ÖĞRETİM GÖREVLİSİ SÖZER AKYILDIRIM NAHCİVAN ÜNİVERSİTESİ’NİN DÜZENLEMİŞ OLDUĞU “BEYNELXALK İPEK YOLU VE NAHCIVAN “SEMPOZYUMUNA KATILDI

Tarih : 2022-11-26 / Kategori : Eğitim

ÖĞRETİM GÖREVLİSİ SÖZER AKYILDIRIM NAHCİVAN ÜNİVERSİTESİ’NİN DÜZENLEMİŞ OLDUĞU “BEYNELXALK İPEK YOLU VE NAHCIVAN “SEMPOZYUMUNA KATILDI

Beynelxalk İpek Yolu Sempozyumu; Nahcivan Üniversitesi AMEA Nahcıvan Bölmesi, Nahcıvan Devlet Üniversitesi, Iğdır Üniversitesi, Bilecik Üniversitesi, Atatürk Üniversitesi, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi ve Milli Savunma Üniversitesi tarafından 22-23 Kasım 2022 günü gerçekleştirildi. Sempozyumun ev sahipliğini Nahcivan Üniversitesi Rektörü Doç.Dr. Nurlan ALİYEVA yaptı.

Sempozyum katılımcıları Nahçıvan şehir merkezinde bulunan Azerbaycan halkının uluslararası lideri Heydər Əliyev'in görkemli anıtını ziyaret ettiler, çiçek bıraktılar ve ardından Haydar Aliyev Müzesi ziyaret edildi
Sempozyumun açılış konuşmasında Rektör Doç.Dr Nurlan Aliyeva şunları söyledi:
"Büyük İpek Yolu Doğu ile Batı arasındaki ekonomik, ticari ve kültürel bağların gelişmesine yüzyıllar boyu büyük katkılar sunmuştur. İpek yolu; Asya kıtasını, Çin’i Orta Doğuyu, Karadeniz’e ve Akdeniz'e bağlayan bir kervan rotasıdır. Bu rotanın önemi uluslararası ticaretle sınırlı değildir. Bu şekilde, Doğu'dan Batı'ya ve tam tersi yönde hareket eden ticari kervanların etkisi, Azerbaycan'da ticaretin, işçiliğin, bilimin, eğitimin ve kültürün gelişmesinde yadsınamaz bir faktördür. Büyük İpek Yolu boyunca çeşitli ticari mallarla birlikte bilimsel ve edebi çalışmalar yapıldı. Bu sayede seçkin Azerbaycan şairi Nizami Gencevi'nin eserleri başka ülkelere de yayılmıştır. Rektör Nurlan Aliyeva konuşmasını şu sözlerle tamamladı: Uluslararası İpek Yolu, sadece ticaretin gelişmesine hizmet etmekle kalmayıp, aynı zamanda bir dizi ülke ve ulus arasındaki kültürel bağların geliştirilmesinde de önemli bir rol oynamıştır.
Genel kurul oturumunda Iğdır Üniversitesi Müdürü Prof. Dr. Mehmet Hakkı Alma ve Bilecik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.Şükrü Beydemir, Nahçıvan Devlet Üniversitesi Rektörü Elbrus İsayev, birer konuşma yaptılar.
Sempozyuma Bakü’den katılan Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Dil Merkezi Başkanı Prof Dr. Sevinç Aliyeva” İpek yolu xalkları ve dilleri qovuşduran amil kimi” isimli tebliğini sundu. Sevinç Aliyeva’nın konuşması bilim camiasında takdirle karşılandı.   
Öğretim Görevlisi Sözer Akyıldırım; Sempozyumda, Iğdır ve çevresinde yaşanan Ermeni zulmünü anlattı. Öğretim Görevlisi Sözer Akyıldırım özetle şunları söyledi 
Iğdır Aras Nehrinin kıyısında Büyük ve Küçük Ağrı Dağının eteklerinde Bereketli Sürmeli Ovasında bir Türk şehridir. Bu güzel şehir 1918 yılı ve sonrasında Ermenilerin Büyük Ermenistan hayalleriyle birlikte Kafkaslardan Doğu Anadolu’ya kadar Büyük Ermeni Saldırganlığına uğramıştır. Osmanlı Devleti’nin 14 Kasım 1914’de İngiltere, Fransa ve Rusya’ya karşı Almanların yanında 1.Dünya Savaşına girmesi Ermeni Komitelerince büyük fırsat olarak görüldü. Gönüllü alaylar kurarak Rus saflarına katılan Ermeniler, Rus İşgal Kuvvetleriyle birlikte Doğu Anadolu’da topraklarımıza girdiler. Ermeniler Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde yeni isyanlar çıkartıp, Osmanlı kuvvetlerini arkadan vurdular. Sivil Türk halkı büyük bir katliama uğratıldı. Ermeni Vahşeti Aras’ın karşı tarafında olduğu gibi, Aras’ın Türkiye tarafındaki Iğdır, Kars, Erzurum, Erzincan, Van, Muş gibi kentlerde de kendini göstermiştir.2000 yıl boyunca İpek yolu güzergahında bulunan bu yollarda, deve kervanlarının çan seslerinin yerini feryat figan almış, ipeğin yumuşaklığı, baharatın ve parfümlerin kokusunu, kan kokusu sarmış, yollar cesetlerle dolmuş, şehirler virane edilmiştir. 
Ermeni Teröristler yalanlar üzerine dünya kurmuşlardır. Iğdır’ da Hak Mehmet, Oba, Yaycı, Sürmeli gibi köylerimizde Müslüman ahaliyi kuyulara gömen, köyleri yakıp, yağmalayan, naçar bırakan Ermeni vandallığıdır. “. Kaça kaç “işte bu zulmün sonucudur. Kerbela’yı Selma Şimşek’in ailesini gözleri önünde katlettiler, Mehmet Erivanlıyı Canfeda köyünde 10 yaşında bir çocuk iken çaresiz, Hacı Ali Ekber Aktaş’ı, İğdeliye, ölünceye değin hasret içinde bıraktılar. Kaça kaçta insanlar ailelerini yitirdiler, açta, açıkta kaldılar. Yüreklerde derin memleket özlemi ve yaralar açan bu hastalıklı zihniyetinin acımasızlığını, Dünya Kamuoyuna anlatmak bizlerinde milli görevidir. Haber: Serdar Ünsal

Facebook Beğenenler

Yorum yapılmadı!

Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanabilirsiniz.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.