Iğdır Kavruluyor, Hayvancılık Ölüyor

       3 aydır tek damla yağmurun düşmediği Iğdır’da, kuraklık hayatı olumsuz etkilemeye devam ediyor. 

       Ülkemizin en az yağmur alan ili Iğdır’da, meralar aylar öncesinden kurumuş durumda. Sıcakların 40 derecenin üzerinde seyrettiği yaz aylarında meralar bir iki ay ancak yeşil kalabiliyor ve sonrasında kuruyarak çorak bir görüntü sergiliyor.  

       Iğdır tarım arazileri Aras nehrinden elde edilen su ile besleniyor.  Meyve ağaçları, sebzeler, yem bitkisi yonca ve mısırın oluşumu sadece Aras nehrinden elde edilen suyla mümkün olabiliyor. Çoğu zamanda Aras nehrinde ki su seviyesinin düşmesi sebebiyle ürünlerin çoğu tarlada kurumaya terk ediliyor. 

       Yani Iğdır’a yağmur yağmasa da Bingöl, Erzurum, Kars’a yağmur yağması için dua eden Iğdır halkı, tamamıyla Allah umuduna yaşamını idame ettiriyor. 

       Iğdır’ın tarım kaderini değiştirecek olan Tuzluca Baraj projesi basit sebeplerden ötürü ertelenmemeli, bir an önce yapımı gerçekleştirilmelidir. Bu baraj yapıldığı takdirde Bingöl’den doğan Aras nehrinin suyunu Ermenilerle paylaşmak zorunda kalmayacak, depolayıp Organize sanayinin üzerinden Iğdır ovasına ulaştırarak verimli Iğdır ovasının sulamasında kullanılacaktır. 

        Aslında proje hazır, sadece ihale edilmesi gerekiyor. Fuzuli işlerle uğraşan yöneticiler, siyasetçiler Iğdır’ın asıl meseleleriyle uğraşsalar su sorunumuz köklü çözüme kavuşmuş olur. 

        Iğdır’da yaşanan kuraklık sebebiyle şu anda çok ciddi yem sıkıntısı baş göstermiş durumdadır. Bir kilo saman 1 TL., bir kilo yonca samanı 1.5 TL. Mısır silajı henüz biçimi yapılmadığı için fiyat netleşmedi. Ama yine de bir ton silaj 250 TL civarında. Ama hiç kimse bu sorunun akıbeti ne olacak derdinde değil. Tarım Bakanı konuyu eminim ki bilmiyor. Et fiyatlarının kasap satış fiyatı üzerinden üreticiye yüklenilmesi yapılabilecek en büyük yanlıştır. Üretici şu anda tosunu 30-31-32 TL’den kestiriyor. Kasap’ta bunu Iğdır’da 45-50 civarında satıyor. Bu rakamlar İstanbul’da, 60-70-80 dolaylarında. Ve bizim tarım bakanlığımız hemen devreye girerek et fiyatları yüksek deyip üreticiye yükleniyor. Üretici de masrafların altından kalkamadığı için dişi hayvanlarını kesime veriyor. 

        Yani tarım politikası iflas etmiş durumda. Üreticiler hayvan yetiştiriciliğini bırakıyor. Et ithalatı yapan et balık kurumu veya hatırı sayılır iş insanları yine et balık kurumu ile yapacakları anlaşma ile yurt dışından binlerce ton et getirir, ülke ekonomimizi sözde ucuz et satarak canlandırırlar. Elbette bazı hatırı sayılır iş insanları çok emek sarf ettikleri için de(!) milyon dolar kazancı ceplerine indirirler. Ülkede binlerce işletmenin iflas etmesi çok mu önemli sanki. Önemli olan bizim hatırı sayılır iş insanlarımızın et ithalatı yapması ve para kazanmasıdır.   

       Şıktaş Hayvancılık Iğdır’da mera ıslah çalışması yapıyor. DSİ izni ile sondaj kuyusu vurmuş. Kendi imkanları ile kilometrelerce elektrik hattı çekerek sondajlarını çalıştırıyor. Sözde tarım sulaması için elektriği indirimi alıyor. Tarım indirimi falan tamamen yalan, öyle bir indirim falan yok. Yani siz evinizde kilovatını örneğin 20 kuruşa kullanıyorsanız, tarım sulaması için de 19 kuruşa kullanıyorsunuz. Daha anlaşılır şekliyle Şıktaş Hayvancılığa gelen 8. ay elektrik faturası 23.000 TL. Tarım sulama indirimi tahminen 230 TL’dir. Bu durum bütün tarım sulaması yapan çiftçiler için de geçerlidir. Elbette çoğunlukla güneydoğuda kaçak elektrik kullananların böyle bir derdi yok, devlettin de zaten kaçak göçekle işi yok, devlet kaçmayanı yakalar. Kaçamayacağını bildiği için işi gücü onu denetlemek olur. Ama kaçak göçek oldu mu ne arayanı olur, ne de soranı.

        Tarım ve hayvancılığın can çekiştiği ülkemizde tarım bakanlığı köklü çözümler üretmez ise birkaç yıla kalmaz ülke de tarım ve hayvancılık diye bir şey kalmayacaktır. 

        Tarım sulaması indirimi sözde değil, özde hayata geçirilmelidir. 

        Mazot, gübre, veteriner giderleri minimize edilmelidir. 

        Destek paketleri açıklanmalı, çiftçi ve yatırımcılar tarım ve hayvancılığa teşvik edilmelidir.  
Mera statüleri değiştirilmeli, mera ıslahı yapanlara teşvik ve destek verilmelidir.

       Tarım ve hayvancılıkla uğraşan kişilerin vergi, sgk ve bilumum giderleri minimize edilmelidir. 

 

Tweet