Son Haberler
- Vali Ercan Turan, Valilik Makamını Ataş ve Ergül’e Devretti
- Iğdır’da 23 Nisan törenlerle kutlandı
- Vali Ercan Turan'ın "23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı" Mesajı
- NAHÇIVAN’DA 23 NİSAN COŞKUSU
- 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Hazırlıkları
- İL JANDARMA KOMUTANLIĞI TOPLANTI VE GÖSTERİ YÜRÜYÜŞÜ GÜZERGAHLARI İLE AFİŞ-PANKART ASILABİLECEK YERLERİ BELİRLEDİ
- İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TOPLANTI VE GÖSTERİ YÜRÜYÜŞÜ GÜZERGAHLARI İLE AFİŞ-PANKART ASILABİLECEK YERLER,
- TAZİYE VE TEŞEKKÜR MESAJI
- TAZİYE TEŞEKKÜR MESAJI
- Taziye Teşekkür Mesajı
- İL BAŞKANI AYAZ 14 MAHALLE MUHTARIYLA BULUŞTU
- SENGER BAŞKAN MAZBATASINI ALDI
- TUZLUCA BELEDİYE BAŞKANLIĞI TÜRKAN’A VERİLDİ
- MEHMET NURİ GÜNEŞ MAZBATASINI ALDI
- ÜLKÜ ÖCAL’DAN SEÇMENE TEŞEKKÜR MESAJI
“MÜCAHİTLİKTEN MUHACİRLİĞE ALKAZAKLAR
Azerbaycan ve Iğdır denince akla Hazar Denizi, Aras Nehri, Ağrı Dağı, kaçakaç, muhacirlik, göç, Rus ve Ermeni zulmü,gözyaşı,hasretlik, savaş, işkence, vatandan ayrılış, vatana hasret ölmek,ananın, babanın evladın, kardeşlerin birbirinden ayrılması gelir.
Ve bütün acıları yaşayanların yürek sesi, yürek sözü gelir ki bunlarda şair ve yazarlardan. Çünkü şair ve yazarlar milletlerin susmayan, haykıran gür sesidir.
İşte Azerbaycan’dan Iğdır’a gelip yerleşmek zorunda kalan kahraman bir ailenin yetiştirdiği yazar Gürbüz Alkazak, Dedelerinin Azerbaycan’da ki yaşayışlarını,Ruslara ve toplum içindeki hainlere karşı verdikleri mücadeleyi,1918 yılında kurulan bağımsız ilk Türk Cumhuriyeti olan Azerbaycan’ın kuruluş mücadelesini,ve yerli işbirlikçilerin komünizmin yalanlarına kanarak yıktıkları Azerbaycan cumhuriyetinde olup bitenleri , kanlı çatışmaları,Kahramanlıkları,ihanetleri,kısır çekişmeleri,Yazar Aladdin Yanardağ ile birlikte romanlaştırdılar.
Akıcı bir üslup ile yazılan roman bir tarihi roman niteliği taşımaktadır. Bu romanda Rus ve Ermenilere güvenilmeyeceğini, Rus ve Ermenilerin her zaman Türk düşmanı olduklarını görmemiz mümkün. Iğdır da ki sağ sol çatışmaları ,damarlarında Türk kanı taşıyanların Rusya ve Çin’e olan hayranlıklarını akıcı bir üslupla, tasvirlerle zevkle okuyacaksınız. Zaman zaman kendinizi romanda geçen kahramanların yerine koyacaksınız.Ruslarla ,Ermenilerle savaşacaksınız..
Bu kitabı okudukça, diğer bir gururumuz olan “AZERBAYCAN’da yüz yıldır akar bu kan, yüz yıldır yükselir bu figan diyen yazar Müslim Oğuz’un yazdığı” Nisan Ağlar Mayısa”romanını kendimin yazdığı “Yüreğim İrevan’da kaldı” hatırladım. Acılar, hüzünler hep ortak olmuştur.O dönem acılar yaşayan dedelerimizin,ninelerimizin acılarını,hüzünlerini günümüze aktaran bizler ise görevimizi inşallah tam yapmışızdır.Sorumluluğumuzu yerine getirmiştir.
Alkazaklar,Çarlık Rusya’sı döneminde Rus ordularına kan kusturan bir Türk boyudurlar. Ancak bir yere kadar. Sonuçta karşılarında düzenli bir ordu var. Bu nedenlerle savaş yıllarında çok çekmişlerdir. Yerlerinden yurtlarından olmuşlardır. En son olarak Iğdır’a yerleşmek zorunda kalmışlardır.
Sözün özü Iğdırlı yazar Gürbüz Alkazak ile Alaaddin Yanardağ’ın kaleme aldığı ve editörlüğünü İlyas Altuner ile Arslantürk Akyıldız’ın yaptığı “Mücahitlikten Muhacirliğe Alkazaklar” isimli kitabı sıkılmadan zevkle okuyacaksınız.Yazarlarımızı kutluyorum.
“Mücahitlikten Muhacirliğe Alkazaklar kitabı hakkında yazarlar şunları yazmıştır:
”Tarih kitabı yazmıyoruz, hayatları anlatıyoruz…”
Plutarkhos
Büyük İskender’in hayatını yazan ünlü biyografi, deneme yazarı, rahip, elçi ve yargıç Plutarkhos’tan (M.S.46- 120) bu yana biyografi yazımı popüler tarih anlatımının farklı bir yöntemi olarak benimsendi. Biz de bu çalışmamızda, Kafkas coğrafyasından Anadolu’ya kadar, tarihin gelişimine siyasal ve toplumsal katkısı olmuş şahsiyetleri,bünyesinde çıkaran ve kökeni Oğuz nesline dayanan Türkmen bir ailenin son yüzyılda yaşadığı ailevi, toplumsal, askeri ve siyasi hadiselerin belgelere ve belleklere dayanan kronolojik öz yaşamının yüzyıllık izini sürerek kitaplaştırdık.
Kitaptaki olaylar Rusya’da, Azerbaycan’da, İran’da, Gürcistan’da, Ermenistan’da, Anadolu’da kısaca tüm bu coğrafyaların değişik bölgelerinde direkt ya da dolaylı biçimde gerçekleşmektedir. Bu yönüyle anlatılanlar roman tarzında bir hatırattır. Tarihsel her türlü zor koşullarda birlik ve beraberliğini, inancını, kimliğini ve geleneğini koruyarak ayakta kalmış, varlığını büyük bir dayanışma sergileyerek sürdürmeyi başarabilmiş soylu, geniş, köklü, saygın ve etkili bir ailenin somut, günlük yaşam gerçekliği içerisinde birebir vuku bulmuş canlı olayların tarihsel, otobiyografik, destansı ve insancıl bir yaşam öyküsüdür. Aynı zamanda bu ailenin Çarlık Rusya’sından 1917 Ekim devrimine, Sovyetler Birliğinin oluşumundan Azerbaycan Türk Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna kadar dönemin siyasal, sosyal ve askeri etkinliklerinde sağladıkları üst düzey, özverili ve büyük katkıları, belgeleriyle ortaya konmaktadır.
Bu kitap, zorlu bir coğrafyada Türk’ü, Tarihin karanlık sayfaları arasına gömmek isteyen şer odakları ile bir avuç kahramanın mücadelesini anlatmaktadır.
Ayrıca bu kitapta mankurtlaştırılmış kendi halkının ideolojik saplantıları sebebi illede düşmanla işbirliği yapmasını ve sonuçlarını da anlatmaktadır.
Not: Kitabı internet üzerinden temin edebilirsiniz
Yorum yazabilirsiniz.
Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.