Zaten referandum Iğdır’ın ve Ülkemizin gerçek gündemi değildi ki! “EVET - HAYIR” söylemleriyle toplum öylesine gerildi, öylesine referandum öncesi gündeminden uzaklaştı ki.
Referandum yapılıp bittiğine göre; artık Iğdır gerçek gündemine dönmelidir.
Gerçek gündeme; yani aş, iş, ekmek, geçim (ekonomik kalkınma) ve birlikte yaşam…
Referandum öncesi konuşulan, tartışılan, esas gündemine hızla dönmeli Iğdır.
Hani bizim “İran- Nahçivan- Iğdır” üçgeninde kurulmasına karar verilen ve protokolü imzalanan “SERBEST SANAYİ BÖLGESİ” kurulması kararlılığımız? Neden son günlerde hiç sözü edilmez bunun?
Bu konuda neredeyiz, hangi noktadayız?
Bir tıkanma, bir değişiklik mi var? Yoksa “bir hışmınan geldi geçti” mi diyeceğiz…
Hani ülkemizin en doğusunda üç ülkeyle komşuyduk? Hani, kurulacak bir serbest bölge ile kalkınma doğudan, (Iğdır’dan) başlayacaktı? Hani, bizim turizme açamadığımız bir dağımız vardı, Avrupa’nın en yükseği: AĞRI DAĞI!
Bu muhteşem Dağı’mızı turizme açmak için bir hareket, bir girişim, bir yeni adım var mı?
Yapımı hızla süren, Nisan 2011’de hizmete açılacağı söylenen: HAVA ALANIMIZ ne durumda? Gerçekten Nisan 2011 de Iğdır’dan uçağa binip Ankarada, İstanbulda, İzmirde inebilecek miyiz? En önemli bir diğer sorunumuz; HAVA KİRLİLİĞİ idi bizim. İşte ufukta sonbahar tetiklemekte kışı . Soğuk kış günlerinde sokaklarda maske ile dolaşmak zorunda kaldığımız TEMİZ SOLUK özlemimiz son bulacak mı? Yine Belediye Başkanımız hoperlörden halka “saat…. den sonra sakın maskesiz sokağa çıkmayın” diye anonslar yapacak mi?
Evet, bence Iğdır’ımızın gerçek gündemi bunlar ve diğer sorunlardır.
Doğunun da doğusunda, üç ülkeyle sınırı bulunan, tüm Kafkasya’ya hakimken, hiç biri ile ekonomik ilişkileri geliştirilememiş bir Iğdır. Yoksulluğu acı, işsizliği can alıcı, yıllık kişi başına ortalama milli geliri (söylemesi ayıp): 2.000 Dolar olan bizim Iğdır’ımız.
Rekabet gücü sıralamasında ülkemizde ilk 15-20 ilimiz arasına girerken; kalkınmışlıkta en sonlardaki iller arasında yer alan Iğdır’ımız. Ne büyük çelişki bu? “Üç ülkeye bir mahalle yakınlığında sınır komşusuyuz, büyük bir dış pazara sahibiz, aynı zamanda ülkemizin en gelişmemiş illeri arasında yer almaktayız…” Bu ne büyük çelişkidir böyle…
Iğdır’ın “Evet- Hayırı” geride kaldı. Ortaya “Evet çıktı” az farkla. Umarım sağlanılan fayda, harcanan maliyete değdi.
Gelin şimdi Iğdır’ın gerçek gündemine dönelim: Iğdır’ın kalkınmasına. Kalkınmanın IĞDIR’dan, doğudan başlamasına. Referandum öncesinde Iğdır’ın konuştuğu, tartıştığı konulara (Serbest Bölge, Ağrı Dağı’nın Turizme Açılması, Havaalanının tamamlanması ve yaklaşan kış nedeniyle Zehirli Hava’ya” dönelim.
Çünkü; bunlar gerçekleşmeden Iğdır bir karış ileri gitmez, gidemez. Yerinde sayar durur … Iğdır referandum öncesi nerde kalmıştı? İşte oradan başlayarak Iğdır’ın geleceğini konuşmalı tartışmalıyız. Şimdi sıra bunda… İslam ÇANKAYA
Referandum yapılıp bittiğine göre; artık Iğdır gerçek gündemine dönmelidir.
Gerçek gündeme; yani aş, iş, ekmek, geçim (ekonomik kalkınma) ve birlikte yaşam…
Referandum öncesi konuşulan, tartışılan, esas gündemine hızla dönmeli Iğdır.
Hani bizim “İran- Nahçivan- Iğdır” üçgeninde kurulmasına karar verilen ve protokolü imzalanan “SERBEST SANAYİ BÖLGESİ” kurulması kararlılığımız? Neden son günlerde hiç sözü edilmez bunun?
Bu konuda neredeyiz, hangi noktadayız?
Bir tıkanma, bir değişiklik mi var? Yoksa “bir hışmınan geldi geçti” mi diyeceğiz…
Hani ülkemizin en doğusunda üç ülkeyle komşuyduk? Hani, kurulacak bir serbest bölge ile kalkınma doğudan, (Iğdır’dan) başlayacaktı? Hani, bizim turizme açamadığımız bir dağımız vardı, Avrupa’nın en yükseği: AĞRI DAĞI!
Bu muhteşem Dağı’mızı turizme açmak için bir hareket, bir girişim, bir yeni adım var mı?
Yapımı hızla süren, Nisan 2011’de hizmete açılacağı söylenen: HAVA ALANIMIZ ne durumda? Gerçekten Nisan 2011 de Iğdır’dan uçağa binip Ankarada, İstanbulda, İzmirde inebilecek miyiz? En önemli bir diğer sorunumuz; HAVA KİRLİLİĞİ idi bizim. İşte ufukta sonbahar tetiklemekte kışı . Soğuk kış günlerinde sokaklarda maske ile dolaşmak zorunda kaldığımız TEMİZ SOLUK özlemimiz son bulacak mı? Yine Belediye Başkanımız hoperlörden halka “saat…. den sonra sakın maskesiz sokağa çıkmayın” diye anonslar yapacak mi?
Evet, bence Iğdır’ımızın gerçek gündemi bunlar ve diğer sorunlardır.
Doğunun da doğusunda, üç ülkeyle sınırı bulunan, tüm Kafkasya’ya hakimken, hiç biri ile ekonomik ilişkileri geliştirilememiş bir Iğdır. Yoksulluğu acı, işsizliği can alıcı, yıllık kişi başına ortalama milli geliri (söylemesi ayıp): 2.000 Dolar olan bizim Iğdır’ımız.
Rekabet gücü sıralamasında ülkemizde ilk 15-20 ilimiz arasına girerken; kalkınmışlıkta en sonlardaki iller arasında yer alan Iğdır’ımız. Ne büyük çelişki bu? “Üç ülkeye bir mahalle yakınlığında sınır komşusuyuz, büyük bir dış pazara sahibiz, aynı zamanda ülkemizin en gelişmemiş illeri arasında yer almaktayız…” Bu ne büyük çelişkidir böyle…
Iğdır’ın “Evet- Hayırı” geride kaldı. Ortaya “Evet çıktı” az farkla. Umarım sağlanılan fayda, harcanan maliyete değdi.
Gelin şimdi Iğdır’ın gerçek gündemine dönelim: Iğdır’ın kalkınmasına. Kalkınmanın IĞDIR’dan, doğudan başlamasına. Referandum öncesinde Iğdır’ın konuştuğu, tartıştığı konulara (Serbest Bölge, Ağrı Dağı’nın Turizme Açılması, Havaalanının tamamlanması ve yaklaşan kış nedeniyle Zehirli Hava’ya” dönelim.
Çünkü; bunlar gerçekleşmeden Iğdır bir karış ileri gitmez, gidemez. Yerinde sayar durur … Iğdır referandum öncesi nerde kalmıştı? İşte oradan başlayarak Iğdır’ın geleceğini konuşmalı tartışmalıyız. Şimdi sıra bunda… İslam ÇANKAYA