Cabbar ŞIKTAŞ Seçimin Son Haftası
Tarih : 2018-06-20
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



         Seçimin Son Haftası 
 
         24 Haziran’da, yani önümüzde ki Pazar günü ulus olarak sandığa gidecek, nasıl yönetilmek istiyorsak, bizi yönetmesini istediğimiz adaylara oylarımızı vereceğiz.  
 
         Ülkemiz ekonomik anlamda huzursuz, başta Suriyeliler olmak üzere, Afgan’lı, Irak’lı, Afrika’lı, Arap, Ermeni, kısaca milyonlarca göçmenin akın ettiği ülkemiz huzursuz. 
 
         Hem, her ay milyonlarca dolar harcıyoruz göçmenlere, hem de ülkemizde bir şekilde çalışan bu insanlar kazandıkları paraları ülke dışına çıkararak ülkemiz ekonomisinin sıkıntıya girmesine sebep oluyorlar. 
 
        Geçtiğimiz Ramazan ayında en çok dua ettiğim, evsizler, yetimler, kimsesizler, yurtsuzlardı. Allah kimseyi evsiz, barksız, sahipsiz, yurtsuz etmesin. O insanların perişan halini görünce eminim ki hepimizin içi sızlıyordur. 
 
        Ama birde realite vardır. Eğer ki bizler evsizlere ev, yurtsuzlara yurt olursak, bir süre sonra bizler de evsiz ve yurtsuz kalırız. Sonuçta o insanlara bakacaksak eğer, kendi yurtlarında bakmalıyız. Göçmenlerin ülkelerinde istikrarın sağlanmasına katkıda bulunmalıyız. Yaşam tarzımızla, kültürümüzle, hiçbir şekilde kaynaşıp karışamayacak olan bu insanları kendi öz yurtlarına göndermeliyiz.  
 
        Ülkemiz elbette ki bir tek ekonomik kriz ve göç dalgaları ile mücadele etmiyor. Terörle de mücadele ediyor. FETÖ terörü, PKK terörü, IŞİD terörü, El-Kaide terörü ve yeni yeni filizlenen, FETÖ’den ayrılıp başka isimlerle organize olan, isim değiştiren, kıyafet değiştiren, yer değiştiren terör uzantıları ile de mücadele edeceğe benziyor. 
 
        Pazar günü sandığa gideceğiz.  
 
        Halk olarak nasıl yönetilmek istiyorsak, bizi yönetecek olanlara oylarımızı verecek ve seçerek iş başına getireceğiz. 
Seçme ve seçilme özgürlüğü tüm bireylerin demokratik hakkıdır. Yani kimse kimseye sen niye bunu destekliyorsun deme hakkına da sahip değil, sen niye buradan aday oldun deme hakkına da sahip değildir. 
 
        Genelde küçük beldelerde bu tarz seçim tartışmaları olur. Mesela, oyumuzu böldün, buradan kazanamayacağını bildiğin halde oyumuzu bölmeye mi geldin. Çıkarın için her gün bir partiden aday oluyorsun, gibi sözler söylenir. İpin ucunu kaçıran bazı kişiler ise agresif davranışlar sergilemekte. Böyle davranışlar yerine, Kalplerin kırılmaması hayırlıdır. Özgür iradeye saygı gösterilmesi hayırlıdır. 
 
          BİR HAFTA SONRA GİDEN GİDECEK, SİZLER YÜZ YÜZE BAKACAKSINIZ.
 
         Birkaç gün sonra seçim bittiğinde evli evine, köylü köyüne döndüğünde bu halkın Türk’ü, Kürt’ü bu şehirde kalacak ve herkeste bir birinin yüzüne bakacaktır. Dolayısıyla her nerede duruyorsanız durun, kimi desteklerseniz destekleyin, ama bu tercihiniz bir başkasının iradesine ipotek koyma, hakaret etme, tehdit etme, racon kesme anlamına gelmemelidir. 
Seçim bittiğinde seçilen Ankara’ya seçildiği görevini yapmaya gidecek, il dışında yaşayan aday sırtını dönüp evine dönecek, seçmen de işinin gücünün başına dönecektir. Zaten ekonomik kriz hepimizi yeteri kadar yıpratmış durumdadır. Birde bu şekilde birbirimizi yıpratmanın hiç manası yoktur. 
 
         Özellikle sosyal medyada takip ettiğim kadarıyla sürekli bir atışma ve tartışma yaşanıyor. Bunlara hiç gerek yok. Seçmen kime oy vereceğini emin olunuz ki biliyor. Kim ne yapmış, toplumda ki karşılığı nedir. Bu topluma ne vadediyor hepsinden haberdardır. Sadece partiler olarak işin vitrin bölümünü süslemek kalıyor. Aday tek başına da gidip vatandaşı ziyaret etse, tanımayanlara kendini tanıtsa yeterlidir. Ama tabi ki toplumun genel kabulü bu şekilde değil, çoğunluğu gösterecek, birlikteliği işaret edecek bir kalabalık olması şarttır. 
 
         Demem o ki, hiç telaşa gerek yok. Bu toplum içindekileri de biliyor, içinden çıkanları da. Yani birileri ile küsmenin, kırılmanın, darılmanın manası yoktur. Bir hafta sonra yine herkes bir arada oturacak, seçimde yaşanan anekdotları anlatıp güleceklerdir. 
 
         Umarım ki, bu seçim huzur içinde, barış içinde, iradeye saygı çerçevesinde geçirilir. İradelere ipotek konulmak istenirse, hepimizin huzuru kaçar. Huzurumuzun kaçmasını istemiyorsak tüm siyasi partilerin adayları ve taraftarlarının bu son hafta da söylemlerine, davranışlarına dikkat etmeleri, sevgi, saygı sözcüklerine önem vermeleri gerekmektedir. 

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.