Sayın Abdullah Gül, bu kadar tepkiye rağmen düzmece anketler yaptırarak millet iradesiymiş gibi gösterip Erivan’a gittiniz. 

Dönüşte de kendinizi ulusal kahraman ilan ettiniz. Herhalde ülkeyi Ermeni esaretinden kurtardınız. Neymiş efendim beni çok iyi karşıladılar. Cumhuriyet tarihinde 2 milyonluk bir bölgeye (işgaldeki Türk toprakları) ilk defa cumhurbaşkanı düzeyinde bir ziyaret yapılıyor. Tek yaptığınız şey maç seyretmek oldu ama yine siyasi manevranızı yaptınız. Sözde Ermeni soykırımı hiç dile getirilmedi. Peki siz Ermenilerin bulundukları topraklarda işgalci olduklarını, bir milyon Azerbaycan Türk’ünün yurtsuz olduğunu, Türk bürokratlarının Ermeniler tarafından öldürüldüğünü, Anadolu’da toprak iddiasında bulunduklarını, yine Anadolu ve Kafkasya’da yüz binlerce Türk’ü katlettiklerini dile getirebildiniz mi?
      Adını dostluk koydunuz. Devletler arası dostluk olmaz (Türk cumhuriyetleri hariç) çıkar ilişkisi olur kaldı ki ortada ciddi bir devlet yok. Çünkü Lozan’da tanıdıkları sınırı şimdi tanımıyorlar. Böyle devlet olmaz. Olan Azerbaycan’dadır. Eğer ağa babalarınızdan gitmeniz gerektiği talimatını aldıysanız o zaman Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanı olarak değil sivil kimlikle veya parti kimliği ile gitseydiniz. Unutmayın ki Türkiye Cumhuriyeti büyük bir devlettir. Devlet, devlet politikalarıyla yönetilir. Parti veya ABD politikalarıyla yönetilmez. Bu ziyaret İslam kimliği ile Azerbaycan’a yapılan ikinci darbedir. İlki Karabağ işgali sırasında İran’ın Ermenistan’a yardımıydı. İkincisini de siz yaptınız.
       Sn. Abdullah GÜL ve danışmanları herhalde Türk ve Ermeni tarihine hiç göz atmamıştır, veya işaret öyle geldiği için görmezden geldiler. Ermeniler, Osmanlı’da kuyumculuk, sanat ve tacirlikle uğraşmaktaydılar. Osmanlı’da zengin halk Ermeniler, Rumlar ve Musevi’ler gibi gayri Müslim tebaa idi. Osmanlı’nın güçlü zamanında başta Ermeniler olmak üzere gayri Müslimler devletin bütün ni- metlerinden faydalandılar. Ama her zayıf anında arkadan vurmasını da bilmişler. 1880’lerden itibaren başta Sultan Abdulhamit olmak üzere devlet adamlarına, bürokratlara ve sivillere her türlü şiddet uygulanmış, suikastler düzenlenmiş, katliamlar yapmışlar. Ticari ilişki deseniz bizim ticaretimiz, çıkarımız Türkistan’a açılan kapı.
            Tarih insandan hesap sormaz mı? Sn Abdullah Gül; Kayseri’de duymadın mı Ermeni katliamlarını. Öldürülenler, şehit edilenler ayağa kalkıp sorarsa nasıl hesap verirsiniz. Bizlerde Oğuzeli’nde (sözde Ermenistan) her türlü baskı, şiddet ve katliamlara maruz kaldığımız için unutamıyoruz.
             Unutamayacağımız bir şey daha var seçim meydanlarında Müslüman cumhurbaşkanı seçtirmediler diye Anadolu insanına duygu sömürüsü yaparak partinizle birlikte buralara geldiniz. Ama görülen o ki Müslüman ile değil, Türk ile değil, bunlara düşman ile işbirliği yapmaktasınız. Tarih bunların hesabını sorar.

    Türk Eğitim-Sen İl Temsilcisi                                               
                 Ali İPEK

Tweet