Cabbar ŞIKTAŞ 15 Temmuz
Tarih : 2018-07-14
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



15 Temmuz

 

            15 Temmuz Elbette bir Çanakkale değil, Dumlupınar değil, Kurtuluş savaşı değil. Bu savaşlarda ülkemiz 7’den 70’e kenetlenmiş, yokluklar içerisinde ölüme koşarak gitmiş ve düşmanlarımızı alt ederek zaferler kazanmışlardır.

            Düşmanlarımız kimdi diye sormaya gerek var mı? Türkiye İngilizler, Fransızlar, Yunanlılar, kısacası ittifak devletleri ile savaşmıştır. İsimlerini saymakla bitiremeyeceğimiz düşmanlar. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, silah arkadaşları ve fedakâr halkımız omuz omuza vererek ülkemizi düşmanlardan kurtarmışlardır.

            15 Temmuz ise tamamen farklı… Düşmanlarımız, dışarıdan organize edilen içimizde ki hainlerdi. Yıllarca ülkemizin ekmeğini yiyen, suyunu içen, makam ve mevkilerini işgal eden hainlerden oluşmaktaydı.

            Öylesine sinsice ülkenin tüm hücrelerine yerleşmişlerdi ki, söküp atmak mümkün değildi. Fetullah Gülen denilen herif haşa Peygamber’den önde görülüyordu. Başbakanı, Bakanı, Valisi, Savcısı, Polisi, Jandarması, iş adamı, memuru, aklınıza kim gelirse gelsin önünde el pençe divan duruyordu. FETÖ her geçen gün güçleniyor, kendilerine biat etmeyeni yok ediyor, mahkûm ediyor, işinden, ekmeğinden ediyorlardı.  

            15 Temmuz olmamış olsaydı bu durum daha beter bir şekilde devam ediyor olacaktı.

            15 Temmuz olmasaydı bu hainlerin gerçek yüzleri görülmediği için şu anda FETÖ’ ye dua ediyor, FETÖ’ ye karşı olanlar ise yok ediliyor olacaktı.

            15 Temmuz olmasaydı şu anda tüm devlet kurumları FETÖ’ ye hizmet yarışında olacaktı.

            15 Temmuz olmasaydı ihanet şebekesi darbe yapacakları günün çalışmasını yapıyor olacaklardı.

            Allah’tan 15 Temmuz zamansız ve organizesiz oldu da, gerçekler gün yüzüne çıkmış oldu.

            Allah korusun 15 Temmuz darbe girişimi başarılı olsaydı ne olurdu diye hiç düşündünüz mü?

            Şu anda FETÖ’ ye sövüyor gözüken birçokları FETÖ’ nün hizmetinde çalışıyor olacaklardı.

            FETÖ karşıtları kim varsa darağacında asılıyor olacaktı.

            Fetullah Gülen haşa (Mehdi) muamelesi ile Türkiye’ye getireceklerdi.

            15 Temmuz narası atan birçokları, şu anda FETÖ adına emir veren, mahkûm eden, görevden alan pozisyonunda olacaklardı.

            15 Temmuz darbesi gerçekleşmiş olsaydı, ben darbe karşıtıyım diyenlerin birçoğu darbenin en ateşli savunucusu olacaklardı.

            Şunu netleştirmemiz gerekir ki, Şehitlerimiz arasında ayrım yapmak bu ülkeye yapılabilecek en büyük ihanettir. Kurtuluş savaşı, Çanakkale, Dumlupınar savaşlarında hayatını kaybedenlerde bizim için vazgeçilmezdir. Doğu ve Güneydoğu’da PKK terör örgütleri ile girilen savaşta şehit olan yiğitlerimiz de bizim için kıymetlidir, 15 Temmuz darbe girişiminde tanklara göğüslerini siper eden şehitlerde bizim için değerlidirler. Sonuçta tamamı ülkemizin kurtuluşa ermesi için düşmana karşı göğüslerini siper etmiş ve şehadet şerbetini içmişlerdir. Toplum içine nifak ekmek için 15 Temmuz şehitleri özel midir, neden şehitler arasında ayrım yapılıyor gibi fitne yaratanlar, bilsinler ki asla emellerine ulaşamayacaklardır. Bizim şehitlerimizin hepsi bizim göz bebeklerimizdir. Hepsi bizim için değerlidir. Hepsinin ruhu şad, mekânları cennet olsun.  

            Yakın tarihimizde yaşanan 15 Temmuz hadisesi elbette ki sıcak tutulmalı, içimizde ki hainlerin dış bağlantılı olarak neler yapabilecekleri hafızalara kazanmalıdır.

            Ben buradan bir kez daha sesleniyorum.

            Bu ülkenin öne çıkan değerleri cemaatler olmamalıdır. FETÖ gibi bir dönem temiz yüzlü Müslümanlar olarak öne çıkan Cemaatlerin birçoğu dış bağlantılıdır. Birçoğu dışarıda ki fitne yuvaları tarafından kurdurulmuş ve yönetilmektedirler. Güç ve etki sahibi oldukları anda, bu ülkeye ihanet edeceklerinden kimsenin şüphesi olmasın.

            Daha geçtiğimiz gün gözaltına alınan Adnan Oktar soytarısı ile ilgili çıkan iğrenç sonuçlar bizlere ders olmalıdır. Buna benzer bir dünya cemaat türemiş ve kontrolden uzaktırlar. Cemaatlere dokunan yanar mantığı ile hiçbir devlet görevlisi ne oldukları belli olmayan cemaatler üzerinde inceleme yapmıyor, araştırma yapmıyor, gözünün üstünde kaşın var demiyor.

            Umarız 15 Temmuz anıldıkça, bu dediklerimizde hatırlanır ve ülkemize tehdit oluşturan cemaat ve uzantıları gözetim altında tutulur.

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.