UYUŞTURUCU HER GEÇEN GÜN YAYGINLAŞIYOR

Her fırsatta kaleme alıp hem kamuoyunun hem de yetkililerin dikkatini uyuşturucu sorununun üzerine çekmeye çalışıyoruz.

Eminim sizler de dehşet verici videoyu izlemişsinizdir.

İstanbul Bağcılar’da Ali Sayan isimli uyuşturucu bağımlısı genç, annesinin katili oldu.  

Kullandığı uyuşturucu maddenin etkisi ile annesini kesen, kime merhamet edebilir ki?

Ali Sayan 5 yıl önce sosyal paylaşım sitesinden aynen şöyle yazmıştı: “Bu dünyada bir kadını sevdim, onu da mutlu etmek için, ‘ANNE’ demek yetiyor.” Bu satırların sahibi 5 yıl sonra annesinin başını keserek balkondan aşağı attı.

Ülkemizin geldiği durum maalesef ki bu. Ülkemizin en ücra köşesinde bile uyuşturucu satışı, tedariki ve yığınla kullananı var. Gençlerimiz gözümüzün önünde uyuşturucu tacirlerinin pençesinde yok oluyor. Aileler evlatlarının uyuşturucu madde kullandığını bildiği halde hiçbir müdahalede bulunamıyor.

Kim bilir başı kesilen anne belki de müdahale etmek istemişti oğluna…

Bu işin sorumlularından birisi de yurttaş olarak bizleriz, çocuklarımız yok ediliyor deyip avazımız çıktığı kadar hiç bağırmadık, siyasilerin, devlet büyüklerinin kapısını aşındırmadık, bunca uyuşturucu şehrimize nereden geliyor, kim getiriyor, getirenler neden yakalanmıyor, yakalananlar neden kısa sürede bırakılıyor demedik, diyemedik, bildiğimiz gördüğümüz olumsuzlukları ihbar edemediğimiz için bizler de suçluyuz.

Kolluk kuvvetleri zaman zaman küçük miktarlarda uyuşturucu yakalıyor. Ve bizler de bunu haber değeri olduğu için haber yapıyoruz. Ancak bir kişi yakalanıyor ama onlarcası yine uyuşturucu sevkiyatını gerçekleştiriyor.

Bataklık kurutulmadığı sürece yapılan işlerin pek de etkisi olmuyor.

Devlet yetkilileri uyuşturucu konusunda radikal kararlar almalı, ülkemize giren, ülkemizde üretilen, yasadışı yollarla ülkemizi üst olarak kullanan kim varsa eminim ki devletin kayıtlarında mevcuttur. Bir an önce gereği yapılmalı, çocuklarımız bu bataklıktan kurtarılmalıdırlar.

Olay İstanbul Bağcılar’da oldu ama yarın Iğdır’da veya başka bir ilimizde olmayacağı ne malum.  Sonuçta maddeyi kullanan kişi insanlıktan çıkıyor ve ne yaptığını bilmiyor.

Şu an Iğdır’da her köyde, her mahallede, her caddede tonlarca uyuşturucu kullanan, satışını yapan bulunmaktadır.

Bizler sürekli bu konuya dikkat çekmeye çalışsak da umursanmadığını düşünüyoruz. Çünkü hiç azalmıyor, aksine her geçen gün artıyor.

Sevgili idareciler, yöneticiler, siyasiler, kanaat önderleri, esnaf, köylü, tüccar, sıradan vatandaş… Bu sorun, hepimizin sorunu. Bu çocuklar bizlerin çocuğu. Bugün sana, yarın bana demeli; ülkemizin huzur ve güvenliği, çocuklarımızın sağlığı için el birliği ile bu konunun üzerine gitmeliyiz.

Benim çocuğum kullanmıyor deyip kenara çekilmek tehlikenin dışına çıktığınız anlamına gelmez. Bugün annesini kesen, yarın önüne kim çıkarsa onu da keser.

Yani sokaklar tekin değil. Sokaklar güvenilir değil. Sokaklar çocuklarımızın kabusu olmuş durumda. Birilerinin çocukları korumalarla gezdiği için güvende olabilir. Ama her zaman koruma olmaz. Her zaman güvenli ortamlarda bulunmayabilir. Yani bu tehlike hepimizin başında.

Sayın Cumhurbaşkanımız bu konuyu mutlaka ama mutlaka görmeli, ilgilileri uyarmalı, uyuşturucunun her geçen gün artarak ilerleyen trafiğinin önüne geçilmeli, ülkede üretimini yapan kişiler yakalanmalı, cezalar ağırlaştırılmalı, yakalanınca bir kapıdan girip, diğer kapıdan çıkmamalı, özellikle mültecilerin gelişiyle birlikte uyuşturucunun artığının görülmesi gerekmektedir.

Görmezden gelerek bugünlere geldik.

Kaderimize razı olmak istemiyorsak sesimizi yükseltmeli, tepkimizi sesli olarak ortaya koymalı, çocuklarımıza daha çok sahip çıkmalıyız.

Bizler de toplumun birer ferdi olarak sorumluluk bilinciyle halkımızı bilgilendirmek, ilgili makamları duyarlı kılmak, miskin, sessiz, tepkisiz kalınmamasını sağlamak için yazıp çiziyoruz.

Hiç değilse bu yazılanları paylaşıp, konuşup, gündem yaratmamız gerekmektedir.

Lütfen duyarlı olalım.

Bu çocuklar bizim geleceğimiz, yarınımız.

Yok oluşlarına seyirci kalmayalım.

Tweet