SONBAHAR MISIN EY GÖNLÜM?

Tarih : 2020-10-05 / Kategori : Kültür & Sanat

SONBAHAR MISIN EY GÖNLÜM?

 
Ilık bir ilkbahar rüzgarı önce başlamıştı esmeye.

Tan ağarırken tabiatı uyandırmaktaydı öten horozlar, kuşlar.. Güneş bir güzel doğmaktaydı serin gecenin sabahına. İlkbahar gelmişti Iğdır ovasına. Erken uyanan tertemiz havayı solumaktaydı oksijen dolu bahçelerde.

Yeşillikler boy atmaya başlamıştı çoktan. Kayısı ağaçları önce çiçek açmaktaydı. Sonra Leylaklar, şeftaliler, elmalar, kirazlar.. Tüm canlılar uyanmaktaydı.

 Artık yeşillik gelmişse doğaya, çiçekler açmışsa, yerde yoncalar yeşermişse, yemlik, salmanca iki yaprak olmuşsa, en güzeli yarpuz su kanallarının kenarında boy atmaya başlamışsa her canlı nasibini almak için artık uyanmalı, harekete geçmeliydi.

Ağır ağır hareket etmeye başlamıştı uykucu kuşlar. Ekim mevsimiydi tarlalarda, çiftçiler gece gündüz demeden tarlalardaydı artık.

Tarlayı traktörler sürüyor, sürenler tohum serpiyor, ekenler sulama yapabilmek için suyun bırakılmasını sabırsızlıkla bekliyordu.

Ansızın bastıran bahar yağmuru bazen hazırlıksız yakalanan çiftçileri ıslatıyordu. Tarlalara yetmeyen bu yağmur su bekleyen çiftçileri iştahlandırıyordu. İri taneli yağmur düştüğü yere can veriyordu.

Suyu bekleyen tohum yağmur duasına çıkacak çiftçiler kadar beklenti içindeydi. Keşke bir saat kadar tarlalara yağmur yağsaydı.

Karşımızdaki Ağrı dağında, Tekelti dağında açacak çiçekler, böcekler, keklikler, tavşanlar, kuşlar, yılanlar, kertenkeleler, kekikler, bulaklar, tüm dağ sakinleri sulu yağmur tanelerinin yağmasına muhtaçtı.

Çok geçmeden Aras nehrinden akmaya başlayan salma sulama suyu kanalları doldurunca tüm çiftçiler tarlaları mekan tutarken, doya/doya su içen tohumların, böceklerin, kıştan uyanan yılanların, tarla farelerinin, onları avlayan leyleklerin keyfi yerindeydi.

Laleler (gelincik) açan, sarı, beyaz, kırmızı, mor, açan dağlar ise yağmura Mecnun sevgili Leyla misali yağacak bereket yağmurlarını sabırla beklemekteydi.

Yazın 40 derece sıcağında tarlayla mücadele eden bilekler, tahıl hasatını yaptıktan sonra meyve ambarı Iğdır’ın kayısıları, elmaları, şeftali, kiraz, kavun, karpuz, salatalık, domates, biberleri pazarlara hakim olmaya  başladı.  

Eylül, Ekim ayları kendini göstermeye, meyveleri tükenen ağaçların yapraklarının sararmaya başladığı gözlenmekteydi.

Yılın güzel ayları göz açıp kapayıncaya kadar geçip gitmekteydi.

İnsan ömrü gibi nasıl hızla tükendiğini anlamak zordu.

Artık Sonbahar gözlenmekteydi yaprakları sararıp dökülen ağaçlarda ve hazan olan gönüllerde.

Kış mevsiminden haz duymayan biri olarak “Sonbahar mısın ey gönlüm?” diye sormak geçti içimden, dökülen yaprakları görüp, hüzünle dolunca.. Emir Şıktaş

Facebook Beğenenler

Yorum yapılmadı!

Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanabilirsiniz.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.