- 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Hazırlıkları
- Iğdır’da karpuz fiyatları cep yakıyor
- OVA SUSUZ KALDI
- TÜYEMDER İSTANBULDA BULUŞTU
- ERMENİLER´İN KATLETTİĞİ ŞEHİTLER DUALARLA ANILDI
- İL JANDARMA KOMUTANLIĞI TOPLANTI VE GÖSTERİ YÜRÜYÜŞÜ GÜZERGAHLARI İLE AFİŞ-PANKART ASILABİLECEK YERLERİ BELİRLEDİ
- İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TOPLANTI VE GÖSTERİ YÜRÜYÜŞÜ GÜZERGAHLARI İLE AFİŞ-PANKART ASILABİLECEK YERLER,
- TAZİYE VE TEŞEKKÜR MESAJI
- TAZİYE TEŞEKKÜR MESAJI
- Taziye Teşekkür Mesajı
- İL BAŞKANI AYAZ 14 MAHALLE MUHTARIYLA BULUŞTU
- SENGER BAŞKAN MAZBATASINI ALDI
- TUZLUCA BELEDİYE BAŞKANLIĞI TÜRKAN’A VERİLDİ
- MEHMET NURİ GÜNEŞ MAZBATASINI ALDI
- ÜLKÜ ÖCAL’DAN SEÇMENE TEŞEKKÜR MESAJI
Kızgın Demiri Soğutalım
31 Mart seçimlerinin ardından Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan çok doğru bir açıklama yaparak '' Türkiye İttifakı'' yapılmalı ve kızgın demir soğutularak önümüze bakılmalı şeklinde bir açıklama yapmıştı.
Aslında yapılması gereken güzel bir açıklamaydı. Seçim bitti, artık seçimi konuşmanın bir anlamının olmadığının, insanların aş ve işe ihtiyaç duyduğunun, kötüye giden ekonominin “Türkiye ittifakı” ile üstesinden gelinebileceğinin altının çizildiği önemli bir açıklamaydı.
Açıklama güzel de, ya kraldan çok kralcılara ne demeli? Cumhurbaşkanı yaptığı açıklamada tansiyonu düşürelim diyor, Ak Parti adına tv kanallarına çıkıp ekranlarda konuşanlar, açıklama yapanlar, açıklama yaptığını sananlar ülkeyi sürekli karıştırıp germe peşindeler.
Ak Parti’yi aleni destekleyen sözde basın kuruluşları acaba gerçekten Ak Parti ve Cumhurbaşkanı'nın emriyle mi hareket ediyorlar? Yoksa kraldan çok kralcı davranıp Ak Parti ve Cumhurbaşkanı'na daha çok zarar mı veriyorlar? Mesela pazar günü Güneş gazetesinin manşetinde önceki gün verdiğimiz 4 şehidi kastederek “Mutlu Musun Ekrem? ” başlığını atması hangi ahlaka sığar, hangi mantık bunu kabul eder? Ve bu başlık kime hizmet eder? Bu başlık Ak Parti’ye puan mı kazandırır, yoksa puan mı kaybettirir?
Yani Cumhurbaşkanı “kızgın demiri” soğutalım açıklaması yaparken yandaş diye tabir edilen gazetelerin böylesine ilkesizce attıkları manşetler Cumhurbaşkanı'nın açıklamasıyla tezat oluşturmuyor mu?
İnsanın aklına şu geliyor:
Acaba Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ekibi bunlara müdahale mi edemiyor, yoksa göz mü yumuyorlar?
TAM BUNLARI YAZARKEN
Kızgın demir soğusun derken demiri daha çok kızıştırmak isteyenlerin Ankara Çubuk’ta CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na saldırmaları moralleri alt üst etti. Sanki Sayın Erdoğan’ın kızgın demiri soğutmasını engellemek için derin provokatörler devreye girdi ve bir kışkırtma yaratmaya çalıştılar.
Kılıçdaroğlu şehit cenazesinde çok ciddi bir tehlike atlattı. Orada her şey olabilirdi. Devlet zaafiyeti apaçık ortadaydı. Aylardır tansiyonu yükseltilen halk, 2. Madımak olayını gerçekleştirmek için sanki can atıyordu. Güvenlik güçleri tarafından ne havaya bir el ateş edildi, ne biber gazı sıkıldı, ne de kalabalığı dağıtmak için güç kullanıldı. Ama Hulisi Akar; “Mesajınızı verdiniz sayın protestocular lütfen dağılın! ” şeklinde talihsiz bir konuşma yaptı. O Hulisi Akar ki, 15 Temmuz hain darbesinde kendi emir subayı tarafından esir alınmış bir genelkurmay başkanı. Esir alınmanın ne demek olduğunu bilen birisi daha farklı davranmalıydı. Ama yine de tansiyonu düşürmek adına öyle konuştu deyip iyimser bakıyoruz.
Olmaması gereken bir tabloydu. Yaşanmaması gereken bir durumdu. Halk sağduyudan uzaklaşırsa birbirini boğazlar. Görülüyor ki artık Reis’in bile demiri soğutalım çağrısı etki etmiyor. Reis’in sözde emrindeyiz diyenler, Reis’in dediğinin tam tersini yaparak işleri daha çok çıkmaza sokuyorlar. Üç beş cahilin piyon olarak kullanıldığı bir olayda, 82 milyonu ateşe atmak derin bir yapının işidir. Tesadüfü değildir.
KILIÇDAROĞLU’NU KUTLUYORUM
Olayın ardından parti genel merkezinin önünde yine sağduyulu konuştu. Kimseyi kışkırtmadı. Halkın birlik ve bütünlüğünü koruyacak şekilde ifade etti sözlerini. '' Ülkemizin birliği için canım feda olsun. Şehitler 82 milyonun ortak değeridir. Her zaman da şehitlerimize olan borcumuzu ödemek için gideceğim'' dedi.
Yapılan saldırıyı kınıyorum. Bu yumruk ülkemizin birliğini, dirliğini bozmaya yönelik atılmıştır. Bu çirkin saldırıyı kınayarak sağduyu çağrısında bulunan tüm liderleri, yazarları, siyasetçileri, sivil toplum kuruluşlarını ve halkımızı da kutluyorum.
MÜCAHİT VE ŞEVVAL HUN
Yeşil Iğdır gazetesinde köşe yazarlığına başlayan araştırmacı gazeteci yazar Mücahit Özden Hun’un yazılarına okuyucudan gelen olumlu tepkiler her geçen gün artıyor.
Mücahit Bey'in eşi Şevval Hanım bizim mahalleden kapı komşumuz ve ablamız. Geçenlerde beni aradı ve Yeşil Iğdır’ın neden Twitter hesabı yok dedi. Bende henüz kuramadık dedim. Şevval ablamız hemen Yeşil Iğdır gazetesi adına Twitter hesabı açarak yönetmeye başladı.
Duyarlılığından ötürü teşekkür ediyorum.
Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.