Cabbar ŞIKTAŞ Yol geçen hanı mı?
Tarih : 2018-03-28
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



Yol geçen hanı mı?
 
ERDOĞAN;  “İSTİFALARINI VERİP GİTSİNLER”
 
        Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan Pazar günü Trabzon’da Ak Parti kongresine katıldı ve konuşmasının bir bölümünde “kamuda çalışan amir ve müdürlerden imza atmaya imtina edenler, istifalarını verip çekip gitsinler” dedi. 
 
       Cumhurbaşkanı durup dururken böyle birşey demedi sanırım. Birşeyler oldu ki bu sözü söylemeye ihtiyaç duydu. Türkiye’de 15 Temmuz’dan sonra gerçekten de günü kurtarma peşinde olan, işi yavaşlatan, laf olsun diye yöneticilik yapan, işine gelmeyince çözülmesi gereken sorunların etrafından dolanan, geçmişte ki örgüt bağlantısı sebebiyle, suçluyu koruyup kollayan, kriptoları muhafaza eden, suçluyu suçsuz gösteren bir dünya yönetici olduğunu söylemek mümkündür. 
 
          Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan bana göre FETÖ ve PKK ile mücadelede tek başına kalmış durumda. Etrafındakiler sağlıklı hareket etmiyor, kendisine iletilmesi gereken bilgileri doğru iletmiyor, suçlu bilinçli bir şekilde korunup kollanıyor. İdareciler arzu edilen şekilde görevlerini yerine getirmiyor. Birçok idareci FETÖ himayesinden çıkıp, yıldızları yeni parlayan cemaat ve vakıflar bünyesine dahil olarak hedef şaşırtıyorlar. Kurumların bütçelerini yine eski yol arkadaşlarına aktararak güçlendiriyorlar. 
 
         Bunları kısmen de olsa gören Cumhurbaşkanı “istifanızı verip, çekip gidin diyor.” Ama sahada ki durum hiçte öyle değil. Genel merkez İl ve İlçe teşkilatları ile temasa geçtiği ve sözlerine itibar ettikleri için doğruya ulaşamıyorlar. Doğal olarak yerelde ki partililer kafadarlarının aleyhinde olmadığı gibi, savunma pozisyonunda hareket ederek her şey son derece normalmiş gibi gösterilmektedir. Oysa saha hiçte öyle değil. Şamil Tayyar’ın dediği gibi muzdarip olan da var, parayı basıp çıkanda. 
 
         Kısacası Sayın Cumhurbaşkanının işi zor. Ekibini gözden geçirmeli, yerellerde ki doğruları öğrenmeli, imza atan bürokratı dinlemeli, şehirlerden seçilen kişilerle toplantılar yapmalı, yerelde seçilmiş olan Ak Parti’lilerden, MHP ile yapılan ittifakı içine sindiremeyip “bu MHP’lidir” söyleminde bulunan, bunları uzak tutun, devlet işleyişinde söz vermeyin, iş vermeyin, değer vermeyin gibi davranış sergileyen parti başkanlarının defteri tez elden dürülmelidir.  
 
          MHP Genel Merkezinin de, teşkilatlarının elini güçlendirecek adımlar atması gerekmektedir. 
 
LEYLEKLERİN YUVASI SAPASAĞLAM, ÇOĞU KAMU BİNASI HASAR GÖRDÜ 
 
         Geçtiğimiz hafta sonu Iğdır’da şiddetli bir fırtına meydana geldi. Fırtınanın şiddetindenmidir, yoksa yapıların çürüklüğünden midir bilinmez ama, çatılar havada uçuştu, kompozitler söküldü, binaların duvarına monte edilen materyaller sökülüp döküldü. 
 
          Pazar günü şehri arabayla dolaşıp olan biteni yerinde görmek istedim. Manzara gerçekten can sıkıcı, üzücü ve bu ülke yol geçen hanımı dedirtir şekildeydi. 
 
          Üniversitenin Rektörlük çatısı, nizamiye giriş logosu hasar görmüştü. Daha geçtiğimiz günlerde açılışı yapılan ve Ak Parti 6. Olağan kongresinin yapıldığı ve Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın konuşma yaptığı salon harabeye dönmüştü. Bununla birlikte birçok kamu binası fırtınadan zarar görmüş, çatısı uçmuş, kompozitleri sökülmüştü. 
 
          Iğdır Valiliği hasar tesbiti yaptırdı mı bilmiyorum. Ama mutlaka yaptırmalı, dayanıksız bina yapan müteaahitler ile ilgili ve bunu kabul edip, teslim alan idareceler hakkında işlem yapması gerekmeketdir. 
 
         Eğer ki yapanın yaptığı yanına kar kalsın istemiyorsak, işlem yapılmalı ki müteaahitler yaptıkları işi daha titiz yapsınlar. 
 
         Yeşil Iğdır Gazetesinde, “Leyleklerin yuvası fırtınadan etkilenmedi, ama binaların çatısı havaya uçtu” diye bir haber yapılmıştı. Yani bizlerin bir kuş kadar kabiliyeti yokmuş. Kuşların yuvası sapasağlam dururken, biz insanların yaptığı binalar havada uçuştu ve insanlarımız yaralandı. 
 
         Sözü fazla uzatmanın manası yok, bu işle ilgili olayı örtbas etmeyecek bir komisyon kurulmalı, sorumlular cezalandırılmalıdır. 
 
GÖÇMENLER YOL BOYU GİDERKEN GÖRMÜYORMUSUNUZ? 
 
         Bu nasıl iştir anlamış değilim. Erzurum, Ağrı, Kars, Erzincan istikametlerinde yüzlerce göçmen gurupları yol boyu yürürde kimse görmez mi? 
        Genelde Afganistan uyruklu oldukları tahmin edilen göçmenler guruplar halinde yollara dizilmiş ilerliyorlar. Nereye gittiklerini biz vatandaş olarak bilmiyoruz. Sayıları hiç küçümsenecek gibi de değil. Bazı guruplarda yüzden fazla kişi var. Perişan bir vaziyette yürüyorlar ve nereye gittikleri de belli değil. Bir otobüs durup alsa, göçmen kaçakçılığı sayılıyor. Kendileri yürüyünce de nereye gidiyorsunuz diyen yok. Şu anda Iğdır’da, sokak aralarında rastlamak mümkün. 
 
         İnsan olarak bu kişilerin çaresiz halinini görünce elbette ki üzülüyoruz. Ama bu işin sonu yok, bunca insan nereye gidecek, nerede yiyip içecek, nerede konaklayacak, aralarına karışmış olan terör örgütü üyesi var mı? Bu sorular göçmenlerin geçtiği güzergahlarda ki hükümet yetkililerini meraklandırmalı, harekete geçirmeli, gereğinin yapılması için adım atmalarını sağlamalıdır. 
 
         Ama aylardır, yıllardır bu kişiler Doğubayazıt, Ağrı, Iğdır, Kağızman, Erzurum, yollarında guruplar halende yürüyüp gitmektedirler. 
 
SAHİ BENİM YAZILARIMI DEVLET OKUYORMU DERSİNİZ
 
         Yazılarımı kaleme alıp bitirdikten sonra durup düşünüyorum. Kendi kendime diyorum ki, genelde toplumsal meseleleri kaleme aldığım bu yazıları acaba okuyan var mı? Devlet bu yazılarımı okuyunca acaba gereğinin yapılması için talimat veriyormudur. 
 
         Doğrusunu söylemek gerekirse bize karanlık, bizlere herhangi bir dönüş olmadığı için ne yapıldığını da bilmiyoruz. Yazdığımız yazıların halk tarafından okunduğunu, olumlu, olumsuz yankıları geliyor. Ama devlet tarafından hiç ses seda yok. Ya gereği yapılıyor biz bilmiyoruz, ya da hiçkimsenin, hiçbirşey umurunda olmadığı gibi bu da birçoklarının umurunda olmuyor. 
 
        Biz yine de kırıp dökmeden gördüklerimizi aktarmaya devam edeceğiz.  

  1. nevzat alpaslan 2018-03-29 16:54:39

    MERHABA sayın cabbar bey yazılarınızı çoğu zaman takıp ediyorum güzel konulara deyiğiniyorsunuz ve söylemiş olduğunuz ve bu yaşanan hadisilerden hiç bir zaman kurumlar ve kurum amirleri birgün olsun dikkatını çekmemiştir bu hergün geçen yol kenarın yürüm giden insanların bu kadar kolay ve serbest şekilde ülkemizde gezmeleri bir anlam veremiyorum bunlara hiç kimsemi birşey söylemiyor

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.