Cumhuriyet Başsavcısı Serkan Başaran,da günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yaparak,yeni adli yılın hukuk camiasına hayırlı olmasını dileyerek şunları söyledi.”2021-2022 adli yılı bütün hukukçularımıza hayırlı olsun, hayatını kayıp eden yargı şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.Yeni yargı yılının heyacanını yaşıyoruz.Adliyenin kapısı adalete açılan kapıdır.Adalet beklentisi karşılanmış,adalet ihtiyacı tatmin edilmiş bir toplum hukukun bekçisi ve güvencesi olacaktır.”
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu’ Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı yaptı.
Feyzioğlu, Iğdır Barosuna kayıtlı kıymetli meslektaşımız Av. Murat Sürmeli eski müvekkili tarafından saldırıya uğramasını kınayarak hak yerini bulacaktır.”şeklinde konuştu.
Iğdır Barosu Başkanı Serkan Alakan’ise açılış konuşmasında şunları kaydetti;Yeni adli yılın; milletimize ve tüm insanlığa hürriyet, adalet ve barış getirmesini temenni ediyorum.
Geçmiş yıllarda kaybettiğimiz tüm yargı teşkilatı mensuplarını , aziz vatanımızı korumak için canlarını veren kahraman güvenlik güçlerimizi ve son 2 aylık süreçte doğal afetlerde hayatını kaybeden tüm yurttaşlarımızı rahmetle anıyorum.
Ayrıca Hafta içi kutladığımız ve Kahraman ordumuzun tarihe altın harflerle yazdığı 30 Ağustos Zafer Bayramını bir kez daha kutluyor, Türkiye Cumhuriyetini kuran ve bizlere emanet eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile kahraman silah arkadaşlarını şükran ve minnetle anıyorum.
Sayın misafirler;Adaletin her zaman olmazsa olmazımız olduğuna, bu doğrultuda geliştirdiğimiz hukuk nosyonundan vazgeçmememiz gerektiğine olan inancımız geçmişte olduğu gibi bugün de tamdır. Bizi adalet çizgisinden, hukuktan, hak arama özgürlüğünün yasal çizgilerinden ayırmak ve hukuk dışı yollarla hukuk yaratmak isteyenler tarihte olduğu gibi gelecekte de var olacaktır. Ancak bizler bu anlayış ve düşünceye karşı daima mücadele edeceğiz.
Aklında, ruhunda, adalet ve hukuk olgusunu içselleştiren ve bu olgudan taviz vermeyen avukatlar bu mücadelenin neferleri ve savunucularıdır. Tüm avukatlar olarak birleştiğimiz ortak paydamız HUKUK ve ADALETTİR.
Bu noktada halkımızın beklentisi, kendisini anlayan bir hukuk düzeni ve bu düzenin yaşatıldığı kurumlardır. Bunun için de yapmamız gereken, vatandaşı anlamak noktasında empati yapmak, sorunları ile öz olarak ilgilenmek, gerçekten bir adalet yakarışı içinde olduklarını hissetmektir.
Devir, adaleti her zamankinden daha fazla içselleştirme, halkı anlama, adalet yakarışlarına doğru yaklaşım gösterme, onlara doğru mesajlar verme devridir.
Kapımızı çalan ve adalet arayan vatandaşımızın tek istediği, hukuki problemine çare bulmak, Yargıya başvurduğunda, hakkını koşulsuz arayabileceğini, kanun önünde eşit olduğunu, karşısında kim olursa olsun hukuk ve yasalar çerçevesinde haklı ise mutlaka adil bir sonuç alacağını, bu sonucu makul ve en kısa sürede alabileceğini bilmesi ve hissetmesidir.
Hakkını arayan vatandaş, ben hakkımı aradım, bana tamamen eşit davranıldı, yargılama tamamen adil yapıldı, verilen karar aleyhime bile olsa verilen kararın tamamen adil olduğuna inanıyorum diyebilmelidir. Kendimiz için istediğimiz adaleti herkes için istemeliyiz. Hz. Ali’nin de dediği gibi “Devletin dini adalettir”. Bugün en fazla susadığımız ve arzu ettiğimiz duygudur adalet duygusu.
Biz avukatlar bu adalet mücadelesini büyük bir sadelik, dürüstlük içerisinde yapmak zorundayız. Kurumların biz avukatlara bakışı sözde değil özde değişmelidir. Kürsüye ve adalet arayışının kutsallığına saygı gösteren avukatlara da aynı saygı gösterilmelidir. Avukata gösterilen saygı, hakkını ve adaletini arayan vatandaşımıza saygıdır.
Unutulmamalıdır ki yargı ve adalet çökerse, devlet ve toplum çöker.
Toplumsal ve bireysel yaşamın, huzurun, düzenin, milli birlik ve beraberliğin hatta ekonominin velhasıl her şeyin başı da sonu da ancak ve ancak adaletle KAİMDİR.
Güçlü bir yargı sistemi ve yargı bağımsızlığı, hukuk devleti ve hukukun üstünlüğü ilkelerinden geçmektedir.
Öyle bir hukuk düzeni oluşturulmalı ki bırakın kamu vicdanını, yargılanan sanığın kendisi bile adil yargılandığına inanmalıdır. Hukuku ve hukukun ilkelerini savunmak, asla suçu ve suçluyu savunmak değildir.
Sonuç olarak;
BİZ AVUKATLAR VE BAROLAR OLARAK BAĞIMSIZ VE ADİL YARGININ, HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜN,İNSAN HAKLARINA SAYGININ, HAKKIN VE ADALETİN TARAFINDAYIZ.
BU DEĞERLER İÇİN MÜCADELE ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ, KAZANIMLARIMIZ İÇİN SEVİNECEK, DEĞİŞTİREMEDİĞİMİZ ŞEYLER İÇİN DE ELİMİZDEN GELENİ YAPMIŞ OLMANIN VİCDANİ RAHATLIĞINI DUYACAĞIZ.
Düzenlenen resepsiyona Vali H. Engin Sarıibrahim’in yanı sıra Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, Cumhuriyet Başsavcısı Serkan Başaran, Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet Han Karacaoğlu, Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Burak Babacan, Iğdır Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Hakkı Alma, Iğdır Barosu Başkanı Serkan Alakan, İl Jandarma Komutanı Yardımcısı Nadir Demirhan, İl Emniyet Müdürü Oğuzhan Yonca, protokol üyeleri ve davetliler katıldı.



