Yıllardır yazıp çizeriz Iğdır'da hava kirliliği var diye Fakat nedense ne seçilmişler nede atanmışlar konuya derinlemesine eğilmezler. Ve hava kirliliği devam eder.. Bu sene çevre orman il müdürlüğü hava kirliliği ölçüm çihazını devreye sokunca gerçek ortaya çıktı. Iğdır'da hava kirliliği var. Hem de insan sağlığını tehtit edecek boyutta. Olayın ciddiyeti o kadar vahim ki, İl genel meclisi bile konuyu gündemlerine alarak görüşmüş çözüm için tedbir alınmasını istemiştir. Çözüm olarakta doğalgazkullanımını önermiştir. Maalesef Iğdır'da doğal gaz yok. Ve bu gidişlede olacağı yok gibi.. Çünkü 2007 yılında ihale edilip edilmeyeceği belli değil galiba 2009 yılına kalır.Halbuki50 km uzaklıktan geçen doğalgaz bizebakar. Bizde olmayışıda yüreklerimizi yakar. Yapılacak iş bir an önce ister iktidar ister muhalefet, ister seçilmiş ister atanmış kim olursa olsun bir araya gelinmeli doğal gazın Iğdır'a gelmesi sağlanmalıdır. Daha 3 ay öncesine kadar Ağrı Van ve Iğdır'ın üçübirarada ihale dileceği yönünde çalışma yapılacağıydı. Fakat Iğdır bir kenara itilmiş, atılmış Ağrı ve Van illerinin ihalesi yapılarak kazı ve boru döşemelerine başlanmıştır. Her zaman olduğu gibi Iğdır kaderine terk edilmiştir. Şimdi Iğdır'da hava kirliliği sağlığı tehtit eder boyuta gelmiştir. Türkiye`de hava kirliliğinin en çok olduğu iller sıralamsında yer alan Iğdır`da bu yıl da pek değişen şey yok. Her ne kadar kaçak yakıt operasyonları yapılsa da Iğdır `da değişen bir şey olmuyor. her sabah saat 05-06 akşam 15-19 arası insan sağlığını tehdit edecek boyutlarda . Iğdır hava kirliliğinde 1.olmak için sanki mücadele ediyor sanırsınız. Kamu kuruluşları başta olmak üzere Iğdır`da yaygın olan kaçak yakıt, kalitesiz yakacaklar, bilinçsiz yakıt kullanımı, , lastik vb maddelerin yakılmasıyla akşam saatlerinde göz gözü görmüyor Şehir giriş ve çıkışlarında ciddi bir denetm olmaması, beraberinde yakıt depolarında denetimsizlik, kamu kuruluşlarının bir kısmının ihalelerinde kalitesiz yakıt tercihiyle devam eden süreç hala devam ediyor Özellikle son bir ay içerisinde tespit edilen yoğun hava kirliliği, büyük bir rahatsızlığa neden olurken yetkililerin her geçen gün artan kirliliğe karşı tedbir arayışına girmesi vatandaşı uyarması dikkat çekiyor Günümüzde, her geçen gün artan çevre sorunlarının başında gelen hava kirliliği, dünyamızı ciddi bir şekilde tehdit ediyor. Nüfusun hızla artmasıyla birlikte, artan enerji kullanımı ve şehirleşmeyle ortaya çıkan hava kirliliği insan sağlığı ve diğer canlılar üzerinde olumsuz etkiler yaratıyor. Buna paralel olarak Iğdır'da da hava kirliliği gözle görülür derece artıyor. Özellikle rüzgârsız günlerde kentin üstüne çöken kirli tabaka, insanların hem genzini, hem de gözlerini yakıyor. Kış aylarının gelmesiyle birlikte yakılan soba, kalorifer ve araçların egzozundan çıkan dumanlar nedeniyle Iğdır'da hava kirliliği hat safhaya ulaştı. Yetkililer, kaloriferlerde kullanılan kömürlerin standartlara uygun olmasını isterken, kazanların tutuşturulmasında naylon gibi maddelerin yakılmaması konusunda uyarılarda bulundu. Yetkililerin önleyici ve caydırıcı çalışmaları olsa da, kentin üstüne çöken kirli hava tabakası Iğdır'ın hava kalitesinin düştüğünün en iyi ispatı oluyor. Gerek yanlış kömür kullanımı, gerekse yakıt olarak lastik malzemelerin kullanılması havamızın kirlenmesine neden oldu. Sağlık uzmanları, soğuk kış günlerinin kendini gösterdiği bu günlerde, özellikle kalp hastalarının dikkatli olması gerektiğini söylediler. Hava kirliliğinin de sigara etkisi meydana getirerek, aynı şekilde kalp krizini tetiklediğini vurgulayan uzmanlar, "Hava kirliliği olan şehirlerde, kalp yetmezliği ve by-pas olan hastalar akşamları dışarı çıkmamalı. Çünkü kirli hava solunum yollarında sorun meydana getirdiği gibi, kalp yetmezliği olan hastaları da etkiliyor. Akşam saatlerinde genelde soba ve kaloriferlerin yakış saati olduğundan, kirlik oranı akşamları artıyor" açıklamasında bulundular. İşte böyle Iğdır'da hava kirliliği ..Ne yapalım bazı vatandaşlar kar yağması için toplu dua ederler kar ve yağmur duasına çıkarlar bizlerde Doğal gaz gelsin hava kirliliğinden kurtulalım duasına mı çıksak bilmem ne yapsak bilen varsa beri gelsin…?