Demek ki halk, artık çatışmadan, kavgadan, ölümden bahsedilsin istemiyor.

                Sonuca elbette hepimizin saygı göstermesi gerekmektedir. Çünkü demokrasilerde halkın iradesine saygı duyulur.

                Sakin olun, birbirinizi ittirmeyin.

                1 Kasım seçimi öncesi hoşuma giden manzara şuydu:

                Tarafı olduğu partinin safında başı dik duranlar... Ben falanca partiliyim deyip, safını belli edenler... Falanca partide durup, diğer partililerde duranlara  hakaret etmeyenler... Desteklediği partiye veya adaya yaltaklanma çabası içinde olmayanları görünce hoşuma gidiyordu.

                Her seçimin "bukalemunları", safını belli etmeyenlerdir. Seçim sonrası kazanana yamanıp,  canla başla çalışanları ittirenler, sakız gibi yapışanlar, hoşlanmadığım tiplerdir.  

                Gerçi o kişilerde hiçbir zaman utanma duygusu olmadığı için, yaptığı yanlışı yüzüne desen de sonuç değişmez, güler geçer ve yine bildiklerini yaparlar.  Çünkü onlarda utanma duygusu olmadığı gibi, çok garip bir beklenti de vardır.

                İlginçtir... Seçim akşamı sevinç gösterisi yaparak Vali Yolu'ndan geçenlere baktığımda çok şaşırdım. Dün MHP'nin seçim ofisinin önünden ayrılmayan, akıl verip, racon kesenler de yürüyüşe dahil olmuşlardı.

                Hatta çok ağır küfürler edip, yeminler edenlerde o sevinç gösterisinde bulunan coşkulu kalabalığın içindeydiler.

                Aynı şey AK Parti yönetiminde bulunan bazı kişiler için de geçerliydi... Seçim kampanyası boyunca AK Parti  seçim ofisine uğramayanlar, zafer kutlamalarında yerlerini almışlardı.

                Aslında çokta yadırgamıyorum. Nurettin Aras kaybetseydi, selam vermeyeceklerdi. Kazandı etrafında pervane olmaları normaldir. Seçim kampanyasında esnaf ziyareti yaparken fotoğrafını sosyal medyada paylaşmayanlar, şimdi şakır şakır paylaşıyorlar.

                İlk defa bu seçimde kimin kime çalıştığını doğrusu anlayamadım. Çoğunluk tarafını belli etmeden günü kurtarma peşindeydi. Ama seçimin ardından ortaya çıkan manzara ilginçti.

                Netice olarak bir seçimi daha geride bıraktık... Önümüzde uzun soluklu kocaman bir 4 yıl var... Beklentiler var... Talepler var... İktidar hizmetinin geleceği yönünde hem beklenti, hem de vaatler var. Daha da önemlisi 3.5 yıl sonra yapılacak olan Belediye seçimi var.

                 Umarız ki bu önümüzdeki 4 yıl yapılacak işler konusunda vekilin il başkanını, onun vekili şikayetiyle geçmez.

                Seçim süresince billboard'lar da denildiği gibi toplumun birliğinin teminatı olurlar. Yoksa bu 4 yıl da "Ben yapacaktım o bırakmıyor" türünden anlamsız başarısızlıklarla geçerse yazık olacaktır. Seçim dönemi boyunca görülen aday ile il teşkilatı arasındaki bu önemli sorun, mutlaka halledilmeli... Yoksa pek hayra alamet gelecek oluşmayacaktır.  

                Ben AK Parti'ye oy vermedim, ama ümitliyim. Halkın moralinin güzel olması beni ümitlendiriyor. Yarınlara umutla bakmaları beni sevindiriyor. Haliyle yükün ağırlığı, seçilen Milletvekili Sayın Nurettin Aras'ın omuzlarında olacaktır. Güç verip işini kolaylaştırırsanız, eminim Iğdır kazanacaktır.

                Bana kalırsa birbirinizi çok fazla ittirmeyin.   

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.

Kerbela

Kerbela Sayfası