Ekrem BAYDAR 24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜ
Tarih : 2022-11-28
Tüm Yazılar

Ekrem BAYDAR



 24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜ

        Öncelikle tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü canı gönülden kutluyorum ve meslek hayatları boyunca başarılar diliyorum.  Evet; Bir öğretmenler gününü daha şöyle şatafatlı, süslü, püslü minnettar, duygu dolu sözlerle, kutladık. Bu övgü dolu sözler, yakıştırmalar, minnet dolu sözler, kültür müdürlüğü salonunda anlatıldı ve salonda kaldı.    Kimdir öğretmen, dünün öğretmeni kimdi, bu günün öğretmeni kim? Toplumun dünün öğretmeniyle bu günün öğretmenine bakışı nedir, değer yargıları nedir bakıp düşünmemiz lazım. Toplum olarak. Birey olarak, öğretmen olarak, hatta iktidar ve muhalefet olarak payımıza düşeni alıp değerlendirmemiz gerekir. Ne diyordu Mustafa Kemal Atatürk;  “ Muallimler yeni nesil sizlerin eseri olacaktır.” Yine Mustafa Kemal Atatürk;  “ Öğretmenler, insan topluluğunun en özverili ve saygıdeğer insanlarıdır.” Bu sözler dünün öğretmenleri için söylenmişti. Yaşasaydı bu günün öğretmenleri için de böyle bir yakıştırmada bulunu muydu bilemem. Sakın yanlış anlaşılmasın,  öğretmenlerimizi kötüleme, onları duyarsız ve duygusuz gösterme gibi bir niyetim yok, çünkü ben de bu gün öğretmeniyim. Ancak itiraf etmeliyim ki düne göre bu gününün öğretmeni toplumdaki saygınlığını yitirmiştir.
        Kimdir öğretmen; Öğretmen bütün insan toplumunun geleceğe güvenle bakmasını ve kendisinden sonrakilerin geleceklerine güvenle bakmasını sağlayan kişidir, kişilerdir. Yeryüzündeki bir ülkede şayet öğretmenin ve onun mesleği alanındaki gücü yoksa o ülkenin eğitim ve gelişmişlik alanında da yeterli gücü ve etkisi yoktur. Bir toplumun, eğitim, sosyal, kültürel ve ekonomik alanlarındaki gelişmişlik durumları öğretmenlerin bu alanlarındaki durumlarıyla tutumlarıyla ilgilidir. Bu alanlarda kandil ışık vermiyorsa kandilin çevresi hep karanlıkta kalır. Çünkü öğretmen bir kandile benzer, kendisi tükendikçe etrafını aydınlatır.
        Dünü öğretmenleri hep bu öngörü e tavsiyelerle geleceğe ve kendisinden sonraki geleceğe övgüyle ve güvenle bakıyorlardı. Çünkü onlar biliyorlardı ki; Bir lokomotifin ön tekerleri nereden giderse arka tekerler onları takip eder. Topluma bakan her kişi dışarıya yansıyan görüntüsünde öğretmeni görür. Bu nedenle, “ öğretmen toplumun aynasıdır.” Derler.  Hani nerdeler,  neredeler o öğretmenler, toplumu yetim bırakarak, özlemle bırakarak çekip gittiler onurluca, arkalarında sadece özlemleri kaldı. Onlar hem öğreten hem de eğiten kişilerdi. Tek amaçları vardı, bilgilenmek bilinçlenmek ve bu bilgi ve becerilerini topluma aktararak onlara aydınlık bir gelecek sağlamaktı. Bir bütün olarak yaşadılar bir amaç için yaşadılar yaşatmaya çalıştılar. Bölmediler bölünmediler. Köyleri kente, kentleri köylere taşıdılar. Hiç birini diğerinin kültüründen yosun bırakmadılar. Çünkü onlar Köy enstitülerinin, Eğitim Enstitülerinin öğretmenleriydi. A partisine, B partisine, şunun bunun gurubuna bağlı değillerdi. Tek amaçları vardı, ülkeyi muasır medeniyet seviyesine çıkarmak, bilgi ve beceriyle donatarak en üst seviyeye çıkarmaktı.
       Oysa şimdi öğretmen siyasilerin elinde dil adına, din adına, ırk adına, ideoloji adına bölük bölük bölünmüş,  her bölük başka bir siyasi görüşün elinde adeta oyuncak olmuştur. Her bölük başka bir bölüğü yok sayarak, ötekileştirerek birbirleriyle adeta düşman haline getirmişlerdir. 
            Elbette ki örgütlü olmak, örgütlenmek, örgütlü bir meslek içinde olmak gayet demokratik bir haktır. Buna diyeceğimiz yoktur.  Şayet bir meslek örgütü veya topluluğu içinde o meslekle ilgili seslerin dışında başka başka sesler yükseliyorsa işte o zaman o meslek örgütü başkalaşmaktan ve başkalarının emel oyuncağı olmaktan kurtulamaz. Sen öğretmensin senin işin öğretmek ve eğitmektir. Sen kandilsin, sen etrafına ışık saçıp aydınlattıkça senin aydınlığına gölge düşürülmeye çalışan gölgelerin etkisi asla olamaz, gün gelir o gölgeler de senin aydınlığında kaybolup gider. Bizim işimiz eğitmek ve öğretmektir. Öğrencilerimizin yüreğine dokunmak onların ve toplumun,  toplumdaki her bireyin yüreğinde,  geleceklerini aydınlatan izler bırakmaktır. Aksi takdirde kendi saygınlığımızı yitirirken toplumdaki saygınlığımızı da yitirmiş oluruz. 
    Öğretmenler gününüz bir kez daha kutlu olsun nice ‘4 Kasımlara.
                                                                                                                                               Ekrem BAYDAR
                                                                                                                                            Emekli Öğretmen                                            

 

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.