Cabbar ŞIKTAŞ ÜLKEMİZİ KURTARAN ADAM
Tarih : 2016-07-24
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



ÜLKEMİZİ KURTARAN ADAM

                15 Temmuz 2016 günü ülkemiz çok ciddi bir badire atlattı. Bu öyle bir badire oldu ki, içte ve dışta, dostumuz kim düşmanımız kim en azından tanımamızı sağladı.  

                Darbe girişiminde bulunan FETÖ'cülerin, darbe yapmaktan çok intikam alırcasına her yeri bombalayıp, kurşunlamaları, kendi silahımız ile bizleri katletmeleri ve en önemlisi ülkenin Cumhurbaşkanını öldürmeye yönelmesi ülke tarihinde görülmemiş bir olaydır.

                Cumhurbaşkanının Marmaris'te kaldığı otele helikopter ve bordo bereli komandolar ile saldırı düzenleyen bu üniformalı teröristler, Cumhurbaşkanı orada kalmış olsa esir almaya çalışacaklardı. Esir alamayacak olsalardı öldüreceklerdi. Allah korusun böyle bir şey olsaydı, ülkemizde oluk oluk kan akar, ülke Suriye'den, Irak'tan beter olurdu.

                Bir musibet, bin nasihatten iyidir.

                Yıllarca Fetö'cü diyenler bu toplumdan dışlandı. Hiçbiri devlet kademelerinde işe alınmadı, işten atıldı, horlandı, ötekileştirildi ve bu FETÖ'cülere milyar dolarlar akıtılarak hem zengin edildi, hem de eğitimleri için harcandı. Bir generalin o rütbeye ulaşabilmesi için düşünün ki devlet ne kadar para harcadı. Ve o yetiştirdiğimiz rütbeli, makam mevki, para sahibi kişiler bizim silahımızla bize ateş etmeye başlayınca aklımız başımıza geldi.  

                Şükürler olsun ki Cumhurbaşkanı haber alır almaz bulunduğu yerden güvenli bir yere geçmiş, bazı iddialara göre ise İran'da birkaç saat geçirdikten sonra ülkeye dönmüştü. Zira İran darbe girişiminin hemen ardından İran Hava sahasını tüm uçuşlara kapatmış ve ordusuna kırmızı alarm vermişti.

                Türk Silahlı Kuvvetlerinin Şerefli mensupları bu darbeye destek vermemiş ve  ilk açıklamayı 1. Ordu Komutanı Orgeneral Ümit Dündar Paşa yaparak darbeyi desteklemediklerini duyurmuştu. Ardından Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı  arayarak  1. Ordu emrinizdedir. Size suikast düzenleyebilirler, İstanbul'da sizi koruyacağız diyerek ülkenin bölünmez bütünlüğünü sağlamıştır. Elbette bu darbenin bertaraf edilmesinde MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin'de rolü çok büyük olmuştur.

                Gözü dönmüş terör örgütü FETÖ'nün darbeyi yapamasa da kaos yaratmaya çalıştığı, bu bağlamda ülkeyi başsız bırakmak adına Cumhurbaşkanına suikast düzenlemeyi hedefliyorlardı. Ancak hesapları tutmadı. Türk milleti Cumhurbaşkanının çağrısıyla sokaklara inerek, darbecilere darbe yaptı.

                Orgeneral Ümit Dündar, Iğdır 5. Hudut Alay komutanlığı yaptığı yıllarda çok samimi, içten ve sevecen kişiliği ile Iğdırlıların gönlünde taht kurmuştu. Ziyaretine gitmediğimiz de kızabilen, çat kapı ziyaretimize gelen, halkla kaynaşan, düğüne, taziyeye yetişebildiği kadar giden ender komutanlarımızdan birisiydi.

                15 Temmuz gecesi gösterdiği o yiğit duruşu, ülkemizde daha fazla kan akmasına müsaade etmedi. Çünkü o gözü dönmüş FETÖ'cüleri  çok iyi tanıyordu. 2000'li yıllarda Iğdır'da görev yaptığı zaman diliminde bunları konuşup tartışırdık. O yıllarda bile Paşa: "Askeriye'ye sızmaya çalışıyorlar. Her bağlantıyı kullanıyorlar. Orduya sızdıkları taktirde ülkemiz çok büyük sıkıntılar çeker diyordu. Ama sözün sonunda şunu da söylemeyi ihmal etmiyordu. Türk ordusunun şerefli subayları, astsubayları, uzman er ve erbaşları ve yüce Türk Milleti bunlara geçit vermez" diyordu.

                Dündar Paşanın 16-17 yıl önce konuştukları harfiyen çıktı. Sızdılar, ama hem ordunun şerefli subay, astsubay, uzman erbaş, er ve Yüce Türk Milleti bu üniformalı vatan hainlerine geçit vermedi. Iğdırlılar olarak göstermiş olduğunuz yiğit duruşunuzdan ötürü sizi kutluyoruz. Yüce Rabbim sizin gibi vatan evlatlarını bu ülkenin başından eksik etmesin.

                Bu darbe girişimi şunu da ortaya koydu.

                Türk Milletinin yiğitliğini, inancını ve gözü karalığını bir kez daha tescilledi.

                 Umarım düşmanlarımız azda olsa hadlerini anlamışlardır.

                FACEBOOK'TA PAYLAŞTIKLARIM

                1- FETÖ'cüler darbe yapamadılar ama, işleri henüz bitmedi. 
            Yüz binlercesi aramızda serseri mayın gibi gezecekler. 
Belki görevde olmayacaklar ama, terörize eylemler yaparak ülkemizde kaos yaratmak için ellerinden geleni yapacaklar. 
            Herkes çok dikkatli olmalı. Iğdır Valisi Ahmet Turgay Alpman'ın da dediği gibi bunlar gerçekten çok tehlikeliler. 
            Her türlü kılığa girebiliyorlar. 
            Yeri gelir meyhanede içki içerler, yeri gelir Cami'de namaz kılarlar. 
            Yani hedefe giden her yol bunlar için mubahtır.

            2- Bir musibet, bin nasihatten iyidir. 
            Ak Parti 14 yıldır iktidarda ve her Namaz kılanı ayrıcalıklı sayıp, vatanperver kabul etme hatasına düşmüştür. 
            Bu FETÖ temizlik operasyonunda hiç duygusal davranılmamalı, AK PARTİ içindeki darbecileri ve tarikatçıları da ayıklamayı ihmal etmemelidir.

            3- 15 Temmuz FETÖ darbe girişimi başladığı anda İran, C. Başkanı Sayın Erdoğan'a destek oldu deyince niye rahatsız olundu anlayamadım. 
            Ne hikmetse, hep İran ile Türkiye'yi savaşırken görmek istiyorlar. 
            Yaşasın Sünni-Şia, Türkiye-İran, Türk-Kürt kardeşliği, kahrolsun FETÖ'cü ve ayrıştırıcı zihniyet.

            4- Bu hassas dönemde kurum, kişi ismi kullanıp insanları hedef göstermenin doğru olmadığını düşünüyorum. 
            Ancak, bazı işgüzar, geleceğinin derdine düşen, kendi suçunu kamufle etmek için Mezhepçilik gibi hassas ve fitneci eylemler peşinde koşmakta olanları görmekteyiz, duymaktayız. 
FETHULLAHÇI TERÖR ÖRGÜTÜYLE mücadele eden ülkemizde, böylesi çirkin işlere kalkışmak doğru değildir. 
            Dünya biliyor ki, FETÖ'nün giremediği, esir alamadığı tek topluluk Şia'dır. Şimdi kalkıp üniversite gibi önemli bir kurumda bu gibi işlere meyil etmek, buradan yola çıkıp Rektörlük seçimi için baskı kurmaya çalışmak şık değildir. Kaldı ki devletin hafızası yerinde duruyor, kimin kimi muhafaza ettiği, çalıştırdığı, koruyup kolladığı da bilinmektedir. 
            Bu sıkıntılı süreçte FETÖ'cülerle mücadele edilmesi gerekirken, Şia düşmanlığını bilerek, maksatlı bir şekilde gündeme getirmenin altında yatan tek gerçek, Azerbaycan Türklerinin FETÖ ile hiçbir bağının olmaması ve bundan duyulan rahatsızlıktır. 
            Ne yani birileri mutlu olsun diye bizde FETÖ'cü mü olmalıydık? 
FETÖ'nün değirmenine su taşıyan ve bu ülkenin temeline dinamit koyan bu anlayışla işbirliği yapıp, "maklube" yiyenler, şimdi ülkemizi daha fazla karıştırmaya kalkışmasınlar. 

            Allah ülkemizi, milletimizi, devletimizi bu şer "Yezit" cephesinin şerrinden korusun.

            ŞEHİTLERİMİZİ RAHMET VE MİNNETLE ANIYORUZ

            Yüce Allah şehitlerimizin ruhunu şad etsin, mekanlarını cennet etsin. Ailelerine sabır ihsan eylesin. Yaralılarımıza acil şifalar versin. Ülkemizi, milletimizi şeytanların, yezitlerin şerrinden korusun. 

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.