30 Aralık Cumartesi günü Atatürk'ün 125. doğum yıldönümü münasebeti ile Kafkas Üniversitesi Iğdır meslek yüksekokulu tarafından bir panel düzenlenmişti...

Sıkıştırılmış proğram yılın son günü olması münasebetiyle biraz aceleyle yapılmış olsada, hayatımda ilk defa böylesine güzel, anlamlı ve sunum olarakta hiç sıkıcı olmayan bir panele katıldığımı söyleyebilirim...

Ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün doğumunun 125. yıldönümü münasebetiyle Kafkas Üniversitesi Iğdır meslek yüksek okulu tarafından düzenlenen panelde iki konuşmacı vardı... Birisi Okulun Müdürü Turgut Öcal, diğeri Öğretim Görevlisi Arslantürk Akyıldız’dı...

Panele bende katılmıştım. Önceden belirteyim işlerimin yoğunluğu sebebiyle gecikmiş bir yazı olduğunu biliyorum. Ama illa bir gün yazacaktım bugüne nasip oldu...

Panel tam bir saat sürdü. 30 dk Turgut hoca, 30 dk. Arslantürk hoca konuştu. Her iki konuşmacı zamanlarını öylesine güzel, öylesine anlamlı ve dolu konuştular ki, panelde ben dahil kimse sıkılmadı ve zamanın nasıl geçtiği doğrusu anlaşılmadı... İnce bir ayrıntı olacak ama, İl Valisi Saim Saffet Karahisarlı panel sonrası konuşmacıları kutlarken, “çok güzel oldu. Bilmediğimiz birçok şeyi öğrenmiş olduk. Adeta ders gibi oldu” dedi...

Gerçekten her iki konuşmacı Atatürk ve devrimleri ile ilgili öylesine güzel bir anlatımla okuyucuyu büyülediler ki, Gazeteci Akay Aktaş’da dayanamadı ve panel sonrası soru sorma adıyla kalktı, sorudan çok konuşma yaparak ayrı bir renk kattı...

Doğruyu söylemek gerekirse ben bugüne kadar Turgut Öcal ve Arslantürk Akyıldız hocalarımın konferanslarını hiç dinlememiştim. Bukadar güzel, bukadar oturaklı ve işlerinin ehli olduklarını o gün ilk defa orada görmüş oldum.

Ne yalan söyleyim, ben öyle konferanslarda, panellerde falan mutlaka mola verir dışarı çıkarım. Ama ilk defa bir saat yerimden hiç kalkmadan paneli dinledim. Ve o panelde gerçekten de birşeyler öğrendim diyebilirim. Sayın hocalarım, bu işi bir gelenek haline getiriniz derim. Bizim anlatılacak okadar çok malzememiz varki sizler her gün anlatsanızda bitiremezsiniz.

Mesela Kurtuluş savaşını, Çanakkaleyi biz daha halen anlayamamışız. Tarihimizde yaşanan kahramanlıklarımızı, bizleri arkadan hançerleyenleri, bizim sahip çıktıklarımızı lütfen tekrar, tekrar anlatın bizlere...

Yüksek okul bu işin öncülüğünü yapmalı. Yüksek okul Iğdır’da bulunan cevherleri ortaya çıkarıp onlara konuşma hakkı vermeli. Yüksek okul bizim kültürümüze, örfümüze, ananelerimize ışık tutmalı... Yüksek okul tarihin derinliklerinde yeri olan Iğdır’ı, Dede Korkutu, Nevruzu, Ergenekonu anlatmalı bizlere...

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.