Son Haberler
- Tuzluca ilçesinde 5. Buzağı, kuzu ve oğlak güzellik yarışması düzenlendi
- Genel Sekreter Yüksel Kasım Çarman, Birim Müdürleri İle Bir Araya geldi
- Kars SMMM Odası Iğdır İl Temsilcisi Yaver GÖGCE, Mali Müşavirlerin artan iş yüklerine dikkat çekerek Taleplerimize acilen yanıt bekliyoruz. ”dedi.
- Beko 100 Kadın Bayi Projesi ile 23 Nisan Coşkusu
- Vali Ercan Turan, Valilik Makamını Ataş ve Ergül’e Devretti
- İL JANDARMA KOMUTANLIĞI TOPLANTI VE GÖSTERİ YÜRÜYÜŞÜ GÜZERGAHLARI İLE AFİŞ-PANKART ASILABİLECEK YERLERİ BELİRLEDİ
- İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TOPLANTI VE GÖSTERİ YÜRÜYÜŞÜ GÜZERGAHLARI İLE AFİŞ-PANKART ASILABİLECEK YERLER,
- TAZİYE VE TEŞEKKÜR MESAJI
- TAZİYE TEŞEKKÜR MESAJI
- Taziye Teşekkür Mesajı
- İL BAŞKANI AYAZ 14 MAHALLE MUHTARIYLA BULUŞTU
- SENGER BAŞKAN MAZBATASINI ALDI
- TUZLUCA BELEDİYE BAŞKANLIĞI TÜRKAN’A VERİLDİ
- MEHMET NURİ GÜNEŞ MAZBATASINI ALDI
- ÜLKÜ ÖCAL’DAN SEÇMENE TEŞEKKÜR MESAJI
Hiçkimse konusunda birden bire uzman olmamıştır.
Yeni doğan bebek bile hayata attığı ilk adımdan itibaren İlahi kudretin öğretileri ile başlar öğrenmeye, geçen zaman diliminde deneme yanılma, bakarak, görerek, okuyarak, tecrübe ederek ve en önemlisi tanıyarak öğrenmiştir hayatı...
Yukarıda saydıklarımı hem çoğaltabiliriz, hemde çeşitlendirebiliriz. Ancak yaşamımız boyunca acemiliklerimizin olacağını unutmadan, sorarak, öğrenerek gereğini yapmalıyız...
Acemilik tüm insanlarda var olan ancak, daha sonra bu acemilikler becerikli olanlar için aşılan bir olaydır...
Örneğin idarecilikte acemi olan amir, yöneteceği yerde yönetilen pozisyonuna düşer... Başına geçtiği kurumu iyi tanımayan, işleyişi, kuralları, kanunu, yönetmeliği iyi bilmeyen yönetici, kendinden azda olsa iyi bilen memurunun güdümüne girer ve o neyi çalsa, amirde öyle imza atar...
Bir insanın acemiliği ona görev verildiğinde ortaya çıkar.
Görev verilen acemi kişi, eğer istişare etmekten kaçınmaz, yakın bulduğu, sözüne inandığı, tecrübe ve bilgi sahibi kişilerle istişare ederse acemiliğini kısa sürede üzerinden atar. Yok eğer ben iyisini bilirim havasında olurda, yanlışı yanlışla düzeltme yo lunu seçerse büsbütün hataya düşer ve manşetlerde reklam olur...
İdareci acemilik edebilir.
Ama acemiliği meslek edinemez. Karar verip geri almak, mesai saatleri yetmezmiş gibi geceleri evrak imzalamak, ilgisiz kişileri önemli mevkilere atamak, lisanssız kişilere zoraki ünvan kazandırmak acemilik değil, acemiliği meslek haline getirmektir...
Iğdır’da son zamanlarda birçok hadise özellikle eğitim kurumunda manşet olmakta, acemiliğin ve duygusal ilişkilerin açığa çıktığını göstermektedir.
Birkere şunu unutmamak gerekir. Hem acemilik ve hemde toplumun tepkisini çekecek atama ve terfilerin, toplumun gözünün içine bakarak yapılması, acemilikten öte duygusal bir acemilik olarak algılanmaktadır.
Birileri işini gerçekten iyi yapıyor...
Hem acemi idarecileri kafa kol ederek istediği atama yazısını yazdırıyor, hemde siyasi hesap düşündüğünden kendine muhalif gördüğü kişileri ekarde etmeye çalışıyor...
Yani bir taşla iki kuş...
Görevden alınan kime koşacak?
Tepki gösterilen yıpranmış, işi yaptıranda kendi hesabına göre başarı elde etmiş olacaktır...
Yeni doğan bebek bile hayata attığı ilk adımdan itibaren İlahi kudretin öğretileri ile başlar öğrenmeye, geçen zaman diliminde deneme yanılma, bakarak, görerek, okuyarak, tecrübe ederek ve en önemlisi tanıyarak öğrenmiştir hayatı...
Yukarıda saydıklarımı hem çoğaltabiliriz, hemde çeşitlendirebiliriz. Ancak yaşamımız boyunca acemiliklerimizin olacağını unutmadan, sorarak, öğrenerek gereğini yapmalıyız...
Acemilik tüm insanlarda var olan ancak, daha sonra bu acemilikler becerikli olanlar için aşılan bir olaydır...
Örneğin idarecilikte acemi olan amir, yöneteceği yerde yönetilen pozisyonuna düşer... Başına geçtiği kurumu iyi tanımayan, işleyişi, kuralları, kanunu, yönetmeliği iyi bilmeyen yönetici, kendinden azda olsa iyi bilen memurunun güdümüne girer ve o neyi çalsa, amirde öyle imza atar...
Bir insanın acemiliği ona görev verildiğinde ortaya çıkar.
Görev verilen acemi kişi, eğer istişare etmekten kaçınmaz, yakın bulduğu, sözüne inandığı, tecrübe ve bilgi sahibi kişilerle istişare ederse acemiliğini kısa sürede üzerinden atar. Yok eğer ben iyisini bilirim havasında olurda, yanlışı yanlışla düzeltme yo lunu seçerse büsbütün hataya düşer ve manşetlerde reklam olur...
İdareci acemilik edebilir.
Ama acemiliği meslek edinemez. Karar verip geri almak, mesai saatleri yetmezmiş gibi geceleri evrak imzalamak, ilgisiz kişileri önemli mevkilere atamak, lisanssız kişilere zoraki ünvan kazandırmak acemilik değil, acemiliği meslek haline getirmektir...
Iğdır’da son zamanlarda birçok hadise özellikle eğitim kurumunda manşet olmakta, acemiliğin ve duygusal ilişkilerin açığa çıktığını göstermektedir.
Birkere şunu unutmamak gerekir. Hem acemilik ve hemde toplumun tepkisini çekecek atama ve terfilerin, toplumun gözünün içine bakarak yapılması, acemilikten öte duygusal bir acemilik olarak algılanmaktadır.
Birileri işini gerçekten iyi yapıyor...
Hem acemi idarecileri kafa kol ederek istediği atama yazısını yazdırıyor, hemde siyasi hesap düşündüğünden kendine muhalif gördüğü kişileri ekarde etmeye çalışıyor...
Yani bir taşla iki kuş...
Görevden alınan kime koşacak?
Tepki gösterilen yıpranmış, işi yaptıranda kendi hesabına göre başarı elde etmiş olacaktır...
Yorum yazabilirsiniz.
Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.