Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök’ün “O sahneyi yeniden oynamış”adlı köşe yazısında Ermenilerin öldürüldüğü şehre giren ilk gazeteci bizdik yönündeki açıklamasına Azerbaycan’dan tepki geldi
        Azerbaycanlı Diasporacı gazeteci Elnur Eltürk,yazılan yazıya tepki göstererek siz Ermeni kökenlimisiniz yoksa Azerbaycan’ın düşmanı mısınız şeklinde tepki koyarak yazılan yazının gerçekle bağdaşmadığını Azerbaycan’da Ermenilerin öldürülmediğini yazar Ertuğrul Özkök’ün Pripyat denilen şehire ilk giren bizdik sözünün gerçekle bağdaşmadığını sö konusu şehrin Ukrayna’da  olduğunu söyledi.
            Türkiye'nin ulusal basınında yüksek tiraja sahip gazetelerinden Hürriyet Gazetesinde skandal boyutunda bir sahtekarlığa imza atıldığını iddia eden Elnur Eltürk,” Maalsef, böyle bir gazetede düşmanların değirmenine su taşındı. Şöyle ki Türkiye'nin tanınmış köşe yazarlarından Ertuğrul Özkök Mehmet Ali Birand'ın vefatı ile bağlı olarak yazdığı nekrolog türü yazısında çok büyük bir yanlışa düşerek, dostunun yolunu devam ettireceğini bir daha ortaya koydu.Yazar makalesinde Mehmet Ali Birand'la beraber geçirdiği günlerinden bahsederken; 1989 yılında Sumgayıt ( hayret ki yazar makalesinde Sumgayıt'ı Pripyat diye kaleme almış) hadiselerini izlemek için Memet Ali Birand'la birlikte Azerbaycan'da bulunmuşlar. Güya Azerbaycanlılar tarafından Ermenilerin katledilmesini kaleme almışlar. Burada dur demek gerek. Burada büyük bir  yanlışa düşerek, sözde Ermeni iddialarının yanında olduğunu göstermektedir. Ertuğrul Özkök'e şunu söylemek isterim ki o sırada Azerbaycan Sovyet idaresi altındaydı ve söz konusu olaylar da Sovyet gizli teşkilatının özel teşebbüsü ile yaratılmış ve ortaya atılmıştır. Amaç, Azerbaycanlıları tertibin içine çekmekti. Bunlar sonradan delilleri ile ortaya çıkmıştı. Senaryonun sahneye konulmasından bir kaç ay önce, zengin Ermeniler haberdar edilmiş ve bankalardan paralarını çekmişlerdi. Asıl maksat, dünyaya "mazlum Ermeni! “görüntüsü vermekti. Bu konuda her zaman olduğu gibi Ermeni lobisi dünya medyasını istedikleri gibi ve kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirmeye başladılar. O dönemde Sovyetler Birliğinin lideri olan Gorbaçov ve etrafındaki Ermeni perest siyasiler bu oyuna güçlü destek verdiler. Şayet, yazar bu konuda objektifse, 1988 yılında Ermenistan'da binlerce yıldır yaşamakta olduğu ata yurdundan kovulan 200 bine yakın Azerbaycan Türkünden neden bahsetmemektedir?”dedi.
                 Eltürk,şunları kaydetti:”Sayın Özkök, Anadolu'nun ortalarından başlayıp bu günkü Ermenistan sınırına kadar uzayan iki ayrı "ölüm yolu" diye bilinen toplu mezarlardan neden bahsetmez. Acaba haberi mi yoktur ? Daha dün diyebileceğimiz yakın tarihimizde, dünyanın gözleri önünde Ermenistan'ın Karabağ'da, Hocalı'da (1992. yıl) yaptığı vahşet ve soykırımlar unutulmamalıdır. İnsanlık adına utanç duyulacak vahşilikleri Azerbaycan Türklüğüne yaşatan, masum bebekleri süngülere geçiren Ermenileri, mazlum olarak kaleme almak özüne ihanetin ta kendisidir. Bunu da ifade etmek gerekir ki bu gün Ermenistan'da bir tek Türk yokken, mono etnik bir yapıya sahip, şovenist siyaset yürütmekteyken, neden görmezlikten gelinir, kaleme alınmaz? Anlamak mümkün değil.Her fırsatta onların mazlumluğu işlenirken, Türklüğü de cani gibi göstermek acaba hangi maksada hizmet etmektedir. Zaten bilindiği gibi, Ertuğrul Özkök Azerbaycan hakkında hiçbir zaman müspet düşünceye sahip olmamıştır. Tüm yazılarında Ermenileri öven ve onları şirin gösteren bir anlayışa hizmet etmiştir. Ne tesadüf ki nekrolog yazdığı zatın da Ermenilerle gurur duyduğunu, şayet Ermeni olarak dünyaya gelseymiş bundan da gurur duyacağını ifade etmiştir. Tesellimiz odur ki kardeş ülkede, Azerbaycan'ın haklılığını bu anlayışlar karşısında müdafaa edebilecek ve hakkın yanında duran insanların da var olduğunu biliyoruz. Türkiye-Azerbaycan dostluk grubundan olan, TBMM- Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul milletvekili Ali Özgündüz'le sohbetimiz sırasında Ertuğrul Özkök'e tepkisini dile getirdi. Türk basınında bu gibi yazılar Ermeni diasporasının karalama kampanyası ve ya cehaletten kaynaklanan yazılardır. Tüm dünya bilmektedir ki Ermenistan, Rus ordusunun desteğini arkasına alarak, Azerbaycan topraklarında soykırım yapmıştır. Bunun en bariz örneği olaraktan Hocalı katliamıdır. Şu anda Azerbaycan topraklarının % 20 sini işgal etmiştir. Ertuğrul Özkök'ün sözünü ettiği olaylar, Ermenilerin yaptıkları karşısında münferit tepkilerden ibarettir. O bölgedeki tüm olayların Ermenistan'ın tecavüzkâr hareketlerinin ve terörisvari davranışlarının sonucu olduğunu tüm delil ve ispatlar ile kanıtlandı. Sayın milletvekili Ali Özgündüz şunu da ifade etti ki sözkonusu "Pripyat" Azerbaycan'da değil, Ukrayna'nın bir şehridir.

 Bu şehirde Ermenilerin katledildiğini yazmaktadır. Skandal diyebileceğimiz bu hata, Ertuğrul Özkök'ün kasıtlı davrandığını ve ya cehaletini ortaya koymaktadır. Son zamanlarda bu tarz yazılar Azerbaycan aleyhinde sistemli ve bilerek sık sık yapılmaktadır. Amaç ise Türk halkının düşüncesinde Ermenilerin masumiyetini bilinç altına işleyerek, toplumda Ermeniler hakkında olumlu imaj yüklemesi yapılmaktadır Değerli milletvekili Ali Özgündüz, "Aslında bu meseleyi yazma gereği duymaya bilirdim. Vicdanımın sesi bu yazıyı yazmam gerektiğini seslendirince, kaleme alma ihtiyacı duydum. Buradan Türk aydınlarına ve yazarlarına seslenmek istiyorum: Böylesi hassas konularda objektif olmaları gerektiğini ve objektiflik derken "özüne hainlik" gibi görülmemelidir. Yazarların taraf olması,tarihi tahrif etmekle kalmayıp, yalanı ve yanlışı dile getirirken hakikatleri mahkum etmekle de eşdeğerdir.”

Tweet