Cabbar ŞIKTAŞ HOCALI VE SONRASI
Tarih : 2021-02-24
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



HOCALI VE SONRASI

İki kardeş ülke.

Biri o tayda, biri bu tayda.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk bir sözünde; Azerbaycan’ın kederi kederimiz, sevinci sevincimizdir.” Demişti.

Umumi lider Haydar Aliyev’de bir sözünde; “Biz iki devlet bir milletiz.” Diyerek Türkiye ve Azerbaycan’ın kardeşliğinin ezeli ve ebedi olduğunu yaşadıkları devirlerde dünyaya duyurmuşlardı.

Bu kardeşlik bağlarının tarihi geçmişini incelediğimizde karşılıksız sevginin maddi ve manevi tüm sınırları aştığına şahitlik edilmektedir.

Yakın tarihte 1990’lı yıllarda Ermeniler Azerbaycan’ın en zayıf olduğu bir anda saldırmış ve Azerbaycan’ın Karabağ bölgesini işgal ederek binlerce insanı katletmiş, bir milyon kişinin de evlerinden yurtlarından göç etmesine sebep olmuşlardı.

Yaklaşık 30 yıl Azerbaycan gece gündüz Karabağ sorunuyla yatıp, Hocalı hüznü ile uyanmıştır. Ama her şeye rağmen Cumhurbaşkanı Sayın  İlham Aliyev sorunun çözümü için illa da diplomasi yolunu tercih etmiştir.

Ermeniler ise atılan her adımı olumsuz yanıtlamış, çözümden yana tavır almamış, aksine saldırgan tutumunu devam ettirerek sürekli taciz atışları yaparak ateşkesi ihlal etmişlerdi.

Bardak 27 Eylül 2020 tarihinde taştı ve 44 gün süren 2. Karabağ savaşında Azerbaycan 30 yıllık özlemine kavuştu ve topraklarını Ermenilerden geri aldı.

Rusların bilinçli olarak Azerbaycan’ın Karabağ bölgesine ve özelliklede Hocalı’ya yerleştirdiği Ermeniler 29 yıl önce bugün silahsız, savunmasız, Karabağ’ın bütün vilayetlerine ve özelliklede 25-26 Şubat 1992 gecesi de Hocalı’ya saldırarak insanlık dışı bir vahşet ve katliam gerçekleştirmişlerdir.

29 YILDIR BU ACI, YÜREKLERİ DAĞLIYORDU

Ermenilerin Hocalı’da yarattığı katliam bir savaş değildi.

Komşu olarak aynı mahalledeki kişiler, ellerine geçen fırsatı değerlendirerek içlerinde ki nefreti dışa vurmuş ve katliam yapan Ermeni askerlerine katılmışlardı.

AZERBAYCAN ÖYLE YAPMADI

Ermenilerin taciz ve saldırılarına karşılık vererek girdikleri savaşta kahramanca savaştılar. Hiçbir sivile dokunmadılar. Hatta sivil kılığına giren askerlere bile iyi muamele yaptılar. Esirlerin uzuvlarını kesmediler. İşkence etmediler. Hamile kadınların karınlarını deşip kendisiyle birlikte çocuğunu öldürmediler.

Ama bu saydıklarımın çok fazlasını Ermeniler gözlerini kırpmadan yaptılar.

44 günlük ikinci Karabağ savaşında Azerbaycan’ın yiğit erleri vatan savunması için koşarak cepheye gittiler ve şehadete erdiler. Şehit olurken bile yüzleri gülüyordu.

Çünkü topraklarını Azad ettiklerini biliyorlardı.

Ermenilerde çok kayıp verdi. Hatta o kadar çok kayıp verdiler ki, cephede savaşacak asker bulamaz oldular.

Yaşlı adamları zorla cepheye gönderir oldular.

Cepheden kaçan askerlerin sayısı belirlenemez olmuştu.

Doğrusu onlara da üzüldük ama savaşı başlatan onlar olduğu için savaşın sonucuna da katlanmaları gerekiyordu.  

2. Karabağ savaşının galibi Azerbaycan olmuştu.

Türkiye savaş başlamadan önce net bir tavır aldı ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan her koşulda Azerbaycan’la beraberiz dedi.

Bu söz dünya genelinde inanılmaz bir yankı yarattı.

Ermeniler telaşa kapıldı. Türk ordusu savaş başlamadan günler öncesinden tatbikat kararı aldı ve Türk ordusu Azerbaycan topraklarına girdi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Milli Savunma Bakanı Hulisi Akar defalarca Azerbaycan’a ziyaret gerçekleştirdiler.

Emekli ve Muazzaf paşalar “Ayşe tatile çıktı” deneyimi ile turistik gezi için Azerbaycan’a gitmişlerdi.

27 Eylül 2020’de savaş başladığında üstünlük hemen belirgin bir şekilde görülmüş ve 44 gün sonra da savaş Azerbaycan’ın zaferiyle neticelenmişti.

Kardeş kardeşine kömek (yardım) ettiğinde bir karşılık beklemez. Türkiye ile Azerbaycan’ın kardeşliği de tarihi geçmişe dayalı, güçlü bağlara sahip olduğundan hiç düşünmeden Azerbaycan’ın zor anında yanında olunmuştur. Kurtuluş savaşında kolundaki bileziğini kurtuluş savaşı için gönderen Azerbaycan Türkleri gibi bizde ülke olarak yüreğimizle, dilimizle, kalemimizle, bileğimizle Azerbaycan’lı kardeşlerimizin yanında yer almıştık.

Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın 44 günlük savaş sürecinde ortaya koyduğu duruşu bir Azerbaycan Türk’ü olarak beni gururlandırmış, onurlandırmıştır. Göz bebeğimiz, Peygamber ocağı Türk Ordusu’nun duruşu bizleri dün olduğu gibi bugünde gururlandırmıştır.

Türk halkının tamamı 30 yıldır Karabağ’ın Ermeni işgali altında oluşunu içine sindirememiş, Karabağ’ın bir an önce geri alınması için haykırıp duruyorlardı.

Azerbaycan’ın genç ve dinamik Cumhurbaşkanı İlham Aliyev bardağı taşıran Ermenilere hadlerinin bildirilmesi için gereğini yapmaya karar verdiğinde, onu yalnız bırakmayan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın sergilediği tutum daha önce de belirttiğim gibi özellikle Azerbaycan Türkleri olarak bizleri ziyadesiyle mutlu etmiştir.

Kardeşin kardeşe minneti olmaz ama, vefa göstermek adaptandır.

2. Karabağ savaşında gösterdiği sağduyulu yaklaşım ve açık tavrı sebebiyle Sayın Cumhurbaşkanımıza bir kez daha teşekkürlerimizi bildiriyoruz.

Bu vesile ile Hocalı şehitlerimizi bir kez daha rahmetle, minnetle anıyoruz.

Ruhları şad, mekanları cennet olsun.

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.