Cabbar ŞIKTAŞ MEZHEP Mİ DİN Mİ?
Tarih : 2022-07-13
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



 MEZHEP Mİ DİN Mİ?

Dini konularda yazı yazmak çok da haz duyduğum bir durum değildir.

Sebebine gelince din adına o kadar çok hata, yalan, yanlış şey yapıldı ki, insanlar artık din adına konuşan çoğu sözde din alimlerine inanmamaya başladılar.


Elhamdülillah ben Müslümanım, Allah’a, Kuran’a, Peygamber’e ve onun pak Ehlibeytine inanıyorum.

Rol model olarak Hz. Peygamberi, emir olarak kutsal kitabımız Kuran’ı, yaşam tarzı olarak Ehlibeyt’i örnek alıyorum.

Ama din satan, Allah adına insanları kandıran, suistimal eden, insanlara fakirliği özendirip, kendileri zevki sefa içinde yaşayan din satıcılarına ve söylediklerine kesinlikle inanmıyorum.

Çünkü Allah insanlığa hitap ederken zengine ayrı, fakire ayrı hitap etmez.

Allah, yöneticiyi ayrı, yönetileni ayrı tutmaz.  

Allah, benim için, benim adıma insanları öldürün demez.


Allah adına, onun bunun namusunu cariye olarak alıp, pazarlarda satın demez.

Allah, Peygamber de uyurken karnına taş bağlardı deyip fakirliği özendirin demez. Fakirliği özendirenlere siz görevinizi yaptınız, mükafat olarak yiyin için israf edin demez.

Allah, komşusu açken tok yatanları sevmez.

Allah, komşusu açken, desinler diye ne idüğü belirsiz ülkelere cami yapın demez.

Allah, kendi vatanınızda tarımı yok edip, başka ülkelerde tarım yapın demez.

Allah, ilmi bırakın medreseleri, tarikatları çoğaltın demez.


Allah’ın Resulü ben ilmin şehriyim, Ali onun kapısıdır derken imam hatip, ilahiyat fakültesi, müezzin kursu, tarikat, takke ve zaviye açın dememiştir. İnsanlığa faydalı ilimlere yönelin demiştir.  

Ama Allah’ın demediği birçok şeyi Allah’ın emri gibi insanlara dayatanlar, ilimsiz, bilgisiz insanların buna itaat etmesini sağlamak gerçekten vahim bir durumdur.

Bu aralar Aysun Kayacı’yı bolca yad ediyorum.

Kadıncağız ilk başlarda aforoz edildi ama, sonradan hak verildi.

Hakeza Aziz Nesin de ilk başlarda aforoz edilmişti, şimdi herkes rahmet okuyor.

ATATÜRK’ü de henüz anlamayanlar, zamanı geldiğinde ondan özür dileyecek, saygıyla, rahmetle anacaklardır.

Çünkü insanlara empoze edilen birçok şey gerçekle uzaktan veya yakından alakalı değildir.


Müslüman, Hristiyan, Yahudi, Budist gibi dini kavramlar vardır.

Bizler Müslümanız. Müslüman ismi bizlere yeterli gelmemiş olacak ki adımız Sünni, Şia, Alevi gibi kavramlarla değiştirilmiş, Müslümanlık bir tarafa itilerek bu isimler öne çıkarılmıştır. Hatta bununla da yetinilmemiş, bu gruplar arasında birçok grup yaratılmıştır.

Sünni veya Şia diye Kuran’da bir ibare göremezsiniz ama Müslümanlar ibaresi görebilirsiniz.

Kaldı ki Sünni diye veya Şia diye bir mezhep dinimizde yoktur.

Sünni yani Resulullah'ın sünnetine tabii olanlar.


Şia yani Ali taraftarlarına verilen Arapça “taraf” anlamına gelen bir ad.

Mezhep değil, İslam’ın üstünde bir özelliği yoktur.

Şia'lar kendi içlerinde yaklaşık 10 küsur fırkaya bölünmüşlerdir.

Mesela Azerbaycan Türk’ü bizlere Caferi derler. Yani İmam Cafer Sadık’ın ilmine göre amel edenler. Ama Caferilik bir mezhep değildir. Caferi ismiyle adlandırılanların çoğunluğu biz Müslümanız der, Caferi'yiz, Şia'yız demezler. Ama onlara hitap edenler, Şia'lar, Caferi'ler diye hitap ederler.

Sünni'ler de birçok fırkaya bölünmüşlerdir. Sünni, Şafi, Maliki, Hambeli, Vahabi gibi. Ancak bu ifadelerin hiçbirisi Kuran’da geçmez, Hz. Peygamber’in dilinden böyle bir ifade çıkmamıştır.    


Anlayacağınız bölen akıllıca bölmüş, yönetiyor ve yeri zamanı geldiğinde de yok ediyor.

DİNİM İSLAM, AMA MEZHEBİM YOK

Mezhepsiz olduğum için cehennemlik miyim bilmiyorum.

Çünkü bugünün din otoritelerine(!) göre bir kişi 4 hak mezhepten herhangi birisine tabii olmadan ölürse cehennemlik oluyormuş.

Bu kritere göre bende hiçbir mezhebe tabii olmadığım için cehenneme gideceğim demektir.


İyi güzel de, Hz. Peygamber, Halife Ebubekir, Halife Ömer, Halife Osman ve Halife Ali de mezhepsizlerdi.

Yani haşa bunlarda mı cehenneme gidecekler?  

Mezhep imamları İmam Hanefi, İmam Maliki, İmam Şafi, İmam Hambeli öldükten sonra taraftarlarının kurduğu mezhep, İslam’da bağlayıcı olmuşsa, öncekilerin durumu nedir çok merak ediyorum doğrusu.

Hatta mezhep imamları böyle bir mezhep kurmadan öldüler. Onlar öldükten sonra mezhepler kuruldu. Yani adı verilen mezheplerin imamları bile adlarına kurulan mezheplere tabii olmadan ölmüş oldular.

Haşa onlarda mı cehenneme gidecekler?

DEDİM YA ALLAH EMRETMEDİ, KUL EMREDİYOR

Zaman zaman dindar görünümlü ama bana göre “dini-dar” olan birçokları geçmişte bir ton hata yaptıktan sonra günah çıkarırcasına, biz çok hatalıyız, diyen kişilere rastlamışsınızdır.

Bu kardeşlerimiz açıklamalarında, “Bizler günahkarız, deizm ve ateizm bizim yüzümüzden arttı. İnsanlara samimi davranmadık, yalan söyledik, doğruları gizledik, hakkı inkâr ettik.” şeklinde birçok beyanat vermişlerdir.


Kimi dönemsel olarak siyasi nüfus edinmek için dini alet etmiş ve kullanmıştır.

Kimi mensubu olduğu tarikatı genişletmek için dini kullanmış ve yalan söylemiştir.

Kimi mensubu olduğu mezhebi güçlü kılmak için yalana başvurmuştur.

Bu davranışlar haliyle din dertli görünümlü kişileri Peygamber ve Kuran’dan uzaklaştırmış, Kuran’a tezat birçok uydurma hadisi Hz. Peygamber’in hadisiymiş gibi insanlara diretmiş ve dayatmıştır.

Oysa Hz. Peygamber’in hadisleri kesinlikle Kuran ile çelişmez.

Ama günümüzde o kadar çok uydurulmuş hadis var ki, bu hadislerin çoğu hem Kuran’la çelişmekte ve hem de 63 yıl boyunca Hz. Peygamber uyumadan, yemeden içmeden bu hadisleri yazmaya kalksa ömrü yetmezdi.

Yani dostlar anlayacağınız bizler öğrenmekle mükellefiz.

Dinimizi öğrenmeli, doğruları bulmalı, Allah’ın emrine uymalı, Kuran’ı rehber kabul etmeli ve Resullah’ı rol model almalıyız.

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.