HER YİĞİDİN AYRI BİR YOĞURT YİYİŞ ŞEKLİ VARDIR

Sevgili okurlarım bu yazımda Iğdır’a hepimizin gözü ile bakmak istiyorum.

Çünkü hep kendi penceremizden bakacak olursak kimi zaman bazı güzellikleri göremez, kimi zaman çevreden etkilenir gelişmeleri doğru değerlendiremeyiz.

Hepimizin gözüyle bakınca malum her kafadan ayrı bir ses çıkar, bazısı yapılanları eleştirir, bazısı savunur.

Bu yazımda çok sesliliği duyup hepimizin gözüyle bakmak istedim.

Mesela Iğdır Belediyesini birçok değerli başkanımız yönetmiştir.

Kimi yol açmış,

Kimi açılan yolların alt ve üstyapısını tamamlayıp halkın hizmetine sunmuş,

Kimi belediyecilik adına hayvan barınağı açmış, kimi düzenli bakımını sağlayamamış,

Kimi kanalizasyon, su hattı ilave etmiş,

Kimi imar uygulaması başlatmış,

Kimi 18. madde uygulaması yapmış,

Kimi imarda ve 18. maddede hatalar yapmış, bir başka belediye başkanı gelip düzeltmiş…

Yani anlayacağınız belediyecilik adına gelmiş geçmiş tüm belediye başkanları sevapları ile, günahları ile Iğdır’ımıza birçok hizmetlerde bulunmuşlardır.

Yine bu yapılanları kimimiz beğenmiş, kimimiz beğenmeyip eleştirmişizdir.

Ama neticede her belediye başkanın asıl önceliği başkanlığı süresince şehrine hizmet etmekti.

Iğdır Belediyesi ilk defa bu dönem Kayyum Belediye Başkanı tarafından yönetiliyor.

Iğdır Valisi ve Belediye Başkan Vekili olarak atanan H. Engin Sarıibrahim göreve geldiği ilk gün sert mizacı sebebiyle bir hayli konuşulmuş, kendisini eleştirenler olduğu gibi destekleyenler de olmuştur.

Vali Sarıibrahim Iğdır’a atandıktan sonra ilk olarak bir şey yaptı. Ahmet’in, Mehmet’in sözüyle değil, kişileri birebir tanımak için azami gayret sarf etti.

Kişileri tanırken şehrin genel durumunu, mahallelerdeki soruları tek tek dinledi ve not etti.

Kolları sıvayıp işe başlarken sorunu çözmeye odaklı davrandığı için hiç taviz vermedi.

Şikayet edildi, yaptığına itiraz edenler oldu, taraf tutuyor diyenler oldu, bölgeler arası ayrım yapıyor diyenler oldu.

Bunları duydu ama etkilenmeden yoluna devam etti.

Çünkü kişiler illaki bir şeyler diyecektir diye düşündü. Önemli olan şehrin bütününü ele alıp her yerine dokunabilmekti.

Nitekim planlamasını yaptı ve çalışmaya öyle başladı.

Planlaması yapılan, bürokratik işlemi biten; mera, hazine, arsa, nerede takıntı varsa çözüme kavuşan bölgelere zaman kaybetmeden hizmet yapmaya başladı.

Herkesin dilinde olan: “Bir bölgeyi bitirip diğer bölgeye geçseler millet bu toz toprakta kalmaz.” sözüydü.

Ben de sordum Vali Bey’e, böyle olamaz mıydı, diye. Hayır olamazdı, dedi. “Bir yeri kazıp bitirdiğinizde diğer caddede çıkan sorunu çözmek için yine kazmanız gerekebilir. Tek bir hat çekecek olsanız bu dediğiniz mümkündür. Şehrin tamamının kanalizasyon ve su hattı değişiyor. Yani bölgesel olarak yapma şansınız yok. Ara arter, taşıyıcı hat ve ana hat bağlantılarının yapılabilmesi için hepsinin koordineli çalışması gerekiyor.” demişti.

Yani halk olarak bizim bakışımızla, mühendislik çalışması aynı değildir. Bir de Vali’nin de dediği gibi bir mahallede çalışma yapılacak olsa belki mümkündür. Ama şehrimizde ne kadar sokak, cadde varsa hepsi kazılarak hat döşenmekte, bağlantılar yapılmaktadır.

Elbette hem maddi ve hem de manevi bakımdan kolay işler değildir.

Doğrudur toz toprakta kaldık, fazlasıyla sorun yaşadık, ama şehrimizin 50 yıllık sorunu da çözülmüş oldu.

Bu arada çalışmaların tamamlandığı yerler asfaltlandıkça şehrimiz hem tozdan arınıyor hem de güzelleşiyor.

Şu anda ana hatlar başta olmak üzere büyük çoğunluğu asfaltlandı. Kış girinceye kadar da yine hem çalışmalar sürdürülecek hem de asfaltlama çalışmasının devam
ettirileceği belirtilmiştir.
 
Yeşil Kuşak şehre çok ayrı bir hava kattı. Öyle ki o yola girenler sanki başka bir ile girmiş gibi hissediyorlar.

Hakeza İskender Iğdır Caddesi, Iğdır’a hem bir nefes aldırdı hem o bölgenin makus talihini değiştirdi. Yolun tamamı bittiğinde Iğdır’ın çehresini hilal gibi saracak ve şehrimize çok başka bir hava katacaktır.

Dedim ya bir belediye başkanı geldi İskender Iğdır yoluna dolgu yaptı, bir diğeri geldi üst yapısını tamamladı.  

Devlette süreklilik vardır. Yapılan işler genelde yarım kaldığında bir sonraki tarafından
devam ettirilir.

Nitekim bugün yapılan işlerin bir kısmı geçmişte planlanmış olan işlerdi. O gün yapılamamıştı veya yapamamışlardı, bugün yapıldı, yapılıyor.

Mesela eski adı 7 Kasım, şimdiki adı Özgür olan yerleşkeye bugüne kadar basit hizmetler verilmişti.

Çünkü Belediye başkanları da suç işlememek için itinalı davranıyorlardı.

Çünkü orada mera ve hazine arazileri vardı. Mera ve hazine arazisine normalde belediye hizmet götürdüğünde suç işlemiş  kabul ediliyordu.

Vali/Başkan Vekili Hüseyin Engin Sarıibrahim bu sorunu çözmek için bir yıl aralıksız çalıştı.

Ankara’ya defalarca bu iş için gitti geldi. Vatandaşın mağdur olmayacağı şekilde bir imar planı yapıldı. Ve neticede yol yapım çalışmaları için yıkım başladı, açılan yollara su, kanalizasyon, elektrik, internet, doğalgaz gibi hizmetlerin gitmemesi için hiçbir sebep
kalmadı.

Yollar öylesine dar, kuytu, ıssız ve kullanışsızdı ki, öğrenciler okula gidip geldiklerinde ciddi anlamda zorluk yaşıyorlardı.

Koca bir mahallenin çevresinde okul vardı ama, mahallenin içinde okul, park, sosyal alan
yoktu.

Şimdi bunlar da yapılıyor.

Başta da söylediğim gibi elbette tüm bu işler yapılırken herkes alkışlayacak diye bir şey yoktur. Kimi alkışlar, kimi eleştirir.

Belki alkışlayanın da, eleştirenin de kendi penceresinden bakıldığında haklılık payları vardır.

Ama doğru tektir.  

Dediğim gibi şehrin tamamında bir çalışma başlatırsanız, şehrin tamamına dokunup yıllardır çözülmeyen sorunları tek tek çözüme kavuşturursanız, mesai kavramı gözetmeksizin Gaziler’den, Dilucu’na şehrin her sorununa koştuğunuzda illaki hatalarda yapmış olursunuz.

Ama bu hatalar yapılan hiçbir eseri gölgede bırakmaz.

Kimimizin evinin, işyerinin önündeki asfalt biraz geç dökülmüş olabilir, kimimizin ruhsatı biraz gecikebilir, kimimizle anlaşmazlık içinde olunabilir. Ama bunlar şehrimize yapılan onca yatırımı gölgede bırakmaz.

ÇALIŞMALARDA HÜKÜMETİN FAKTÖRÜ

Doğruya, doğru demek gerekir.

Her kayyum belediye başkanı bu heyecanla çalışamayabilir.

Her kayyum belediye başkanı bari ben baştayken dur şu sorunu da çözüp halledeyim demeyebilir.
Iğdır Valisi/Başkan Vekili Sarıibrahim, yaptığı her yatırımı Ankara’ya taşımakta, Ak Parti İl Başkanı Ali Kemal Ayaz ile birlikte bakanlıklarda takip etmekte, tıkanıklık olan yerlerde siyasetin desteği ile tıkanıklıklar giderilmekte ve şehrimize gelmesini istediğimiz yatırımların önü açılmaktadır.

Haklarını yememek lazım, birkaç kez Vali organizesiyle Ak Parti İl Başkanı Ali Kemal Ayaz, MHP Iğdır Milletvekili Yaşar Karadağ, Ak Parti İstanbul Milletvekili Şamil Ayrım ile birlikte birçok bakanlığı gezmiş, şehrimizin sorunlarını dile getirmiş, birçok yatırımın gelmesine vesile olmuşlardır.

DEVLETTE DEVAMLILIK ESASTIR

Geçmişten günümüze eğer yarım kalan bir yatırım olmuşsa, mutlaka gelen iktidar yarım kalan yatırımı tamamlamış ve halkın hizmetine sunmuştur.

Ak Parti hükümetinin eleştirdiğim yönleri olsa da, şehrimiz açısından bakıldığında, şehrimize yapılan hizmetleri hiç de küçümsemiyorum.

Havalimanı bence bu yapılanların en zirvesindeki yatırımdır.

Üniversite hepimizin hayallerini süsleyen ve gerçekleşen bir yatırımdır.

MEV Anadolu Lisesini yaptırmak için bir dernek kurduk, Dernek Başkanı Merhum Av. İbrahim Bozyel, yönetim kurulu olarak ben ve dönemin Milli Eğitim Müdürü Nurettin Aras ile İstanbul’a gitmiş, iş insanlarından para toplamış ve MEV Anadolu Lisesinin temelini atmıştık.

Biz o yıllarda öz kaynağımızla okul yapmanın gururunu yaşarken, Iğdır’da başka da bir Anadolu lisesi yoktu. Zamanında bir okul için bu serüvenin yaşanması gerekiyordu.

Ama şimdi onlarcası hizmet veriyor. Sadece bu yıl çoğu 24 derslikli 15 okulun temeli atıldı.

Yine yapılan spor tesislerinin sayısını karıştırıyoruz.

Hele ki Cantürk Alagöz Iğdır’a adım attıktan sonra Iğdır’da sporun çehresi değişti.  

Yaptığı spor tesisleri Iğdır için gerçekten bir marka değer oluşturdu.

Geçenlerde de vurgulamıştım. Ak Parti hizmeti getirdi, yatırım yaptı ama getirdiği hizmetin içini dolduracak yönetici atamasında başarısız oldu.  

Dedim ya halkın gözüyle bakıp yorumlayacağız.

Halk kesinlikle bizim gördüklerimizden fazlasını görür. Ama kimisi konuşur, kimisi konuşmaz. Kimisi çığırtkanlık eder menfaat elde eder, kimisi hayasından susar kaderine razı olur.

Ama değişmeyen bir kural vardır. O da şudur. Hizmet yapan her kim olursa olsun kesinlikle unutulmaz. Hep hatırlanır. Hep yad edilir.

Öteden beri her zaman şunu söylemişizdir. Şehrimize kim bir çivi çaktıysa Allah ondan razı olsun.

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.