Kültür sarayında yapılan panelde konuşan, Iğdır 1.nci Dünya Harbinde Ermeni Çetecilerin Katliamına Uğramış Mağdurlar Derneği Başkanı Av.Cafer Zor, “Bir grup insan, Ermenistan'a seyahat etmiş. Gazeteler yazıyor. Ermenistan'ın tarihi yerlerini gezmişlermiş. Hangi tarihi yerlerini değerli arkadaşlarım. Ermenilerin Ermenistan'da topu topu 170 yıllık tarihleri var. 1828 Türkmen çay Antlaşmasından sonra Karabağ’da Ruslar tarafından kurulan ermeni kolonileriyle başlayan farklı durum. 1000 yıllık Azerbaycan topraklarında meydana getirilen bir oldu bitti. Orada Ermeniler, Türkiye'nin kendilerine ağabeylik yaparak yardımcı olmalarını istemişler. Sevsinler. Hem bayrağımı çiğneyeceksin, bayrağımı yakacaksın, hem de sana ağabeylik yaparak yardımcı olacağım. Oh! Ne ala memleket vallaha. Ha merak etmeyin, zaten hâlihazırda, Atlantik ötesinden gelen baskı, telkin, ne derseniz deyin, bir takım etkilerle yapılanlar da yapılıyor. Akdamar Kiliseleri açılıyor, Hava köprüleri kuruluyor. Eh 301.nci madde de kaldırıldı. Türk'e sövmek de serbest. İsteyen devam edebilir” dedi.
Panelin açılış konuşmasını yapan Kafkas Üniversitesi Iğdır Meslek Yüksek Okulu Öğretim görevlisi Arslantürk Akyıldız, Ermeni diasporasının dünya üzerindeki faaliyet çalışmalarına değinerek şunları söyledi: "bizler çabuk unutan bir milletiz, buda büyük millet ve devlet olmamızdan geliyor. Gerçekleri genç nesillere anlatmalıyız, mazlum olduğumuz halde maalesef ermeni yalanları ile suçlu durumlara düşürülüyoruz, Ermeni gerçeğini dünyaya belgeleri ile anlatmalıyız. Bugün Ermeni diasporası Türkiye'yi suçlamaya dünya kamuoyunu etkilemeye devam ediyor. Bu ülkelerin başında da Amerika, Fransa, İngiltere gelmektedir. Fransa Cezayir de yaptığı katliamları görmüyor, kendi elindeki kan ve kiri silmeden yapmadığımız bir olaydan dolayı bizi suçluyor. İran da bile Ermeniler Türkiye aleyhinde faaliyet sürdürüyor. Ermeni diasporasının hedefi 4 T dir. Tanıtım, Tanınma, Tazminat ve Toprak... Yani, sözde Ermeni sorunu tüm dünyada terör yoluyla "tanıtılacak", sözde iddialar dünya kamuoyunca kabul edilip Türkiye'ce "tanınacak", sözde soykırımdan dolayı Türkiye'den "tazminat" alınacak ve "Büyük Ermenistan" rüyasını gerçekleştirmek için gerekli olan "toprak" Türkiye'den koparılacaktır. Bunun için uyanık olmalıyız, 5 milyon Türk yurtdışındadır, 1 milyon Ermeni'ye karşı Türk diasporasını oluşturamıyoruz. Bunun nedenini de araştırmamız şarttır."
Kafkas Üniversitesi Öğretim görevlisi Oktay Kızılkaya da Ermeni milliyetçiliğinin körüklenmesi de ve isyanlarda kiliselerin ve din adamlarının büyük rol oynadığını Türk milletinin Ermenileri koruyup ve rahat yaşamasını sağladığı halde yinede ihanet ettiklerini Iğdır ve çevresinde çok katliam yaptıklarını bu nedenle uyanık ve dikkatli olmamız gerektiğini Ermenilerin gerçek yüzlerini her zaman her yerde anlatmamız gerektiğini” belirtti.
Nahcıvan Özerk Cumhuriyeti Devlet Üniversitesi öğretim görevlisi Doç.Dr.Elman Ceferli'de “Ermeniler gerek Azerbaycan, gerekse Türkiye'de Türk milletine yaptıkları ortada iken Ermenilerin Türk milletini suçlaması art niyetlikten başka bir şey değildir. Ermeniler Ruslar tarafından ortalığa salınmış bir çakaldır. Bu çakallıklarını da yıllardır sürdürüyorlar. Ermenilerin vatan toprakları yoktur. Ermenistan 1918 yılında Ruslar tarafından Türk yurdunda kurulan işgalci bir devlettir. Bunu 1992 de başlayan Azerbaycan Ermeni savaşında da gördük, çünkü biz Ermeniler ile değil Rus askerleri ile çatıştık” dedi.
Panelin açılış konuşmasını yapan Kafkas Üniversitesi Iğdır Meslek Yüksek Okulu Öğretim görevlisi Arslantürk Akyıldız, Ermeni diasporasının dünya üzerindeki faaliyet çalışmalarına değinerek şunları söyledi: "bizler çabuk unutan bir milletiz, buda büyük millet ve devlet olmamızdan geliyor. Gerçekleri genç nesillere anlatmalıyız, mazlum olduğumuz halde maalesef ermeni yalanları ile suçlu durumlara düşürülüyoruz, Ermeni gerçeğini dünyaya belgeleri ile anlatmalıyız. Bugün Ermeni diasporası Türkiye'yi suçlamaya dünya kamuoyunu etkilemeye devam ediyor. Bu ülkelerin başında da Amerika, Fransa, İngiltere gelmektedir. Fransa Cezayir de yaptığı katliamları görmüyor, kendi elindeki kan ve kiri silmeden yapmadığımız bir olaydan dolayı bizi suçluyor. İran da bile Ermeniler Türkiye aleyhinde faaliyet sürdürüyor. Ermeni diasporasının hedefi 4 T dir. Tanıtım, Tanınma, Tazminat ve Toprak... Yani, sözde Ermeni sorunu tüm dünyada terör yoluyla "tanıtılacak", sözde iddialar dünya kamuoyunca kabul edilip Türkiye'ce "tanınacak", sözde soykırımdan dolayı Türkiye'den "tazminat" alınacak ve "Büyük Ermenistan" rüyasını gerçekleştirmek için gerekli olan "toprak" Türkiye'den koparılacaktır. Bunun için uyanık olmalıyız, 5 milyon Türk yurtdışındadır, 1 milyon Ermeni'ye karşı Türk diasporasını oluşturamıyoruz. Bunun nedenini de araştırmamız şarttır."
Kafkas Üniversitesi Öğretim görevlisi Oktay Kızılkaya da Ermeni milliyetçiliğinin körüklenmesi de ve isyanlarda kiliselerin ve din adamlarının büyük rol oynadığını Türk milletinin Ermenileri koruyup ve rahat yaşamasını sağladığı halde yinede ihanet ettiklerini Iğdır ve çevresinde çok katliam yaptıklarını bu nedenle uyanık ve dikkatli olmamız gerektiğini Ermenilerin gerçek yüzlerini her zaman her yerde anlatmamız gerektiğini” belirtti.
Nahcıvan Özerk Cumhuriyeti Devlet Üniversitesi öğretim görevlisi Doç.Dr.Elman Ceferli'de “Ermeniler gerek Azerbaycan, gerekse Türkiye'de Türk milletine yaptıkları ortada iken Ermenilerin Türk milletini suçlaması art niyetlikten başka bir şey değildir. Ermeniler Ruslar tarafından ortalığa salınmış bir çakaldır. Bu çakallıklarını da yıllardır sürdürüyorlar. Ermenilerin vatan toprakları yoktur. Ermenistan 1918 yılında Ruslar tarafından Türk yurdunda kurulan işgalci bir devlettir. Bunu 1992 de başlayan Azerbaycan Ermeni savaşında da gördük, çünkü biz Ermeniler ile değil Rus askerleri ile çatıştık” dedi.