Verem ile ilgili ise aşağıdakı yazılı açıklama yapıldı.
o İlk Verem Savaşı Eğitim ve Propaganda Haftası 1947 yılında başlamıştır.
o Bu haftanın amacı, verem ile ilgili toplumun bilgilendirilmesi ve bu hastalığa bütün kesimlerin dikkatini çekilmesidir.
o Bu amaçla; sempozyumlar, konferanslar düzenlenir, okullarda kompozisyon ve resim yarışmaları yapılır, hastalıkla ilgili bilgi verilir. Afişler ve broşürler dağıtılır. Yazılı ve görsel basına bilgi verilir.
DÜNYADA VEREM HASTALIĞIN DURUMU
o Dünya nüfusunun yaklaşık üçte biri tüberküloz mikrobu ile enfektedir. Bu insanların yüzde onu yaşamlarının bir döneminde vereme yakalanacaklardır.
o Her yıl tahminen 8,9 milyon kişi verem hastalığına yakalanmaktadır.
o Veremden her yıl 1,6 milyon insan ölmektedir. Bunların çoğu Asya, Afrika ve Latin Amerika'dadır. Eski Sovyetler Birliği ülkelerinde de ölümler fazladır.
o Dünya da bir tek etkene bağlı tedavisinin olmasına rağmen en çok ölüme yol açan hastalıktır
TÜRKİYE'DE VEREM HASTALIĞININ DURUMU
o 2005 yılında verem savaşı dispanserlerinde kayıtlı 20.535 verem hastası vardır. Yüzbin nüfusta 28,5 hasta olarak hesaplanır.
o Bu hastaların %65,1i erkek, %34,9'u kadındır.
o Hastaların %73'ünde akciğer tüberkülozu varken, %27'sinde akciğer dışındaki organlar (lenf bezleri, plevra, kemik, böbrek, beyin,...) tutulmuştur.
VEREM HASTALIĞININ ETKENİ
o Veremin etkeni Mycobacterium tuberculosis' basilidir.
o Uzun sürede çoğalır, kültürde 2-6 haftada ürer; oksijenli ortamda yaşayan bir basildir.
o Özel boyama yöntemi ile boyanabilir. Asit ile boyayı vermediğinden aside dirençli basil (ARB) denilir.
VEREMİN BULAŞMASI
o Verem basilinin kaynağı hasta insandır.
o Basil hava yolu ile bulaşır.
o Balgam tetkikinde ARB pozitif bulunan, kavitesi olan hastalar daha fazla basil saçarlar.
o Tedavi ile basil sayısı çok kısa sürede azalır.
o Basil kaynağı ile karşılaşma süresi; ortamın genişliği ve havalanması bulaşmada önemlidir.
o Tedavi edilmeyen her hasta yılda 10-15 kişiye hastalığı bulaştırır.
VEREM ENFEKSİYONU VE HASTALIĞI
o Verem enfeksiyonu, basilin vücuda girmesinden sonra 8-10 haftada tüberkülin cilt testinin (TCT) pozitifleşmesi ile kendini gösterir.
o Bu, bir hastalık durumu değildir. Vücutta verem basilinin sessiz durduğu, adeta hapsedildiği bir durumdur.
o Vücut direnci düşünce basil çoğalarak hastalanmaya yol açabilir. Verem enfeksiyonu olan insanların yaklaşık %10'unda yaşamlarının bir döneminde verem hastalığı gelişir.
o Verem hastalığı, klinik bulguların ortaya çıktığı bir durumdur.
VEREM HASTA1LIĞININ BELİRTİLERİ
o Genel yakınmalar: Halsizlik, iştahsızlık, kilo kaybı, çocuklarda kilo alamama, gece terlemesi.
o Akciğer yakınmaları: öksürük, balgam, öksürükle kan tükürme, göğüs-sırt-yan ağrısı, nefes darlığıdır.
o Gırtlak veremi ses kısıklığı yapabilir. Diğer organları tutan verem hastalığında ilgili organa ait semptomlar olabilir.
o Üç haftadan uzun süren öksürükte veremden şüphelenmek gerekir.
VEREM TANISI
o Verem tanısı basilin mikroskopta gösterilmesi ya da kültürde üretilmesi ile konulur. Şüphelenilen her hastadan 3 ayrı balgam tetkiki yapılır.
o Hastanın semptomları ve Röntgen bulguları, hastalıktan şüphelenmeyi sağlar. Semptomlar yavaş gelişir.
o Akciğer veremi akciğer Röntgen filminde bazı belirgin değişikliklere yol açar. Bu değişiklikler, doktorun veremden şüphelenmesine yol açar.
o Verem tanısında kullanılan deri testi (PPD), vücutta mikrobun olduğunu gösterir. Enfeksiyon olabilir, hastalık olabilir. Bu konudaki değerlendirmeyi doktor yapar.
BİLDİRİM ve KAYIT
o Tüberküloz, bildirimi zorunlu bir hastalıktır. Bir hafta içinde il sağlık müdürlüğüne bildirilir.
o Tanı konulan verem hastaları gizlilik kuralları içinde dispanserde kaydedilir.
VEREMİN TEDAVİSİ
o Veremin teşhis ve tedavisi ücretsizdir
o Veremin tedavisi standarttır. Bu standart tedavi, hastanede ya da dispanserde aynı şekilde düzenlenir.
o Tedavide kullanılan ilaçlar verem savaşı dispanserinden ücretsiz verilir.
o Tedavinin düzenli içilmesi çok büyük önem taşır. Çünkü hastaların bir kısmı tedaviyi terk etmekte ve toplumda basil saçmayı sürdürmektedirler.
o Hastanın ilaçlarını içtiğinden emin olmak için her doz ilacı bir sağlık personelinin gözetiminde içirtmek en uygun yoldur. Buna doğrudan gözetimli tedavi (DGT) denilir.
o Tedavinin verem savaşı dispanseri (VSD) ya da hastanede başlanması gerekir. Aylık takiplerinin de VSD'de yapılması uygundur. Tedaviyi sonlandırana kadar özenle sürdürmek gerekir.
DİRENÇLİ VEREM
o Tedavide ilaçlar eksik ya da düzensiz kullanılırsa hastalık iyileşmez. Tam tersine tedavisi güç bir duruma gelir. Buna dirençli tüberküloz denilir.
o Bazı ilaçlara direnç gelişmesi, özellikle çok ilaca dirençli tüberküloz denilen (izoniyazid ve rifampisine direnç gelişen) hastalık bu bakımdan tehlikeli bir durumdur.
o Ülkemizde dirençli verem hastalarının tedavisi eğitim tipi göğüs hastanelerinde yapılmaktadır.
KORUYUCU TEDAVİ
o Verem hastasının aile bireyleri ve diğer temaslıları verem savaşı dispanserinde ücretsiz muayene edilir.
o Temaslı muayenesi ile hasta olanlar belirlenir ve tedavi edilir.
o Hasta olmayan fakat verem olma riski taşıyan kişilere koruyucu tedavi verilir.
o Koruyucu ilaç tedavisi 6 ay süreyle verilir. Bu tedavinin hastalanmayı %90'a varan oranda önlediği bilinmektedir.
BCG (Bacille Calmette Guerin, verem aşısı)
o BCG aşısı da özellikle çocuklarda kanla yayılan ve öldüren verem hastalıklarını önlemede çok etkilidir.
o Erişkinlerde verem aşısının etkisi daha azdır.
o Ülkemizde BCG aşısı bir kez yapılır. Doğumdan sonra 2 ayda doğrudan yapılır. Eğer geç kalınırsa, 6 yaşa kadar yapılır, fakat, bu durumda önce tüberkülin cilt testi yapılması gerekir.
TÜRKİYE'DE VEREM SAVAŞI
o Ülkemizde verem savaşı bugün Dünya Sağlık Örgütü'nün önerdiği strateji ile yürütülmektedir. Bu strateji Doğrudan Gözetimli Tedavi Stratejisidir.
o Hastaların ilaçlarının bir sağlık personelinin gözetiminde içirtilmesi esastır.
o Hastaların tedavisi, ilaçları ve takipleri verem savaşı dispanserinde ücretsizdir.
o Hastaların temaslılarının muayenesi ve koruyucu tedaviler verem savaşı dispanserlerinde ücretsiz yapılır.
o DSÖ (Dünya sağlık Örgütü)nün hedefi yayma (+) hastaların %70'nin DGTS kapsamında bulunması ve bu hastaların %85'inin başarı ile tedavi edilmesidir.
o Ülkemizde ise 2005 yılında %79 yayma (+) vaka bulma ve %85 tedavi başarısı ile bu hedeflere ulaşmıştır.
o Dünyada 2 milyar kişi TB ile enfektedir ve her yıl 9 milyon yeni vaka çıkmaktadır.
o Türkiye'de ise 2005 yılında toplam 20535 vaka, 2006 yılında 20526 vaka çıkmış olup 2006 yılında 18544 yeni vaka saptanmıştır. Ülkemizde 15 milyon insanın TB ile enfekte olduğu düşünülmektedir.
o İlk Verem Savaşı Eğitim ve Propaganda Haftası 1947 yılında başlamıştır.
o Bu haftanın amacı, verem ile ilgili toplumun bilgilendirilmesi ve bu hastalığa bütün kesimlerin dikkatini çekilmesidir.
o Bu amaçla; sempozyumlar, konferanslar düzenlenir, okullarda kompozisyon ve resim yarışmaları yapılır, hastalıkla ilgili bilgi verilir. Afişler ve broşürler dağıtılır. Yazılı ve görsel basına bilgi verilir.
DÜNYADA VEREM HASTALIĞIN DURUMU
o Dünya nüfusunun yaklaşık üçte biri tüberküloz mikrobu ile enfektedir. Bu insanların yüzde onu yaşamlarının bir döneminde vereme yakalanacaklardır.
o Her yıl tahminen 8,9 milyon kişi verem hastalığına yakalanmaktadır.
o Veremden her yıl 1,6 milyon insan ölmektedir. Bunların çoğu Asya, Afrika ve Latin Amerika'dadır. Eski Sovyetler Birliği ülkelerinde de ölümler fazladır.
o Dünya da bir tek etkene bağlı tedavisinin olmasına rağmen en çok ölüme yol açan hastalıktır
TÜRKİYE'DE VEREM HASTALIĞININ DURUMU
o 2005 yılında verem savaşı dispanserlerinde kayıtlı 20.535 verem hastası vardır. Yüzbin nüfusta 28,5 hasta olarak hesaplanır.
o Bu hastaların %65,1i erkek, %34,9'u kadındır.
o Hastaların %73'ünde akciğer tüberkülozu varken, %27'sinde akciğer dışındaki organlar (lenf bezleri, plevra, kemik, böbrek, beyin,...) tutulmuştur.
VEREM HASTALIĞININ ETKENİ
o Veremin etkeni Mycobacterium tuberculosis' basilidir.
o Uzun sürede çoğalır, kültürde 2-6 haftada ürer; oksijenli ortamda yaşayan bir basildir.
o Özel boyama yöntemi ile boyanabilir. Asit ile boyayı vermediğinden aside dirençli basil (ARB) denilir.
VEREMİN BULAŞMASI
o Verem basilinin kaynağı hasta insandır.
o Basil hava yolu ile bulaşır.
o Balgam tetkikinde ARB pozitif bulunan, kavitesi olan hastalar daha fazla basil saçarlar.
o Tedavi ile basil sayısı çok kısa sürede azalır.
o Basil kaynağı ile karşılaşma süresi; ortamın genişliği ve havalanması bulaşmada önemlidir.
o Tedavi edilmeyen her hasta yılda 10-15 kişiye hastalığı bulaştırır.
VEREM ENFEKSİYONU VE HASTALIĞI
o Verem enfeksiyonu, basilin vücuda girmesinden sonra 8-10 haftada tüberkülin cilt testinin (TCT) pozitifleşmesi ile kendini gösterir.
o Bu, bir hastalık durumu değildir. Vücutta verem basilinin sessiz durduğu, adeta hapsedildiği bir durumdur.
o Vücut direnci düşünce basil çoğalarak hastalanmaya yol açabilir. Verem enfeksiyonu olan insanların yaklaşık %10'unda yaşamlarının bir döneminde verem hastalığı gelişir.
o Verem hastalığı, klinik bulguların ortaya çıktığı bir durumdur.
VEREM HASTA1LIĞININ BELİRTİLERİ
o Genel yakınmalar: Halsizlik, iştahsızlık, kilo kaybı, çocuklarda kilo alamama, gece terlemesi.
o Akciğer yakınmaları: öksürük, balgam, öksürükle kan tükürme, göğüs-sırt-yan ağrısı, nefes darlığıdır.
o Gırtlak veremi ses kısıklığı yapabilir. Diğer organları tutan verem hastalığında ilgili organa ait semptomlar olabilir.
o Üç haftadan uzun süren öksürükte veremden şüphelenmek gerekir.
VEREM TANISI
o Verem tanısı basilin mikroskopta gösterilmesi ya da kültürde üretilmesi ile konulur. Şüphelenilen her hastadan 3 ayrı balgam tetkiki yapılır.
o Hastanın semptomları ve Röntgen bulguları, hastalıktan şüphelenmeyi sağlar. Semptomlar yavaş gelişir.
o Akciğer veremi akciğer Röntgen filminde bazı belirgin değişikliklere yol açar. Bu değişiklikler, doktorun veremden şüphelenmesine yol açar.
o Verem tanısında kullanılan deri testi (PPD), vücutta mikrobun olduğunu gösterir. Enfeksiyon olabilir, hastalık olabilir. Bu konudaki değerlendirmeyi doktor yapar.
BİLDİRİM ve KAYIT
o Tüberküloz, bildirimi zorunlu bir hastalıktır. Bir hafta içinde il sağlık müdürlüğüne bildirilir.
o Tanı konulan verem hastaları gizlilik kuralları içinde dispanserde kaydedilir.
VEREMİN TEDAVİSİ
o Veremin teşhis ve tedavisi ücretsizdir
o Veremin tedavisi standarttır. Bu standart tedavi, hastanede ya da dispanserde aynı şekilde düzenlenir.
o Tedavide kullanılan ilaçlar verem savaşı dispanserinden ücretsiz verilir.
o Tedavinin düzenli içilmesi çok büyük önem taşır. Çünkü hastaların bir kısmı tedaviyi terk etmekte ve toplumda basil saçmayı sürdürmektedirler.
o Hastanın ilaçlarını içtiğinden emin olmak için her doz ilacı bir sağlık personelinin gözetiminde içirtmek en uygun yoldur. Buna doğrudan gözetimli tedavi (DGT) denilir.
o Tedavinin verem savaşı dispanseri (VSD) ya da hastanede başlanması gerekir. Aylık takiplerinin de VSD'de yapılması uygundur. Tedaviyi sonlandırana kadar özenle sürdürmek gerekir.
DİRENÇLİ VEREM
o Tedavide ilaçlar eksik ya da düzensiz kullanılırsa hastalık iyileşmez. Tam tersine tedavisi güç bir duruma gelir. Buna dirençli tüberküloz denilir.
o Bazı ilaçlara direnç gelişmesi, özellikle çok ilaca dirençli tüberküloz denilen (izoniyazid ve rifampisine direnç gelişen) hastalık bu bakımdan tehlikeli bir durumdur.
o Ülkemizde dirençli verem hastalarının tedavisi eğitim tipi göğüs hastanelerinde yapılmaktadır.
KORUYUCU TEDAVİ
o Verem hastasının aile bireyleri ve diğer temaslıları verem savaşı dispanserinde ücretsiz muayene edilir.
o Temaslı muayenesi ile hasta olanlar belirlenir ve tedavi edilir.
o Hasta olmayan fakat verem olma riski taşıyan kişilere koruyucu tedavi verilir.
o Koruyucu ilaç tedavisi 6 ay süreyle verilir. Bu tedavinin hastalanmayı %90'a varan oranda önlediği bilinmektedir.
BCG (Bacille Calmette Guerin, verem aşısı)
o BCG aşısı da özellikle çocuklarda kanla yayılan ve öldüren verem hastalıklarını önlemede çok etkilidir.
o Erişkinlerde verem aşısının etkisi daha azdır.
o Ülkemizde BCG aşısı bir kez yapılır. Doğumdan sonra 2 ayda doğrudan yapılır. Eğer geç kalınırsa, 6 yaşa kadar yapılır, fakat, bu durumda önce tüberkülin cilt testi yapılması gerekir.
TÜRKİYE'DE VEREM SAVAŞI
o Ülkemizde verem savaşı bugün Dünya Sağlık Örgütü'nün önerdiği strateji ile yürütülmektedir. Bu strateji Doğrudan Gözetimli Tedavi Stratejisidir.
o Hastaların ilaçlarının bir sağlık personelinin gözetiminde içirtilmesi esastır.
o Hastaların tedavisi, ilaçları ve takipleri verem savaşı dispanserinde ücretsizdir.
o Hastaların temaslılarının muayenesi ve koruyucu tedaviler verem savaşı dispanserlerinde ücretsiz yapılır.
o DSÖ (Dünya sağlık Örgütü)nün hedefi yayma (+) hastaların %70'nin DGTS kapsamında bulunması ve bu hastaların %85'inin başarı ile tedavi edilmesidir.
o Ülkemizde ise 2005 yılında %79 yayma (+) vaka bulma ve %85 tedavi başarısı ile bu hedeflere ulaşmıştır.
o Dünyada 2 milyar kişi TB ile enfektedir ve her yıl 9 milyon yeni vaka çıkmaktadır.
o Türkiye'de ise 2005 yılında toplam 20535 vaka, 2006 yılında 20526 vaka çıkmış olup 2006 yılında 18544 yeni vaka saptanmıştır. Ülkemizde 15 milyon insanın TB ile enfekte olduğu düşünülmektedir.