Cabbar ŞIKTAŞ Sözde her şey çok güzel
Tarih : 2016-02-07
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



Sözde her şey çok güzel

                Yıllardır, aylardır, haftalardır, günlerdir hep bir beklenti içinde olan esnaf, bugün yarın düzelir derken, giderek kötüye giden ekonomisine bir türlü çare bulamıyor.

                Gelen gideni aratır misali, her geçen gün bir önceki günü aratıyor artık... Esnaf ticaret yapamaz, aldığını satamaz, sattığını alamaz pozisyona düşmüş durumda.  Özellikle  Iğdır'da yeni bir işletme kurulmayalı aylar olmuştur.  Var olan işletmelerden on tanesi kapanırken, yeni bir işletmenin açılmıyor olması bile ekonominin ne kadar kötü olduğunu gösterebilmektedir.

                Ülke genelinde hüküm süren işsizlik, esnafın kepenk kapatmasına sebebiyet verecek boyutlara ulaşıyor. Dış ticaretin her geçen gün gerilemesi, iç piyasanın alım gücünü yitirmesi, mükellefiyet sorumluluğunun getirdiği ağır yük, artık altından kalkılamaz boyutlara ulaşmış durumda.

                Vergi mükellefi olup, sigortalı işçi çalıştıran firmanın üzerine yüklenen sorumluluklar o kadar çok ve altından kalkılamaz boyutta ki, küçük ölçekli bir işyeri sahibi bu sorumlulukları yerine getirebilmek için bütün kazandığını verse bile bunun altından kalkamaz.

                Durum gerçekten çok vahim. Esnaf, emin olunuz ki, artık para kazanamıyor. Günü kurtaran kazançta olduğunu düşünüyor. Ama maalesef ki küçük ölçekli esnaf günü kurtaramıyor, orta ölçekli esnaf korku içinde, büyük ölçeklilerde eğer devlet desteği varsa neşesi yerinde, yoksa her an batabilir pozisyonda bekliyor.

                Bugün, içinde bulunduğumuz Türkiye'de komşularımızla olan sorunlarımız, gereksiz ve anlamsız çıkışlarımız, gaza gelmelerimiz, büyük devlet iddiasıyla giderek güç kaybetmemiz, dünya politikalarını iyi okuyamamamız, güvenli ülke olmadığımız için yabancı sermayenin çekilmesi vs. sebepler her geçen gün bizleri batağa götürmektedir.

                Ekonomiyi pek anlamam. Daha doğrusu hiç anlamam. Ama idare ettiğim iş yerimin kazancına baktığımda, esnafın genel durumunu sorduğumda, ekonomiyi anlamaya falan gerek olmadığını, her şeyin açık olduğunu, kimsenin cebinde para olmadığını görmek yeterlidir sanırım. Şu anda kimsede iş yok, yapılan işler, elde edilen paralar, ay sonu olduğunda 15-20 kaleme ulaşan vergi, sgk, bağ-kur, iş güvenliği, muhasebe, stopaj, elektrik, telefon, su vs. birçok kalem  gidere, üzülerek ifade edeyim ki, yetmemektedir.

                Milli gelir, ekonomideki büyüme, toz pembe bir hayat, iyi güzel de, biz niye bunu görmüyoruz? Ya bu açıklamayı yapanlar doğruyu söylemiyor, ya da biz esnaflar yalan konuşuyoruz. Bunun başka da bir izahının olmadığını düşünüyorum.  

                YOLLARA BİR ÇARE DÜŞÜNÜLMELİ

                Artık illallah ettirecek boyuta vardı. Şehir içi yolları artık kullanılamaz halde. Her taraf köstebek yuvası, her taraf çala çukur, bütün parkeler çökmüş, kaymış ve kullanılmaz hale gelmiştir.

                Iğdır'ın yolları taşlı, benim yarim kalem kaşlı.

                Kalem kaşını bilmem ama yollar oldukça taşlı. Doğalgaz çalışmaları da taşı çamura bulaştırınca iyiden iyiye berbat oldu.

                Yani sorunu nasıl çözeriz doğrusu hiç bir fikrim yok. Ama bu yıl çok hızlı ve devletin desteği ile su ve kanalizasyon hatları da değiştirilmeli ve biten yollar hızlı bir şekilde asfalt yapılmalıdır. Aksi halde bu yollarda ne araç sürülür, ne yaya yürünür.

                İRAN'A HEYYETLER GİTMELİ

                Ambargoların kalktığı İran'la ilgili doğru dürüst bir pazar araştırılması yapılmalı, ticari ortaklıklar kurulmalı ve ticaret geliştirilmelidir.

                Valilik, İl Özel İdaresi, Iğdır Ticaret Odası, Ticaret Borsa ve sivil toplum örgütleri bu konuyla alakalı öncülük etmeli ve inceleme yapmaları gerekmektedir. Arz ve taleplerin araştırılarak, Iğdır esnafının arz ve taleplerle ilgili bilgilendirmesi elzemlik arz etmektedir.

                Bölgemizin kalkınması için İran pazarından pay alabilecek altyapıların oluşturulması ve özellikle Boralan sınır kapısının açılması için girişimlerin artırılması, konuyla alakalı şehrimizde toplantılar düzenlenerek İran'a somut önerilerle gidilmesi, hatta bu konuyla alakalı bir çalıştay yapılması gerekmektedir.

                Kimse sorumluluğu bir başkasının üzerine atmasın. Herkes olayı sahiplenip bir köşesinden tutsa, içinde bulunduğumuz işsizlik girdabından kısmen de olsa kurtulmuş oluruz.  

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.

Kerbela

Kerbela Sayfası