Cabbar ŞIKTAŞ Güneşi özledim be dostum...
Tarih : 2013-12-30
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



              Sis çöktü şehrimin üzerine, kirli bir sis, nefes aldırmayan, ilikleri donduran, içimizi karartan sis... Günlerdir hasret bıraktı yüzünü o sıcacık güneş, üşüyoruz artık, donuyoruz. Üşüdükçe kimsesizleri düşünüyoruz. Cebinde beş para olmayan insanları, ayakları yalınları, üstü başı perişanları, değil ayakkabı kutularında paraları, kuru ekmek bulamayanları düşünüyoruz.   Allah yardım etsin diyoruz. Ama hiç yardım yapmaya da yeltenmiyoruz be dostum.
                Keyfimiz gıcır. Yakacak kömürümüz, yiyecek ekmeğimiz var şükür. Bolca kullanıp elektrik faturası ödemeyenlerin "kaçağı"  bizlere yansıtılsa da, faturalarımız kabarık gelse de, çeklerimizi, senetlerimizi, kredi kartlarımızı ödeyemez duruma düşsek de, yinede biz o kimsesizlerden şanslıyız.
                Üç beş yılda, deha(!) bakan çocukları gibi zenginleşemesek de dövizin yükselmesiyle borcumuz katlansa da işportadan giyinsek de Ali'den, Veli'den destek alarak ayakta dursak da biz yinede iyiyiz o gariban, kimsesiz, onurlu muhtaçlardan.
                Çaresizlik karşısında aldığı o berbat kömürü yakmaktan başka çaresi olmayanlardan, çoğu utanarak, sıkılarak evine götürdüğü yardım paketlerinden, hiçbir sosyal aktivitesi olmayan hep anı, yarını düşünen kişilerden yine de şanslıyız.
                Kimi 5 bin TL'ye kaban giyerken, kimi milyon dolarlık villada kalırken, kimi paha biçilmez lüks arabalarda hava atarken, kiminin beğenip yemediği, sıkılıp giymediği, modaya göre ev, araba değiştirdiği, yüzsüzlük ve arsızlığın bir meziyetmiş gibi sunulmaya çalışıldığı dünyamızda, biz onlardan yine de iyiyiz.
                İyiyiz iyi olmasına da, üşüyoruz be dostum.. Harbiden üşüyoruz.
                Cebimizde para olmadığı için üşüyoruz.
                Üstümüzde kalın kuzu derisi kabanlar olmadığı için üşüyoruz.
                Bu yokluğumuza rağmen ödediğimiz vergilerle, devleti dolandırıp gününü gün edenleri gördüğümüzde hem üşüyor, hem de kahrediyoruz. 
                Hava çok soğuk, Iğdır'da hiç böyle havalara alışık değildik... Sularımız donmuş, dinamolarımız yanmış, kaloriferlerimiz arızalanmış, sürekli kesilen elektrikten ötürü ısıtıcılarımız arızalanmış olsa da başımızı sokacağımız bir yuvamız olduğu için biz yinede şanslıyız.
                Hayat dediğin nedir ki dostum.
                Doğarsın ağlarsın, ölürsün ağlarlar.
                Ağlayanımızın olması da büyük bir şans be dostum.  Ya ağlayanı olmayanlar ne yapsın..? Öldüğünde başsağlığı verilecek kimsesi olmayanlardan, biz harbiden şanslıyız. Hiç değilse ağlayacak kimsemiz, taziye çadırımızda taziyelerimizi kabul edeceklerimiz var. Buna da şükrediyoruz.
                Zira bizler zaten şükreden bendeleriz. Gemiciklerimiz yok diye isyan etmeyiz. Milyon dolarları ayakkabı kutularında biriktiremedik diye baş kaldırmayız. 3-5 yılda milyon dolarlar kazanamadık diye, evimize 6-7 çelik kasa bırakamadık diye  ülkemizi satmayız. Dost dediklerimize asla ihanet etmeyiz. Aramızda ki farkta işte bunlardır. Bu yüzden biz sizlerden bir adım önde ve de şanslıyız.
                -Bizim dünyamızda insanlık var.
                -Sizin dünyanızda para.
                -Bizim dünyamızda hoşgörü var.
                -Sizin dünyanızda, para hırsı.
                -Bizim dünyamızda haram'a el uzatmamak var.
                -Sizin dünyanızda, ver Allah'ım ver, helal haram ne verirsen ver, var.
                Evet yalnızım, kapımı kimsenin çalmadığını görüyorum. Yalnızlığın çok kötü oluşunu da biliyorum. Ama yapacak hiçbir şeyim yok, nefsime hükmedecek, isyan etmeyeceğim. Yoksulum diye çalmayacağım. Açım diye saldırmayacağım. Bende yoksa olanlara zarar vermeyeceğim. Varsın buz gibi, tek gözlü odamda ölümü bekleyeyim. Sonuçta ölmeyecek miyim sanki... Ha tez, ha geç ne fark eder.  Hiç değilse hesap günü yaratana karşı başım dik, anlım açık olur. Hesabını veremeyecek olanlar düşünsün.

  1. kilic 2014-01-04 10:42:29

    saygilar.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.

Kerbela

Kerbela Sayfası