Bildiğiniz gibi ülke genelinde ve çoğunlukla da İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu’da taziye yerlerinde başsağlığına gelen kişilere yemek ikram edilir. Bu yemek işlemi kimi zaman öyle abartılır ki, birinden üçüne kadar, yedisinde ve kırkında verilen yemekler için ciddi bir bütçe gerektirir. Şüphesiz ki her kişi aynı ekonomik güce sahip değildir. Zira dinin de böyle bir emri de yoktur. Doğal olarak taziye yerinde yemek vermek bir gelenek ve kültürdür. Yani evinize gelen misafire yemek ikram etmek istersiniz. Taziye yerleri de taziye sahibinin evi kabul edildiğinden gelen misafirlere yemek, çay, su ikramında bulunulur. Çay ve su ikramı normaldir. Ama başsağlığına gelen binlerce kişiye yemek ikram etmek hem külfet, hem de taziye sahibinin cenazeden çok bu gibi işlerle uğraşmasına sebep olmaktadır.
Bu konu birçok kere basına, sosyal medyaya yansıdı. Fakat kimi itiraz etti, kimi destekledi. Ancak hiçbir netice alınmadı. Biz Yeşil Iğdır gazetesi olarak Iğdır Müftülüğünü ve Iğdır Ehlibet Alimler derneğine bu işe el atmaları için çağrıda bulunuyoruz. Din görevlileri olarak bir araya gelin, taziye meclislerinde sadece Çay ve Su ikram edilmesine karar verin. Ya da bir açıklama yaparak isteyen istediği gibi davranabilir deyin. Sonuçta toplumdan böyle bir ses yükseliyor ve bizlerde bu sesi sizlere duyurmak için bu teklifi yapıyoruz.
Bu konu birçok kere basına, sosyal medyaya yansıdı. Fakat kimi itiraz etti, kimi destekledi. Ancak hiçbir netice alınmadı. Biz Yeşil Iğdır gazetesi olarak Iğdır Müftülüğünü ve Iğdır Ehlibet Alimler derneğine bu işe el atmaları için çağrıda bulunuyoruz. Din görevlileri olarak bir araya gelin, taziye meclislerinde sadece Çay ve Su ikram edilmesine karar verin. Ya da bir açıklama yaparak isteyen istediği gibi davranabilir deyin. Sonuçta toplumdan böyle bir ses yükseliyor ve bizlerde bu sesi sizlere duyurmak için bu teklifi yapıyoruz.