IĞDIR’IN KALKINMASINDA KULLANILABİLECEK İÇ DİNAMİKLERDEN BAZILARI
 
Iğdır ili bulunduğu coğrafi konum ve iklim özellikleri itibarıyla Türkiye’nin ve dünyanın özel yerlerinden biridir.  Ağrı Dağı’nın eteğinde olması, üç ülke ile sınır komşusu olması, tarihi önemi olan Sürmeli Çukuru’nda olması ve iklim koşullarının tarım ve hayvancılığa uygun olması gibi nedenler bu ilin önemini artıran gerekçelerden bazılarıdır.
 
Sahip olduğu pek çok potansiyele rağmen, ekonomik ve sosyal göstergeler açısından Türkiye’nin en geri kalmış illeri arasındadır. Örneğin, T. C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan “İlçelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması -2017 araştırmasına göre, Türkiye’deki temel 6 kategoriye ayrılan gelişmişlik sıralamasında, Iğdır merkez ancak dördüncü grupta yer alabiliyorken, diğer ilçelerin tamamı en az gelişmiş grup olan altıncı grupta yer almaktadır. Aynı çalışmaya göre, toplam 970 il merkezi ve ilçe sıralamasında, Iğdır merkez 567, Karakoyunlu 900, Tuzluca 906, Aralık ise 921’inci sırada yer almaktadır. Bu durum il ve ilçelerinin sosyo-ekonomik gelişmişlik açısından Türkiye’nin en sonlarında yer alma durumunu göstermektedir. Iğdır ilinin içinde bulunduğu Doğu Anadolu Bölgesi ise yedi coğrafi bölgenin en sonundadır.
 Sosyo-ekonomik göstergelerin mevcut durumu olumlu görünmemesine rağmen, bunların olumluya çevrilmesi için üzerinde durulması gereken önemli potansiyeller mevcuttur.  Bu kaynakların ilin kalkınmasında bundan sonra nasıl kullanılacağı önem arzetmektedir..
İlin kalkınmasında lokomotif görevi üstlenecek temel potansiyeller; 
Ticaret
Tarım ve hayvancılık 
Turizm 
İlde iç ve dış pazarlara yönelik devlet destekli üretimdir.
Bilindiği üzere, Iğdır ili tarım ve hayvancılık bölgesinde bulunmaktadır. Bölgenin coğrafi yapısı ve iklim koşulları bunu ön plana çıkarmaktadır. Bu nedenle, mevcut bu potansiyel geleceğin önemli bir konusu olarak gözüken “organik tarım” yönünde kullanılırsa kalkınmaya önemli katkı yapabilecektir. Çünkü organik tarım için bozulmamış bir potansiyel vardır. Diğer taraftan, organik tarıma ilaveten hayvancılık konusunda da “organik hayvancılık” ön plana çıkarılmalıdır. Çünkü, hiçbir katkı maddeli yem kullanılmadan bölgedeki yaylalarda beslenen hayvanların eti, sütü gibi ürünlerin diğer bölge veya ülkelerdeki hayvanlarınkinden çok farklı olacağı açıktır. Ancak, konunun pazarlanması ve tanıtımı kamu destekli olursa başarılı olunabilir. 
Ayrıca, tarım ve hayvancılıkta verimliliği artırmak için ıslah edilmiş tohum ve ırkların kullanılması önem arzetmektedir. Bunun için de devlet teşvikleri ve etkin uygulanması önemlidir. 
Yine, bölgenin coğrafi yapısı ve tarihi, turizmin geliştirilmesi açısından önemlidir. Ağrı dağı gibi bir potansiyel bu bölgede bulunmaktadır. Kış turizmi açısından bölge ilerinin neredeyse hemen hepsinde  kayak yapılabilmektedir. İlde Ağrı dağı manzaralı bir yerde kayak tesisi yapılması, hem bölge hem de il turizmine önemli katkı yapabilecektir.
İlin turizm açısından önemli bir iç dinamiği de sahip olduğu meyvelerin hem çiçek hem de meyve verme dönemlerine yönelik turizm organizasyonlarına ev sahipliği yapacak uygulamalar yapılmasıdır. Yurtiçi ve yurtdışı turizme yönelik tanıtıcı faaliyetler bu potansiyelin kalkınmaya katkı yapacak hal almasını sağlayabilir. 
 Bir il, bölge ve hatta ülkede kaynakların varlığı önemlidir. Ancak,  daha önemlisi bu kaynakların etkin kullanılmasıdır. Turizm açısından, tarihi varlıklar,  yayla turizmi, kültür turizmi, dağcılık, doğa turizmi gibi potansiyeller ilde değerlendirilmeyi bekleyen potansiyellerdir.
 
Ticaret açısından Iğdır ilinin önemli potansiyeli İran gibi 83 milyonluk bir pazarın sınırında olması ve Nahcivan ile olan sınır kapısıdır. Eğer bu iki ülke ve bunlarla bağlantılı Orta Asya ve Kafkasya ülkeleri pazarlarına yönelik olarak devlet destekli üretim altyapısı hazırlanır ve ticaret etkinleştirilebilirse önemli bir kalkınma hamlesi yakalanmış olacaktır. Bu yatırımı desteklemek için üzerinde çalışılan ve belli aşamaya getirilen iki konu üzerinde yoğunlaşılmalıdır. Bunlar: İran ile olan Boralan Sınır Kapısının bir an önce açılması ve Kars-Iğdır-Nahcivan Demiryolu’nun tamamlanmasıdır.
Hatta bu yolun Aşgabat’a kadar ulaştırılması geleceğe yönelik olarak bölge ve ülke açısından önemli kazanımlar sağlayacaktır. 
 
Iğdır ilinde üzerinde durulması ve etkin projelendirme ile Türkiye gündemine ve ilgisine sunulması gereken bir potansiyel de arıcılıktır. Özellikle Tuzluca ilçesinin çiçek florasının çok zengin olduğu bilinmektedir. Bu potansiyel şekersiz özellikli bal üretimi için geliştirilip markalaştırılarak il kalkınmasında “Anzer Balı” örneği esas alınarak etkin değerlendirilebilir.
 
Iğdır ili ile ilgili tarafımızca yapılan bilimsel araştırmalarda,  ildeki  insanların göç etme isteğinde olmalarının temel nedenleri; sağlık, eğitim ve sosyal hizmetlerin yetersizliği şeklinde sıralanmaktadır. Bu nedenle, ildeki sağlık ve eğitim hizmetleri iyileştirilmeli ve sosyal hizmetler yaygınlaştırılmalıdır. Ayrıca, Iğdır’ın göç nedeniyle değişen kalifiye nüfus yapısı uygulanacak politikalarla ters yönde hareketlendirilebilirse, kalkınmanın can damarı olan “beşeri sermaye “ açığı ilde giderilmiş olacaktır. Pandemi sürecinde ile olan ilginin artması bu tür politikaların uygulanmasını da kolaylaştıracaktır.
Iğdır’ın mevcut dinamikleri; ekonomik, sosyal ve siyasi açıdan alınacak değişik önlem ve uygulamalarla kısa sürede ili kalkındırılabilecek potansiyeldedir. Bu nedenle, Iğdır ilinin kalkınma stratejisinde kullanılacak yöntemler; “ilin kendi iç dinamikleri”ne bağlı olarak geliştirilen yöntemler olmalıdır. Ancak,  ifade edilenlerin ve burada yazılamayanların gerçekleştirilmesi ve kalkınmanın sağlanabilmesi için dinamiklerin harekete geçirilmesine ve kararlı siyasi desteğe ihtiyaç olacağı da açıktır.

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.