Cabbar ŞIKTAŞ Sayın Cumhurbaşkanı’m, Hoş Geldiniz!
Tarih : 2017-12-01
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



Sayın Cumhurbaşkanı’m,
Hoş Geldiniz!
 
         Bu gün Ak Parti Iğdır il kongresinin 6.’sı yapılıyor. İktidar partisi ve Partili Cumhurbaşkanlığı Dönemi  olması sebebiyle ülkemizin Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan da kongreye katılacaklardır.
        Yani, sıradan bir kongre değil, hem bir siyasi partinin kongresi yapılmış oluyor ve hem de aynı zamanda devletin zirvesinin Iğdır’da toplandığı bir gün olmuş oluyor. Iğdır açısından bu önemli günü iyi değerlendirmek ve iyi bir karşılama yapmamız gerekmektedir.
Taleplerimizin anlaşılabilir, kabul edilebilir , yerinde ve zamanında istenmiş bir talep olabilmesi için iyi organize olmamız şarttır.  Şüphesiz ki Iğdır Valisi Enver Ünlü, Iğdır Milletvekili Nurettin Aras ve Ak Parti Iğdır İl Başkanı Ahmet Tutulmaz kafa kafaya vererek Iğdır’ın ihtiyaçlarını tespit etmeli, arzuhalimizi doğru şekilde ifade etmelidirler.
        Şahsen benim ilk aklıma gelenler şunlardır: İran Boralan Sınır Kapısının açılması, Tuzluca Barajının yapılması, Halfeli Beldesinin ilçe yapılması, Iğdır’a çevre yolunun açılması, Nahcivan- Iğdır- Kars Tren yolunun yapılması, serbest bölgenin kurulması... Bu taleplerimizi iletip takipçisi olmalıyız. Hatta mümkünse Sayın Cumhurbaşkanı konuşmaya başlamadan önce bu talepler Cumhurbaşkanı’mıza iletilmeli ve Cumhurbaşkanı’mızın konuşmasında bu taleplere yönelik açıklama yapması sağlanmalıdır.  
         Zaman zaman dost sohbetlerinde konuşurken ve yazılarımda ifade ederken şöyle diyorum: 15 Temmuz sonrası birileri bu işi sulandırsa da, birileri bu işi kulak ardı etse de, birileri yarın FETÖ yeniden hortlar mı acaba kaygısı ile sadece günü kurtarmak için göstermelik hamleler yapsa da, birileri, birilerini koruyup kollamak için çaba içine girse de, ben biliyor ve hissediyorum ki Sayın Cumhurbaşkanı asla FETÖ konusunda tavizkar değildir. Hatalar yok mudur elbette vardır. Ama empati yapın ve kendinizi o merkeze koyun, göreceksiniz ki sizin de o karmaşa içinde hatalarınız mutlaka olacaktır.
         Görüldüğü üzere ülkemiz içten ve dıştan muhasaraya alınmaya çalışılıyor. Belki sizler siyasi anlamda Sayın Erdoğan’ın mağlup edilmesini ve böylelikle ülke idaresinden uzaklaştırılmasını arzu edebilirsiniz. Ama ben öyle düşünmüyorum. Ortada FETÖ ve terör örgütleri ile işbirliğinde olan emperyalist bir kumpas var. Ülkemizi kaos ortamına sürüklemek isteyen bu yapı her gün yeni gündemlerle bizleri köşeye sıkıştırmaya çalışmakta ve kaosun içerisine çekme peşinde koşmaktadır.
        Yani Ak Parti hükümeti veya Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan siyasi olarak kaybedecekse, buna benim ülkemin halkının karar vermesi gerekiyor. Eğer ki buna ABD, FETÖ, PKK veya bize dost olmayanlar karar verecek olursa, ülkemizi gerçekten kara günler bekliyor demektir. Kol kırılır, yen içinde kalır. Ben bu güne kadar Ak Partiye hiç oy vermedim. Ama birisi kalkıp benim ülkemin Cumhurbaşkanı’na hakaret ettiği zaman, Cumhurbaşkanı üzerinden benim ülkeme vurduğu zaman alkışlayacak kadar da basiretsiz değilimdir.
Birileri hem Ak Partiye gülücük dağıtıp hem de terör örgütleri ile kaş göz yaparak gemisini yürütebilir. Birileri her telde oynayıp sonra da başkalarını karalayarak mevki makam peşinde olabilir, birileri her türlü rezilliği yapıp özgeye iftira atabilir, ama ben şunu biliyorum ki, yanlış kişi veya kişilerden gelen özgürlük de, makam da, para da, pul da geçicidir.
Özellikle şu günlerde Rıza Zarrab üzerinden, FETÖ üzerinden, PYD üzerinden, Ortadoğu dengeleri üzerinden, ABD’nin ayak oyunları ve mahkum etmeye yönelik kumpas girişimleri üzerinden kıskaca alınmaya çalışılan Sayın Erdoğan’a destek vermemiz gerekiyor diye düşünmekteyim.
        Birilerinin siyasi hırs açısından belki nefsinizi yenemeyebilirsiniz. Ben çok net söylüyorum. Birileri gibi lafı eveleyip gevelemiyorum. FETÖ ile mücadelede Sayın Erdoğan’ı yalnız bırakmamak gerekmektedir. Sayın Erdoğan’ı ABD ve havarilerine yedirmemek gerekmektedir. Erdoğan’ı İŞİD, PKK ve EL NUSRA’ya karşı güçlü kılmak için sahiplenmek gerekmektedir. Sayın Erdoğan’ın  da etrafındaki kişilerin kendisine doğru bilgi getirmesi, emin adımlarla ilerlemesi, yarının FETÖ’sü olma yolunda ilerleyen ve hatta içlerinde bir hayli FETÖ’cü barındıran  cemaatleri mercek altına alması gerekmektedir.
        Arada bir toplumun kanaat önderi sayılabilecek kişiler ile bir araya geldiğinde, onları da dinlemesi,  onlara kulak vermesi gerekmektedir.
Halkın istek ve arzularını ifade edebilecekleri, hatta dokunup temas kuracakları alanlar oluşturulmalıdır.
        BİMER , CİMER gibi meram bildirme merkezleri yanlış yapmaya meyilli olan birçok kişi ve yöneticiyi frenlemektedir, daha sıkı tutulma talimatı vermesi gerekmektedir.  
Toplum içine fitne düşüren, konuşmasını bilmeyen, ırk, mezhep ekseninde fütursuz konuşan, toplumun hassasiyetlerini göz ardı eden, tv ekranlarına İslam adına konuşmacı olarak çıkıp toplumu ayrıştıran, kutuplaştıran kişilerin bertaraf edilmesi gerekmektedir.
       Ülkenin birlik ve bütünlüğünü canı pahasına koruyup kollayan, sahiplenen kişiler kesinlikle göz ardı edilmemelidirler. 

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.