KORONA VİRÜSÜN EKONOMİK, SOSYAL VE SİYASAL ETKİLERİ-2
 
Bir önceki yazıda özet olarak tarihsel ve teorik altyapısı verilen devlet müdahalesinin değerlendirilmesinden sonra, bu yazıda korana krizinin diğer sosyo-ekonomik ve siyasi etkileri özetlenmektedir.
 
Küreselleşme, aynı zamanda küresel felaketleri de beraberinde getirmektedir. Korona krizide “virüsün küreselleşmesi” olarak değerlendirilebilir. Ancak bu durum küreselleşme sürecinin dışına çıkılarak değil, ulusal düzeyde gerekli önlemlerin alınmasıyla çözülebilir.
 
2-3 ay içerisinde durum kontrol altına alınamaz veya uzun süre çözülemezse, İkinci dünya savaşından sonraki en büyük felaketi yaşayabiliriz. Hatta birçok batılı ülkede yağmalama, gasp, hırsızlık, toplu isyan ve benzeri sorunlar ortaya çıkabilir. Bu sorunlar, Türkiye gibi ülkeler de ortaya çıkmaz. Çünkü bu ülkelerdeki dini, kültürel ve ailevi dayanışma anlayışları bu tür sorunların yaşanmasını önlemektedir. Bu süreç devlet yönetimi ve otoritelerinde de değişikler doğurabilir.
 
Ülkelerin bir taraftan küreselleşmenin gereklerine uygun ticaret, eğitim, programlar yaparken diğer taraftan da kriz durumunda “domino taşı etkisi”nden kurtulmak için kendilerine özgü modeller geliştirmeleri zorunluluğu ortaya çıkmıştır.
 
En kötü senaryolardan birisi de çözüm bulunamaması durumunda bir kısım güçsüz devletlerin iflası gibi sonuçlar ortaya çıkabilir.
ABD’nin ihtiyacı olan ülkelere yardım götürme konusunda yetersizliği, bu ülkenin uluslararası düzeyde itibar ve güveninde azalmalara yol açabilir.
Ekonomik olarak; Çin’de ekonominin etkilenerek uluslararası tedarik zincirinin bozulması Türkiye’ye avantaj sağlar niteliktedir. Ancak virüsün Türkiye’de de artışı bu avantajı zayıflatıcı etkide bulunabilecektir. 
 
Dünyada ve Türkiye’de üretim daralmasından kaynaklanan bir kriz yaşanmaktadır. Bunu aşmak için devletlerin genişleyici para ve maliye politikaları uygulamaya başladığını görmekteyiz. ABD’nin her vatandaşına 1000 dolarlık çek verme uygulaması, AB merkez bankasının 500 milyar Euro’luk para basmaya gitmesi ve Türkiye’de de benzer uygulamalar olması bu politikaların hayata geçirildiğini göstermektedirler.
 
1980 sonrası Neo liberal politikaların devlet mümkün olduğu kadar küçülsün politikası yerine, özellikle durgunluk dönemlerinde devlet müdahalesini savunan Keynesyen politikaların geri geleceğini öngörmek mümkündür.
 
Siyasi olarak Avrupa’daki gibi aşırı sağ politikaları savunan iktidarların değil, daha devletçi veya sosyal devleti etkin işletebilen iktidarların kalıcı olacakları söylenebilir.
ABD açısından Trump’ın siyasi durumu zora düşebilecektir. Virüsten önce Kasım seçimini kesin kazanacağı gözüyle bakılıyordu. Oysa şimdi yardım isteyen ülkelere ABD’nin değil, Çin’in gitmesi Trump’ın durumunu zorlaştırmıştır.
 
Dünya ekonomik büyümesinin %2,5 gibi düzeyden yarıya düşmesi muhtemeldir. Buna bağlı olarak birçok ülkenin ekonomik büyümesi düşecek veya küçülme yaşanabilecektir.
Yeni bir dünya düzeni ve devlet düzeni beklenebilir. Bu doğrultuda; Güçlü devlet, tasarrufun yüksek olduğu, lüks tüketimden kaçınılan ve popülizmden uzak modeller rağbet görecektir.
 
En çok konuşulan komplo teorilerinden birisi, acaba Çin veya başka bir ülke aşıyı da önceden hazırladığı bir oyun mu oynuyor sorudur.
 
Eğitim ve sağlıkta köklü değişimlere sebep olabilecektir. Eğitimin uygun alanlarının dijitalleşmesi veya uzaktan gerçekleşmesi, sağlıkta ise devletin ağırlığının daha da arttığı modeller beklenmelidir.
 
Bilime güven artacaktır. Türkiye’de sağlık kuruluna güvenin yüksek olması gibi. Bilime güvenin artmasına paralel olarak ülkelerin Ar-Ge’ye ayırdıkları paylar artacaktır. 
Siyasi olarak ideolojilerin önemi azalacak, bilimsel yol ve yöntemlerin önemi artacaktır.
 
ABD ekonomisinin yüzde 24, AB ekonomisinin ise yüzde 9 civarında küçülmesi beklenmektedir. Bu durumun Türkiye ekonomisine de olumsuz yansıması olasıdır.
Türkiye’nin 2020 yılı için öngördüğü yüzde 5 büyümenin gerçekleşmesi zorlaşabilecektir.
Devam edecek…….

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.