GELECEĞİMİZ YOK EDİLİYOR

Ülkemizin geleceği olan gençler göz göre göre uyuşturucu batağında yok ediliyor.

Her fırsatta sesimizin ulaşabildiği kadarıyla haykırıyor, gençliğimizin uyuşturucu tacirlerinin pençesinde yok edildiğini, yetkililerin radikal önlemler alarak bu vahim duruma engel olmalarını talep ediyoruz.

Ancak gerçekçi olmak gerekirse önlem alınmasını beklerken sayının daha çok arttığını, yaş ortalamasının ilkokul çağlarına kadar indiğini üzülerek görmekteyiz.

Genç neslimizin uyuşturucu bataklığına sürüklenmesi öncelikle bir veli olarak bizleri tarifi mümkün olmayacak seviyede endişeye sevk etmekte ve kaygılandırmaktadır.

Konu yalnızca Iğdır özelinde bir sorun değildir.

Sorun gerçekten çok büyük ve bütün illerimizde, ilçe, belde, köy kısaca her yerde çok hızlı yayılmakta, okul etrafları, kafeterya,  kahve, sokak her yerde karşımıza çıkmaktadır.

Uyuşturucu madde kullanan çocuklar, hem kullanıyor hem de satıcı olarak kullanılıyor.

Bu uyuşturucular nereden geliyor, kim getiriyor, neden göz yumuluyor, niye bu kadar artmasına rağmen kimse olaya ciddi bir engel olma girişimin de bulunmuyor anlamış değiliz. Uyuşturucunun, bir özgürlük alanı olamayacağının bilinmesi gerekiyor.

Sayın Cumhurbaşkanım kimseyi aracı kullanmadan 81 ilin valilerinden rapor isterseniz tüm gerçeği bütün çıplaklığı ile görmüş olursunuz.

Ülkemiz inanın iyiye gitmiyor.

Ekonomik kriz, geçim sıkıntısı gibi olumsuz durumlar bir şekilde aşılır ama uyuşturucu pençesine düşen gençliği kurtarmanız mümkün olmayabilir.

Söylemek insanın vicdanını sızlatıyor ama  bu gerçeklerin bilinmesi gerekiyor.

Genç kız ve erkeklerimiz kötü niyetli kişiler tarafından uyuşturucu batağına bilinçli bir şekilde çekiliyor ve kötü amaçlar doğrultusunda kullanılıyorlar.

Geleceğimizin teminatı olan gençlik bu sayede yok ediliyor.

Devlet olarak aciz değiliz, istenirse bir günde tüm satıcılar toplanabilir, ülkeye girişler engellenebilir, ülke içinde üretim yapanlar yakalanabilir.

Yarın çok geç olmadan bu soruna mutlaka el atılmalı, gençlerimiz rehabilite edilmeli, bu çürümüşlüğe son verilmeli, illegal işlerle iştigal eden kişiler tutuklanmalı, yaptırımlar caydırıcı boyutta ele alınmalıdır.

SEVGİLİ YÖNETİCİLER

Yönettiğiniz kentler artık tekin değil, madde kullanan bir insan aklı melekeleri ile değil, kullandığı maddenin ona vermiş olduğu etki doğrultusunda hareket etmekte ve sokakta kendi halinde yaşamaya çalışan insanlara zarar vermektedir.

Görmezden gelmek sorunun olmadığı anlamına gelmez.

Sorun var.  Her geçen gün bu sorun büyüyor. Bu sebepten ötürü önlem alınması şarttır.

Sivil toplum kuruluşları bu olaya duyarlılık gösterip yetkilileri harekete geçirmelidir.

Vatandaş gördüğünü, bildiğini ihbar etmelidir.

Veliler çocuklarını daha çok denetlemelidir.

Din alimleri hutbelerine bu konuları taşımalıdır.

Öğretmenler sınıflarında mutlaka öğrencileri bilgilendirmeli, uyarmalı, sokakta tanımadıkları kişilerle iletişime geçmemelerini söylemelidirler.

Üniversiteler öğrencilerinin nerede oturup kalktıklarına bakmalı, polis ve jandarma ile yakın çalışma içerisinde olmalıdırlar.

Gençlerimizin bilinçli ve sorumlu davranabilmelerinin en büyük engeli olan uyuşturucuya, bağımlılığa karşı birlikte mücadele etmeliyiz. Bunun bir yurtseverlik görevi olduğunu unutmayarak hareket etmeliyiz.

Umarım yazımı okuyanlar toplumsal sorumluluk bilinci ile yazıyı paylaşır, ilgililerin dikkatini çekmemize yardımcı olurlar. 

Tweet