Cabbar Şıktaş

 

Birkaç aydır Iğdır Belediyesi Kanalizasyon ve Su  çalışması başlattığı için tahrip olan yollardan çıkan toz ve yolların oyularak çukurlaşması dayanılacak gibi değildir.

Sosyal medyadan, ya da bire bir şikayetlerde bulunarak sorunun bir an önce giderilmesini isteyen halkımızın sayısı azımsanmayacak kadar çoktur ve bizlerde gazeteci olarak bunun farkındayız.

Ancak daha önce de durumu özetler yorumlar yaptık ve şimdi de yapıyoruz.

Iğdır Belediye Başkan Vekili Vali Hüseyin Engin Sarıibrahim göreve geldikten sonra kişisel gayretleri ile Iğdır’da birçok yatırımı başlattı.

Başlatılan çalışmalar hem yer altı ve hem de yer üstü çalışmalardır.

Yer altına yapılan çalışmalar 50  yıldır yapılamıyordu. Kim bilir belki de bir 50 yıl daha  yapılamayacaktı. Çünkü hiçbir belediye yer altına hizmet vermez. Zira yer altına yapılan çalışmalar seçmen tarafından hem görülmez, hem de etrafa verilen rahatsızlıktan ötürü oy kaygısı yaratır.

Kayyum Belediye Başkanının seçilme gibi bir derdi olmadığı için Iğdır’ın yıllardır ötelenen çok çok önemli olan Kanalizasyon ve Su yatırımlarını başlatmış ve bittiğinde ne kadar önemli bir yatırım olduğunu hep beraber göreceğiz.

Yollar kazıldığı için toz hepimizi bezdirmiş durumda.

Yollar oyulduğu için araçlarımızın alt düzeni mahvoldu, araçla seyretmek bir hayli zorlaştı.

Elbette yüklenici firma daha hassas olmalı. Kazıp bıraktığı alanları daha hızlı derleyip toparlamalı, üzerini sıkıştırmalı, kumlamalı ve ihale taahhüdünde ne varsa yerine getirmelidir.

Ancak geniş bir sahada çalışıldığını da unutmamak gerekiyor. Biraz da müteahhit üstlendiği sorumluluğu zamanında yerine getirememiş olsa böyle sorunlar elbette ki çıkabilmektedir.

Yani ufak tefek olumsuzlukları büyüterek Belediyeyi eleştirmek kesinlikle doğru değildir. Zira dediğim gibi 50 yıldır ötelenen bir yatırım bugün hayata geçiriliyor.

Kanalizasyonumuz çalışmıyordu ve evlerimize taşıyordu. Sokaklara taşıp koku yapıyordu. Yağmur yağdığında tıkanıyor, taşıyor ve sağlığımızı tehdit ediyordu.

Hakeza suyumuzda aynı şekilde, arsenik oranı oldukça yüksek bir suyu kullanmak durumundayız. Hatta birçok yerde su ile kanalizasyon birbirine karışmaktadır. Mikroplarını yok etmek için kullanılan klor kokusunu almayanımız yoktur.

Yani güzel yarınlara kavuşmak için azıcık sabretmemiz gerekmektedir.

Yapılan yatırımlar büyük yatırımlar ve ortaya çıktıkça da hepimiz benimseyecek ve sevinçle karşılayacağız.

Şüphesiz ki halkımız içerisinde konunun ciddiyetinin farkında olup sabredenlerde var, toz, toprak, köstebek yuvalarını görünce tepki verenlerde var. Ama unutulmasın ki burası bir Avrupa ülkesi değildir. Bürokrasi yavaş işler, bazen insanı bezdirir. Karayolları ayrı bir telden çalar, Doğalgaz, Telekom, Elektrik ayrı ayrı tellerden çalarlar. Her birinin hattı ayrı. Her birinin hattı ne kadar plan proje dahilinde yapılmış olsa da yine de kepçe vurulduğunda sorunlar yığınla birleşir.

Olumsuzluklara daha sağduyulu yaklaşmalı, sorumluluk sahipleri sorumluluklarını daha ciddiyetle yerine getirmeli, yüklenici firmalar borum yok, maliyetler arttı zarar ediyorum bahanesinin arkasına saklanmamalı ve şehrimizin sorunları bir an önce giderilmelidir.

Halk olarak bizlerde biraz daha sabretmeliyiz.

Tweet