Cabbar ŞIKTAŞ 10 günde gördüklerim
Tarih : 2015-12-27
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



10 günde gördüklerim

            Önceki hafta İl Genel Meclis Üyeleri Derneğinin Antalya Topkapı otelde  düzenlediği XIV. İl Özel İdareleri seminerine , il genel meclis üyeleri ve kurum yetkilileri ile birlikte katıldık... 51 ilin il genel meclis üyelerinin toplantıya iştirak etmeleri sebebiyle, birkaç hafta önce G20 zirvesine ev sahipliği yapan Antalya'nın bu sefer 51 vilayetin il genel meclis üyelerine ev sahipliği yapması sebebiyle, toplantının açılışında bir konuşma yapan Antalya Belediye Başkanı Menderes Türel, "51 ilimizin değerli il genel meclisi üyelerinin katıldığı bu toplantının adını da G51 zirvesi koyuyorum" dedi.

                Büyük şehir olmayan 51 İl'den gelen il genel meclisi üyeleri ile toplantı aralarında, tanışma sohbetlerimiz oldu.

                51 il ülkemizin yarısından fazlasını temsil ettiğinden ülke fotoğrafını gözlemlemek çokta zor bir durum değildi. Tüm siyasi partilerin seçilmişlerinin bir arada olması, her bireyin farklı fikirlerle ülke ve bölgemizde yaşanan gelişmeleri yorumlaması, doğrusunu söylemek gerekirse çakma anket şirketlerinin ortaya koyduğu sonuçlardan, mukayese edilmeyecek şekilde güvenilir bir sonuç ortaya koyduğuna kanaat getirmiş bulundum.

                ÜMİTSİZLİK, GÜVENSİZLİK, BELİRSİZLİK

                Sohbet ettiğimiz il genel meclis üyeleri genellikle ümitsiz bir yaklaşım ortaya koyuyorlardı. Bölgemizde yaşanan olumsuzlukların ülkemize yansıyacağından,  insanların giderek ırk ve mezhep ekseninde ayrıştığından, ekonominin giderek kötüye gittiğinden, hiç kimsenin kendisini güvende hissetmediğinden bahsediyorlardı.

                Ancak herkesin ortak bir görüşü de şuydu ki, bunca olumsuzluklara rağmen ülkemizin dimdik ayakta durması, yasaların ağır aksakta olsa işlemesi, ekonominin Irak, Suriye, Libya, Mısır, Tunus ve son olarak Rusya krizine rağmen halen ayakta olması, gerçekten bir  mucizedir.

                Ekonomik açıdan birde tersinden bakıldığını düşünün.

                Irak, Suriye, Libya, Mısır, Tunus ve Rusya ile ilişkilerimizi iyi tutsaydık, ticari hacmimizi her geçen gün artırsaydık, Türkiye'yi kim tutabilirdi ki?

                Her şeye rağmen ülkemiz gerçekten hepimize yetecek büyüklükte ve cennet bir vatandır. Komşularımızda ki bu olumsuzlukları, acıları, feryatları, gözyaşlarını görünce, yinede ülkemizin birliğini bozmak isteyenlere  inat, ülkemizin birliğini korumak adına sıkı sıkı sarılmamız gerektiği inancı ağır basıyordu sohbetlerimizde...

                HANİ ALİYEV RUS YANLISIYDI

                Rusya uçağını düşürdüğümüz günden, Putin hep bir arayış içerisine girdi. Sürekli Türkiye'yi taciz etmekte, köşeye sıkıştırmaya çalışmakta, şizofren tavırlarla ülkesini yönetmektedir.

                1 Kasım seçimlerini müteakip Başbakan Sayın Davutoğlu'nun önce Kıbrıs, ardından Azerbaycan'ı ziyaret etmesi ve Azerbaycan bayrağını öpmesi Ermenistan'ın rüyasını kaçırdı. 

                Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev'in de, biz kardeşiz, Azerbaycan her zaman Türkiye'nin yanındadır açıklamaları, Putin'i kızdırdı ve Azerbaycan ile Ermenistan arasında ki dağlık Karabağ kozunu oynamaya başladı.

                Putin'in gazıyla hareketlenen Ermeni parlamentosu, savaş çığlıkları atmaya başladı. Rusya'da sınır güvenliğini bahane ederek Rus askerlerini Türkiye ve Azerbaycan sınırına konuşlandırdı.

                Putin'in yiyeceği bir halt yok ama, Aliyev ailesini Rus yanlısı olarak gösterenlere şimdi ne demeli. Şunu unutmayın ki, Merhum Haydar Aliyev, Türk olmasaydı, Yeltsin'in makamında oturacak tek kişiydi.

                KISACASI RUSYA XIRA YATIYOR

                Rusya sınırımızı bilerek ihlal etti.

                Türkiye'de Rusya uçağını bilerek vurdu.

                Şimdi Putin bey kalkmış racon kesiyor. Yok efendim illa da özür dileyeceksin, tazminat ödeyeceksin.

                Birader İsrail bizden özür diledi mi?

                Bizde illa özür dileyeceksin diyor ve dayatıyorduk... ne oldu özür mözür dilemediler ama 20 milyon dolar harçlık, pardon tazminat vermeye mahkum oldular(!)

                Şimdi Putin beyde hiç öyle kıvırmasın, bizde özür dilemeyeceğiz. Mavi marmara'dan hasar parası almadığımız gibi, bizde uçak parası ödemeyeceğiz. Pilot için tazminat ödeyelim ama. 3 milyon dolar verelim bu işi kapatalım.

                Sahi biz 9 İsrailli'yi öldürseydik, 20 milyonla bu işi kapatırlar mıydı?

                Neyse pişmiş aşa su katılmaz.

                SAĞLIKDA ESKİYE DÖNÜŞ

                Birkaç yıl önce birçok kurum bölündü, parçalandı, birleştirildi, aktifleştirildi, pasifleştirildi, iyi olanı oldu, kötü olanı oldu.

                 Bilindiği gibi yıllar önce İl Sağlık Müdürlüğü üç'e ayrılmıştı. İl Sağlık Müdürlüğü, Halk Sağlığı Müdürlüğü ve Kamu Hastaneler birliği diye bölünmüş, her biri diğerinden bağımsız kurumlar haline gelmişlerdi.

                Bu uygulamanın sağlık sektöründe hantallaşmaya, işlerin üç başlı bir yapıya dönüşmesine vesile olduğundan, bakanlık yeni düzenleme ile eski sisteme dönmeye başladı.

                Bu vesile ile Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı il Müdürlüğü ile İl Sağlık Müdürlüğünü, İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde birleştirdi. 

                Birleştirilen Müdürlüğe, İl Sağlık Müdürü Dr. Alparslan Erol atandı.

                Ayrıca tekrar aktif hale getirilenlerden biride Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığıdır.

                İŞKUR Müdürlüğü yıllarca varlığı ile yoklu bilinmemekteydi, ama şimdi önemli kurumlar arasında yer almaktadır.

                Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü, Bayandırlık Bakanlığının o şaibeli isminden kurtulup, çevreci oldu.

                Orman, Su, Doğa Müdürlüklerini bölük pörçük yapmanın pek doğru olduğunu düşünmüyorum.

                DSİ kurum olarak var, ama aktif bir yapısı yok.

                Spor Müdürlüğü oldukça aktif hale getirildi. Gençlik merkezi yine öyle.

                Kültür ve Turizm müdürlüğü aktif hale getirildi. Daha da aktif olabilir.

                İl Özel İdaresi Iğdır'ın en yoğun birimidir. Bu birimin bütçesi desteklenmeli.

                Defterdarlık ve Vergi dairesi artık kendisine özel bir bina yapmalı.

                Kısacası Ak Parti Iğdır Milletvekili Sayın Nurettin Aras'ın şehrimizin kalkınması için özellikle yatırımcı Müdürlerle bir toplantı yapması ve taleplerini, projelerini alıp Ankara'da takip etmesi doğru olur diye düşünüyorum. 

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.