Doğruları söylemenin büyük bir bedeli olur çünkü bizim ülkemizde. Bu Ozan’ımız, tam otuz yıl önce; futbolda şikenin, şiddetin, hakem hatalarının, özet olarak spordaki yolsuzlukların altını çizerek, şiirleştirerek, türküleştirerek dikkatimizi çekmeye çalışmıştır. Hem de ne dikkat çekme!
Bağıra çağıra, sazlı sözlü şiirleri, türküleri, bunlardaki haksızlıkları-yolsuzlukları duyduk mu, duyabildik mi? Duymak için kulaklarımızın tıkalı olmaması gerekir!
Ozan’ımız Mahzuni ŞERİF’ten söz ediyorum. Bu gün futbolda ve yaşamın her alanında karşımıza çıkan hazin tabloyu vurgulayan şiirleri, türküleri tam otuz yıl önce tek tek sayarak önümüze koyan kişiden. Bu şiirler-türküler uzunca süre ve halen dahi kasetler, CD’lerle ülkemizin en doğusundan en batısına dek çalındı-çalınmakta… Otuz yıl geç kalmış olsak da bu sese kulak vermek gerek:
Meşin topta şike var / Arasında leke var/Takımlarda şike var / Bu gelen gol gol
Top köşeden geliyor / Tam ortayı buluyor / Madem ağı deliyor / Bu giren gol gol
Hakemliği unuttun / Bal gibi de yan tuttun / Seyirciyi uyuttun / Bu giren gol gol
Kaptan topu tuşladı / Yandan akın başladı / Savunma karşıladı / Bu gelen gol gol
Yüksek ücreti aldı / Hakem yapar kahvaltı / İmkan yoktur penaltı / Bu giren gol gol
Mahzuni hakem topal / Bizimki korku infal / Oyun bitti düdük çal / Bu giren gol gol
2002 yılının Mayıs ayında yitirdiğimiz Anadolu sevdalısı Mahzuni ŞERİF’in yıllar önce türküleştirdiği bu eleştirileri, yakınmaları duyduk mu? Kulak verdik mi onlara?
Kendisi de koyu bir Fenerbahçeli olan Ozan, günlük yaşamının her alanında olduğu gibi futbolda da hep doğruluktan, dürüstlükten, hak ve hukuktan yanaydı. Yanlış yapan kendi takımı da olsa ayıplar, kınardı… Zaten Ozan’ın büyüklüğü de bu anlayışından kaynaklanmaktaydı…
Ya bizler? Ülke futbolunun bu hale gelmesine izleyici kalan, duyarsız davranan, hata ve yanlışları görüp susan; tuttuğumuz takım haksızlık ya da yanlış yapınca ağzımızın fermuarını çeken bizler, ülke futbolunun bu hale gelmesinden hiç mi sorumlu değiliz?
Suçlar ve hatalar bizden yana olunca, onları görmemezlikten gelmedik mi? Yanlışları, haksızlıkları savunup, kol kanat germedik mi? Onlar da işte böyle büyüyüp gelişti, bu günkü korkunç düzeye ulaştı ve çıktı karşımıza. Gelinen bu noktada, sadece birkaç kişiyi suçlayarak ya da olayı küçümseyerek rahatlayabilir, sorumluluktan sıyrılabilir miyiz?
Şikeli de, şaibeli de olsa, atılan gol hepimizedir... Hiç kendimize hafifletici, rahatlatıcı nedenler aramayalım, uydurmayalım… Hepimiz golü yemiş olduk.
En çok da siyasi partilerimiz. Ne de çarçabuk bir araya geldiler, altı ay önce hep birlikte çıkardıkları yasayı ellerinin tersiyle silip attılar, sözüm ona kalıcı bir çözüm buldular. Bir çırpıda ağır suçu hafifletip, kabahate dönüştürdüler.
Bakalım halka “bu gelen golün” açıklamasını nasıl yapacaklar...
Genel Haber
Yayınlanma: 13 Aralık 2011 - 06:40
Bu Gelen Gol Hepimize
Bir değerli Ozan geldi geçti Anadolu’muzdan. Çaldı, söyledi, esti gürledi, hep doğruları söyledi, bedelini de ödedi.
Genel Haber
13 Aralık 2011 - 06:40
İlginizi Çekebilir