Cabbar ŞIKTAŞ BİR TEK ALEYNA DEĞİL
Tarih : 2021-10-08
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



BİR TEK ALEYNA DEĞİL

Aleyna çocuk yaşta yetişkin kişilerin bile kaldıramayacağı dramatik bir hayat yaşadı.

Hiçbirimiz Aleyna’nın yaşadıklarından haberdar değildik, o intihar ettikten sonra hepimiz Aleynalar ölmesin diye haykırıp, Aleyna ile ilgili gündem yarattık.


Oysa bırakın ülke genelini bu şehirde nice Aleynaların var olduğunu keşke bir bilebilsek.

Aleyna’nın hayatını ölümünden sonra öğrendik. Annesi ve babası ayrılmış, erkek kardeşi iki yıl önce denizde boğularak yaşamını yitirmiş, aile dağılmış, Aleyna ninesinin yanında tabir yerindeyse kimsesiz yaşıyormuş. Sonrasında birçok olay, kavga, mahallede bağrışmalar, karakola şikayette bulunmalar ve bir dünya hadiseler yaşanmış.  

Bunlar olurken belki de çok az kişi bu olanlardan haberdardı.

Çünkü Aleyna henüz yaşamına son vermemişti.

Ancak Aleyna’nın bu yaşadıklarını bilip de kaç kişi yardıma gitme cesareti gösterebildi?


Ya da Aleyna’yı intihara itecek bu sorunları bilen kaç kişi Aleyna’ya sahip çıkma adına bir adım atma cesareti gösterebildi?

Ölümünden sonra milyonlar sahip çıktı.

Herkes bir anda Aleynalar ölmesin diye slogan atmaya başladı.

Oysa her gün yanımızda, berimizde nice Aleynalar göz göre göre yok oluyor.

Başka bir zaman ne halde olduğunu bilmediğimiz bir başka genç de yine böyle bir çaresizlikle yalnız başına kalır, canına kıyarsa başlarız sahiplenmeye.

 ALEYNALAR ÖLMESİN

Iğdır’da madde bağımlısı kişi sayısının ne kadar çok olduğunu sanırım herkes duymuştur.


Toplumsal duyarlılık adına ve işimizin gereği olarak yüzlerce kere yazdık, toplumu ve gençleri çürüten bu mesele için yetkilileri uyardık, aileleri evlatlarına sahip çıkmaları konusunda bilgilendirmeye çalıştık.

Yayınlarımız ne kadar kitleye ulaştı bilemeyiz ancak sorumluluğumuzu yerine getirdiğimizi düşünüyorum.

Üzülerek ifade etmeliyim ki, herkes benden uzak olsun, siz gazetecisiniz siz yazın diyerek sorumluluktan kaçmaktadır.  

Toplumun genelinin bu konulara duyarlılık göstermesi gerekmektedir. Yanımızda yöremizde olan biteni bizi ve daha önemlisi bizden küçükleri hedef alan tehlike ve tehditleri görebilmemiz gerekir.

Devletin sahip çıkamadığı, yetişemediği gençlerimizi bizler de gözetmeliyiz. Duyarlı davranmalı, gördüklerimizi bildiklerimizi kendimize saklamamalıyız; ilgililere iletmeli, yaptırım uygulanması için harekete geçmek gerektiğini bilmeliyiz.

Iğdır Valisi/Belediye Başkanı H. Engin Sarıibrahim şehir merkezinde kullanılmayan onlarca metruk binayı boşuna mı yıktırdı sanıyorsunuz. Her metruk bina uyuşturucu bağımlılarının meskeni olmuştu.

Bugün Aleyna’nın yaşamına son vermesinden ötürü gösterdiğimiz duyarlılığı, Aleyna durumunda olan yüzlerce çocuğumuzun hayatta kalması için maalesef ki göstermiyoruz. Şu an yapabileceklerimizi gözden kaçırıyoruz.

Uyuşturucuyla, madde bağımlılığıyla ilgili bugüne kadar halk olarak hiç miting, yürüyüş, basın açıklaması yapıldı mı?

Çocuklarımız uyuşturucu satıcılarının eline düşmesin diye okul önleri ve gelişi güzel kafeterya tarzı mekanların doğru düzgün denetlenmesini talep ettik mi?

Çocuk yaşta iş yerlerinde çalıştırılan ve gecenin bir vakti evine gönderilen çocukların başına bir şeyin gelebileceğini düşünerek ben buna itiraz ediyorum diyenimiz oldu mu?


Adı üstünde çocuk...


Alışmakla başlıyor her şey... Bunca kötülüğe ve pisliğe alışmak, şaşırmamak ne bizleri ne de toplumu güvenli bir hale getirmiş oluyor. Bu kokuşmuşluğa bir itirazımızın olması gerekiyor.

Bazı gerçekleri konuşmaya hem ar ediyoruz hem de mahalle baskısından çekindiğimiz için ifade edemiyoruz.


Ama öyle acı gerçekler var ki, devlet yetkilileri bile çaresizler.

Aile içindeki ensest ilişkilerden tutun da, fuhuş batağına sürüklenmiş sayısız çocuğun olduğu gerçekler...

İnsanın midesinin kaldıramayacağı olaylar bu şehirde yaşanmıştır, yaşanmaktadır.  

Ülke genelinde de benzerleri ve çok daha vahimleri her gün yaşanmakta, millet olarak da bizler görmezden gelip geçmekteyiz.

İLK TAŞI GÜNAHSIZ OLANINIZ ATSIN

Hz. İsa’nın kıssasıdır. İncil’de geçer.


Zina yaptığı iddia edilen bir kadını taşlamak için can atan topluluğa Hz. İsa şöyle der: “İlk taşı, günahsız olan atsın.”

Yaşanan bu hadisede hepimizin günahı var.

Sustuk günahkarız.

Görmezden geldik günahkarız.

Müdahil olmadık günahkarız.

Sahip çıkmadık günahkarız.

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.

Kerbela

Kerbela Sayfası