Tören öncesi Atatürk caddesinde bulunan Atatürk ve Haydar Aliyev
anıtına çelenk konularak İstiklal marşı ve Azerbaycan marşı okundu.
Kültür sarayında açılan Hocalı faciası resim sergisi gezildikten sonra programa geçildi. Iğdır-Azerbaycan Dil, Tarih ve Kültür Birliğini Yaşatma ve Destekleme Derneği Başkanı Ziya Zakir Acar yaptığı konuşmada Hocalı faciasına değinerek ”Büyük Ermenistan yaratmak hülyasından bir türlü el çekmeyen ve "Yalan Ermeni Soykırımı" iddiasını gerçekleştirmeye çalışan Ermeni hayalperestleri, globalleşen dünyada millet ve ülkelerin yakınlaşması yolunda ciddi gelişmeleri ve çalışmaları olmaktadır.
Dünyanın her yerine serpilmiş çok sayıda Ermeni teşkilatlarının geniş ve fazlaca maddi imkânları, Grigorian Kilisesi'nin teşkilatçı istikametinde işgalci devletlerin de desteğini alarak, büyük fırsatlar ele geçirmiş ve insanlığın geleceğini tehlikeye sokacak çalışmalar yapılmaktadırlar.
Diasporadaki Ermenilerle, Türkiye üzerinde sömürgeci, emperyalist politikalarını ara vermeksizin uygulamaya geçiren onların destekleyicisi batılılar, itiraf edelim ki, hiç boş durmuyorlar.
Dünyada yaklaşık 11 ülke meclisinde, sözde soykırımı onayladılar, Paris'ten sonra ingiltere-Cardiffte soykırım anıtlarını diktiler. Fırsat ve imkân buldukça, düzenledikleri seminerlerde geçmişi deşip, Türkiye'yi suçluyorlar.
Peki biz ne yapıyoruz? Dışarıdan gelen saldırılara karşı ne yazık ki savunma durumunda kalan, davamızın gerçeğini anlatmaya çalışan tarihçilerimizi destekleyecek yerde, eleştiriyoruz, bu da yetmiyor, şimdi de "Ermenilerden özür dileyelim" diye dayatıyoruz. En üzücü olanı ise, unutuyoruz. Tarihte sivil Türkleri arkadan vurarak ün yapan ve bugün hâlâ kin, nefret duyguları saçmaya devam eden ve de "Soykırım" iddialarıyla dünya kamuoyunu bulandırmaya çalışanların marifeti, Hocalı'nın kanlı tarihinin ölüm yapraklarında saklıdır.” dedi.
Azerbaycan’ın Kars Başkonsolosluğuna bağlı Iğdır temsilcisi Rafik Rüstemoğlu’da, Büyük Ermenistan devleti hayali içinde olan Ermeniler 1915-1918 yılında yaptıkları Türk soykırımının bir benzerini 1992 yılında Azerbaycan’da uygulamıştır. Hocalı da masum sivil vatandaşları öldürmüştür. Hem de 20. asırda Ermeniler bunu yaparken arkalarına bazı güçleri alarak gerçekleştirmişlerdir. Arka planında ise Türk milletine karşı duymuş oldukları kin ve nefret vardır.” şeklinde konuştu.
Daha sonra Panele geçildi. Paneli yöneten Iğdır Üniversitesi Öğretim görevlisi Arslantürk Akyıldız, “Ermenilerin yaptıkları katliamlara değinerek tarihte Ermeniler her dönem Türk düşmanlığı yapmışlardır yapmaya da bugün devam ediyorlar. Bizde Ermeni gerçeğini hür dünyaya anlatmalıyız “ dedi.
Panelin ilk konuşmacısı Atatürk Üniversitesi Fen edebiyat fakültesi tarih bölümü öğretim görevlisi Doç.Dr.Erol Kürkçüoğlu, “Kendi coğrafyalarında bağımsız yaşamaktan başka amaçları olmayan, savaşla yakından uzaktan alakası olmayan sivil vatandaşlar Hocalıda öldürülmüşlerdir.
Ermeniler Türklere soykırım yapmışlar bunun en yakın örneği Hocalı’dır. Fakat Dünyaya Türkler bize soykırım yaptı yalanlarını uydurmuşlardır. Türk tarihinde soykırım yoktur.
Bizler merhametli darda kalanlara kucak açan insanlarız. Tarihe bakarsak Ermeniler, 1918 yılında Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde 519 bin Türk insanını şehit etmiştir. Tespit edilmiş 185 toplu mezar var. Bu gerçeği kamuoyuna iyi anlatmalıyız. Bilimsel değerdeki çalışmaları herkes bilmeli, Ermeni yalanlarını yüzlerine vurmalıyız. Ermeniler hep kin ve nefrete dayalı siyaset yapmaktadırlar.
Bugünde aynısını yapıyorlar. Türkler Ermenilere soykırım yapmamışlardır. Soykırımı yapan Ermenilerdir. Fakat diasporaları sayesinde biz suçsuzken suçlu duruma düşürülüyoruz. Bu yalanlara karşı herkes üzerine düşen görevi yapmalıdır.” şeklinde konuştu.
Atatürk Üniversitesi İİBF öğretim görevlisi Doç. Dr. Kerem Karabulut ‘ta “Her fırsatta Türk milletine karşı kin ve nefret beslediğini söyleyen Türk soykırımı yapan Ermeniler için Ermenistan sınır kapıları açılmalımı, Açılırsa getirisi ne olur” konusunda şunları söyledi ”Türk milletine her fırsatta her türlü vahşiliği yapan Ermenilere sınır kapılarını açarsak ne olur. Ermenilerin 2009 yılında toplam ihracatı 700 milyon dolardır. Türkiye ticaret hacminin %1 kadar bile değildir. Bugün Ermenistan çok güç durumdadır.
Türkiye Ermenilere kapıları açarsa Azerbaycan Ermenistan karşısında yenilmiş olacaktır. Ermeniler Zafer kazanmış olacaktır. Buna çok iyi dikkat etmek lazımdır. Kapı açılırsa Ermenistan ile ticaretimiz en çok olacağı 40 milyon dolar olur.
Buda zor gerçekleşecek bir rakamdır. Sürekli Türkiye karşıtı politika izleyen Ermenistan yönetimleri, sınır kapısının ticarete açılmasıyla güçlenecek ve böylece daha demokratik ve barış yanlısı çözüm yolları zayıflamış olacaktır.
Bu da Türkiye'ye karşı güdülen mevcut yanlış politikaları cesaretlendirecektir. Türkiye'nin ilk adımı atması, Ermeni Diasporası'ndaki sertlik yanlılarının uzun dönemde Türkiye'den "soykırım" ve "toprak talebi" konusunda daha fazla istekli olmaları sonucunu ortaya çıkaracaktır.
Sınır kapısının açılması Türkiye'nin Azerileri veya Azerbaycan'ı terk ettiği anlamına gelebilecektir ki, bu onarılması güç bir hata olur. Bu durum Türkiye'nin Kafkasya'daki gayeleri ve stratejik çıkarları için uygun olmayacaktır.
Türkiye Ermenistan sınır kapısının açılması konusunda çaba sarf etmesi gereken ülke Türkiye değil, Ermenistan. Türkiye-Ermenistan sınırının açılması Ermenistan için hayati bir meseledir. Bunun sebeplerini şöyle özetleyebiliriz: Dünya ülkeleriyle bağlantılarının kurulması, hiçbir denize bağlantısı olmayan bir ülke olması.Türkiye'ye muhtaçlığının göstergelerindendir.
Hiçbir hakkı olmamasına rağmen, Türkiye'den toprak talebinde bulunması Soykırım iddialarının sürekli gündeme getirmesi, Karabağ sorununun çözümünde uzlaşmaz bir tutum izlenmesi. Ermenistan’ın siyasetini ortaya koyuyor” dedi.
Panel daha sonra Korhan Yurtseven’in çektiği Hocalı filmi gösterimi ile devam etti.
Programa İl Valisi S.Saffet Karahisarlı, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ferhat Akkuş, Milli Eğitim Müdürü Selahattin Şimşek, Melekli Belediye Başkanı Emine Çankaya, Karakoyunlu Belediye Başkanı Ziyatali Deliktaş, Asimder Başkanı Göksel Gülbey, vatandaşlar, sivil toplum kuruluşları başkanları ve Aralık lisesi öğrencileri ve vatandaşlar katıldı.
Kültür sarayında açılan Hocalı faciası resim sergisi gezildikten sonra programa geçildi. Iğdır-Azerbaycan Dil, Tarih ve Kültür Birliğini Yaşatma ve Destekleme Derneği Başkanı Ziya Zakir Acar yaptığı konuşmada Hocalı faciasına değinerek ”Büyük Ermenistan yaratmak hülyasından bir türlü el çekmeyen ve "Yalan Ermeni Soykırımı" iddiasını gerçekleştirmeye çalışan Ermeni hayalperestleri, globalleşen dünyada millet ve ülkelerin yakınlaşması yolunda ciddi gelişmeleri ve çalışmaları olmaktadır.
Dünyanın her yerine serpilmiş çok sayıda Ermeni teşkilatlarının geniş ve fazlaca maddi imkânları, Grigorian Kilisesi'nin teşkilatçı istikametinde işgalci devletlerin de desteğini alarak, büyük fırsatlar ele geçirmiş ve insanlığın geleceğini tehlikeye sokacak çalışmalar yapılmaktadırlar.
Diasporadaki Ermenilerle, Türkiye üzerinde sömürgeci, emperyalist politikalarını ara vermeksizin uygulamaya geçiren onların destekleyicisi batılılar, itiraf edelim ki, hiç boş durmuyorlar.
Dünyada yaklaşık 11 ülke meclisinde, sözde soykırımı onayladılar, Paris'ten sonra ingiltere-Cardiffte soykırım anıtlarını diktiler. Fırsat ve imkân buldukça, düzenledikleri seminerlerde geçmişi deşip, Türkiye'yi suçluyorlar.
Peki biz ne yapıyoruz? Dışarıdan gelen saldırılara karşı ne yazık ki savunma durumunda kalan, davamızın gerçeğini anlatmaya çalışan tarihçilerimizi destekleyecek yerde, eleştiriyoruz, bu da yetmiyor, şimdi de "Ermenilerden özür dileyelim" diye dayatıyoruz. En üzücü olanı ise, unutuyoruz. Tarihte sivil Türkleri arkadan vurarak ün yapan ve bugün hâlâ kin, nefret duyguları saçmaya devam eden ve de "Soykırım" iddialarıyla dünya kamuoyunu bulandırmaya çalışanların marifeti, Hocalı'nın kanlı tarihinin ölüm yapraklarında saklıdır.” dedi.
Azerbaycan’ın Kars Başkonsolosluğuna bağlı Iğdır temsilcisi Rafik Rüstemoğlu’da, Büyük Ermenistan devleti hayali içinde olan Ermeniler 1915-1918 yılında yaptıkları Türk soykırımının bir benzerini 1992 yılında Azerbaycan’da uygulamıştır. Hocalı da masum sivil vatandaşları öldürmüştür. Hem de 20. asırda Ermeniler bunu yaparken arkalarına bazı güçleri alarak gerçekleştirmişlerdir. Arka planında ise Türk milletine karşı duymuş oldukları kin ve nefret vardır.” şeklinde konuştu.
Daha sonra Panele geçildi. Paneli yöneten Iğdır Üniversitesi Öğretim görevlisi Arslantürk Akyıldız, “Ermenilerin yaptıkları katliamlara değinerek tarihte Ermeniler her dönem Türk düşmanlığı yapmışlardır yapmaya da bugün devam ediyorlar. Bizde Ermeni gerçeğini hür dünyaya anlatmalıyız “ dedi.
Panelin ilk konuşmacısı Atatürk Üniversitesi Fen edebiyat fakültesi tarih bölümü öğretim görevlisi Doç.Dr.Erol Kürkçüoğlu, “Kendi coğrafyalarında bağımsız yaşamaktan başka amaçları olmayan, savaşla yakından uzaktan alakası olmayan sivil vatandaşlar Hocalıda öldürülmüşlerdir.
Ermeniler Türklere soykırım yapmışlar bunun en yakın örneği Hocalı’dır. Fakat Dünyaya Türkler bize soykırım yaptı yalanlarını uydurmuşlardır. Türk tarihinde soykırım yoktur.
Bizler merhametli darda kalanlara kucak açan insanlarız. Tarihe bakarsak Ermeniler, 1918 yılında Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde 519 bin Türk insanını şehit etmiştir. Tespit edilmiş 185 toplu mezar var. Bu gerçeği kamuoyuna iyi anlatmalıyız. Bilimsel değerdeki çalışmaları herkes bilmeli, Ermeni yalanlarını yüzlerine vurmalıyız. Ermeniler hep kin ve nefrete dayalı siyaset yapmaktadırlar.
Bugünde aynısını yapıyorlar. Türkler Ermenilere soykırım yapmamışlardır. Soykırımı yapan Ermenilerdir. Fakat diasporaları sayesinde biz suçsuzken suçlu duruma düşürülüyoruz. Bu yalanlara karşı herkes üzerine düşen görevi yapmalıdır.” şeklinde konuştu.
Atatürk Üniversitesi İİBF öğretim görevlisi Doç. Dr. Kerem Karabulut ‘ta “Her fırsatta Türk milletine karşı kin ve nefret beslediğini söyleyen Türk soykırımı yapan Ermeniler için Ermenistan sınır kapıları açılmalımı, Açılırsa getirisi ne olur” konusunda şunları söyledi ”Türk milletine her fırsatta her türlü vahşiliği yapan Ermenilere sınır kapılarını açarsak ne olur. Ermenilerin 2009 yılında toplam ihracatı 700 milyon dolardır. Türkiye ticaret hacminin %1 kadar bile değildir. Bugün Ermenistan çok güç durumdadır.
Türkiye Ermenilere kapıları açarsa Azerbaycan Ermenistan karşısında yenilmiş olacaktır. Ermeniler Zafer kazanmış olacaktır. Buna çok iyi dikkat etmek lazımdır. Kapı açılırsa Ermenistan ile ticaretimiz en çok olacağı 40 milyon dolar olur.
Buda zor gerçekleşecek bir rakamdır. Sürekli Türkiye karşıtı politika izleyen Ermenistan yönetimleri, sınır kapısının ticarete açılmasıyla güçlenecek ve böylece daha demokratik ve barış yanlısı çözüm yolları zayıflamış olacaktır.
Bu da Türkiye'ye karşı güdülen mevcut yanlış politikaları cesaretlendirecektir. Türkiye'nin ilk adımı atması, Ermeni Diasporası'ndaki sertlik yanlılarının uzun dönemde Türkiye'den "soykırım" ve "toprak talebi" konusunda daha fazla istekli olmaları sonucunu ortaya çıkaracaktır.
Sınır kapısının açılması Türkiye'nin Azerileri veya Azerbaycan'ı terk ettiği anlamına gelebilecektir ki, bu onarılması güç bir hata olur. Bu durum Türkiye'nin Kafkasya'daki gayeleri ve stratejik çıkarları için uygun olmayacaktır.
Türkiye Ermenistan sınır kapısının açılması konusunda çaba sarf etmesi gereken ülke Türkiye değil, Ermenistan. Türkiye-Ermenistan sınırının açılması Ermenistan için hayati bir meseledir. Bunun sebeplerini şöyle özetleyebiliriz: Dünya ülkeleriyle bağlantılarının kurulması, hiçbir denize bağlantısı olmayan bir ülke olması.Türkiye'ye muhtaçlığının göstergelerindendir.
Hiçbir hakkı olmamasına rağmen, Türkiye'den toprak talebinde bulunması Soykırım iddialarının sürekli gündeme getirmesi, Karabağ sorununun çözümünde uzlaşmaz bir tutum izlenmesi. Ermenistan’ın siyasetini ortaya koyuyor” dedi.
Panel daha sonra Korhan Yurtseven’in çektiği Hocalı filmi gösterimi ile devam etti.
Programa İl Valisi S.Saffet Karahisarlı, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ferhat Akkuş, Milli Eğitim Müdürü Selahattin Şimşek, Melekli Belediye Başkanı Emine Çankaya, Karakoyunlu Belediye Başkanı Ziyatali Deliktaş, Asimder Başkanı Göksel Gülbey, vatandaşlar, sivil toplum kuruluşları başkanları ve Aralık lisesi öğrencileri ve vatandaşlar katıldı.