BUGÜN AŞURA

Tarih : 2020-08-29 / Kategori : Gündem

BUGÜN AŞURA

HZ. HÜSEYİN ve 72 YARANININ YEZİD TARAFINDAN ŞEHİT EDİLİŞLERİNİN 1381. YILDÖNÜMÜ CAMİLERDE ANILDI

Peygamber efendimizin torunu Hz. Hüseyin'in, Kerbela’da 72 yakınıyla birlikte susuz bırakılarak şehit edilmesinin 1381. yıl dönümü olan Aşura günü, Iğdır ve  çevresinde yaşayan binlerce Müslümanın katılımıyla camilerde ilçe ve köylerde  anıldı.

Covid-19 salgını nedeniyle şehir merkezinde her yıl binlerce kişinin katıldığı anma programı bu sene sadece camilerde maske mesafe kuralına göre yapıldı.

10 gün önce giren Muharrem ayıyla birlikte camilerde oluşturulan siyahlar giymiş gençlerden ibaret deste guruplarının ve vatandaşların katılımıyla sabahın erken saatlerinde camilerde toplanan vatandaşlar, sine vuran deste guruplarına eşlik ettiler.

Cami önlerinde İmam Hüseyin ve yakınları için gözyaşları akıtıldı. Adağı olanlar şerbet, meyve suyu, bisküvi gibi maddeleri ihsan olarak dağıttılar.              

Iğdır Ehli Beyt  Alimler derneği Başkanı Veli Beder, Aşura nedeniyle bir mesaj yayınladı.

Veli Beder, mesajında şu görüşlere yer verdi.”

“Bir kez daha evrensel Kerbela kıyımı ve İslam tarihinin en büyük sene’i devriyesine gelip ulaştık. Bu süreçte Hz. Hüseyin’nin  (as) ve yareninin insanlık ve İslam alemine kattıkları nelerdi artılarının yanında acaba eleştirilecek bir yönleri de var mıydı? Çok geniş perspektiften bakıldığında Hz. Hüseyin’nin  (as)’i eleştirenlerde  ne yazık ki olmuştur. Şimdi o gibilerine üzülmekten başka bir şey gelmez elimizden zira öyleleri İslami kaynağından değil de deforme edilmiş eserlerden öğrenmişler. Merhum milli şairimizin dizelerindeki  gibi İslam’ı elinden tutacak kaldıracak yok, Nahak yere feryat ediyor. Sizce hak yok. Çığırtkanlıkla çözülmez bu işler. Asıl kaynaktan orjinal ve temiz haliyle gerçek bilgileri elde etmeliyiz. Şaban ayının 3’ü ve o gün gözlerini dünyaya açan Hz. Hüseyin (as)’ın kundağı kainatın efendisi olan dedesi Resulullahın  kucağına ulaştırılır. Kendilerini tebrik edenlerle birlikte Cebrail ve melekler  beraberindekilerle hem tebrik dileklerini ve hem de Hz. Hüseyin’in 58 yıl sonra yaşayacaklarını Kerbela faciasını iletmek üzere gelmişlerdi. Risalet evine yüce Allah’ın yüce yaradan tarafından artı bir avuç Kerbela toprağıyla birlikte  o toprağın kan rengine dönüşeceği gün Hz. Hüseyin’in de şehit edilmiş olacak diye haber verdi. Hz. Resulullah o gün herkesin önünde ağlayı vermişti. Soru sordular sizi ağlatan nedir? Hz. Resulullah  cevap verdi. Ey Cebrail Rabbimin selam ve tebriklerini iletirken bana bir haber verdi. Şu torunun Kerbela sahrasında susuz boğazının kesilip şehit edileceğini haber verdi.  İşte beni ağlatan odur. Ve elindeki bir avuç toprağı verdi bana bir kavanozla  bu toprak kana dönüştüğünde Hüseyin şehit edilmiş olacaktır. Bunun üzerine Rusulullah (sav) de o toprağı eşi Ümmü Selame validemize vererek onu saklamasını istedi. İşte o gün Hüseyin ağıt yakıp ağlayan dedesi Resulullah şöyle buyurdular; Her kim Hüseynime ağlarsa ağlatırsa veya kendisini ağlayanlara benzetirse cennete girmek ona farz olur. Resullahın bu hadisi  şerifleri Tevatürdür  o hadisin sahih olduğundan kimsenin şüphesi yoktur. İmam Hüseyin (as) eleştirenler o hazreti haşa koltuk ve mülk sevdalısı gibi veya haşa bir maceraperest gibi sözler ile göstermeye çalışanlar ben öylelerine sadece bilgilerini değil imamlarını bile gözden geçirmelerini dilerim. Sıradan bir insandan bahsetmiyoruz. İman ehline farz edilmiş Hüseyin'den bahsediyoruz.  Öteden beri bütün dünyaya üzerindeki ezilenlerin, zulme baş kaldıranların dersini Hz. Hüseyin (as)‘ın o şanlı kıyamından almışlardır. Mülkün küfür ile yaşayabileceğini fakat zulümle ayakta duramayacağı gerçeğini Hz. Hüseyin (as)‘ın o zulme karşı taviz vermez tutumuyla kavramlaşmıştır. İşte o gün yani Aşura günü cihanın vitrinini zulümle  İslamiyet ve zalimler ile mazlumlar süslemekteydi. O gün kâinat borsasında şu iki kavram ilahi  adalet terazisinde  tartılıyor. Tescilleniyor. Ve değer biçiliyordu. Zulüm ve Zalim kavramı ta kıyamete kadar Yezit ve yezidilerle mazlum mazlumiyet  ve hakta Hz. Hüseyin (as)‘ın o günkü Ehlibeyt acaba biz Resulullaha yardım edecek ve koruyup kollayacak kimse yok mudur şeklindeki yardım çağrısı bugüne kadar herkesin belleğinde yer etmiştir. Asırlar öncesinden günümüze kadar ulaşan mazlumun imdat çağrısı bu günde Doğu Türkistan’da, Karabağ’da Yemen’de, Filistin’de Arakan’da ve nice ezilmiş coğrafyalarda  yankılanıp karşılık bulmaktadır. Ey insanlar inancınız kültürünüz ırkınız ve meşrebiniz ne olursa olsun dünyanın her yerinde duyduğumuz o yardım çağrılarına sakın kayıtsız kalmayın zira o gün çığlıklar ve o yardım  çağrıları bize Hz. Hüseyin (as) ın emanetidir.” Dedi.

Iğdır Vali/Belediye Başkan V. Hüseyin Engin Sarıibrahim’de Hacı Hacer Yusuf camisine gelerek yas programını izledi. Ehlibeyt Alimler Derneği başkanı Veli Beder’e başsağlığı diledi.

Hz. Hüseyin’i anma törenleri nedeniyle emniyet geniş tedbirler aldı. Her cami önünde polisler tedbir aldı. Merkeze bağlı köylerde, Aralık, Tuzluca, Kars ili ve çevresinde de anma törenleri yapıldı.

Vatandaşlar evlerde pişirdikleri yemekleri ihsan olarak dağıttı.

 Iğdır’da yaşayan Müslümanlar iş yerlerini açmadılar. İşyerleri öğleden sonra açıldı.

Facebook Beğenenler

Yorum yapılmadı!

Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanabilirsiniz.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.