23 yıldır iktidarda olan AK Parti’nin, son 6 yıldır Iğdır İl Başkanlığı görevini yürüten Ali Kemal Ayaz, bakalım sorularımıza nasıl yanıt verecek?Soru: Başkanım, öncelikle kendinizi tanıtır mısınız? Hangi bölümden mezunsunuz, mesleğiniz nedir, ne işle meşgulsünüz?Ayaz: Şöyle tanıtayım kendimi;
Muhalefet ve hiçbir şey üretmeden siyaset yapmak isteyenler için bir düşman,
Beni tanıyanlar için iyi bir dost,
İsmimi bilip yakından tanımayanlar için bir ümit,
Ama özünde sizler gibi bir vatandaş, Iğdır’ın öz evladıyım.
2005 yılında Gaziantep Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldum. 20 yıldır mühendislik ve müteahhitlik yapıyorum. Son 6 yıldır da AK Parti İl Başkanlığı görevini yürütüyorum.Soru: Yani siz İl Başkanı olmadan önce de inşaat sektöründe faaliyet gösteriyor, yap-sat işleriyle uğraşıyor ve devlet ihalelerine giriyordunuz, doğru mu?Ayaz: Evet, doğrudur. 20 yılda binin üzerinde proje gerçekleştirdim. Yüzlerce taahhüt ve yap-sat işi yaptım.Soru: İl Başkanı olduktan sonra işinize devam ettiniz mi?Ayaz: Kısmen, evet. Devam ettim çünkü sonuçta bir ailemiz var ve kendi işimizden başka bir gelir kaynağımız yok. İl Başkanlığı sonrası ağırlıklı olarak abim ve mühendis arkadaşlarımız işleri takip ediyor. Açıkça söylemek gerekirse, üretici değil, biraz tüketici olduk diyebilirim.Soru: Sizden önce İl Başkanlığı yapanlar da kendi işlerini ve mesleklerini sürdürdüler mi?Ayaz: Tabii ki sürdürdüler. Az önce de belirttiğim gibi İl Başkanlığı görevinden dolayı bir maaşımız yok, dolayısıyla bir gelirimiz de yok. Dahası, partinin ve bizlerin ciddi oranda giderleri oluyor. Teşkilatta görev yapmış herkes bunu çok iyi bilir. Bizim tek gelir kaynağımız kendi işimiz.Soru: İl Başkanı olduktan sonra birçok ihale aldığınız konuşuluyor. Bu konuyu açıklığa kavuşturur musunuz? İhaleler size mi verildi, yoksa eşit şartlarda ihaleye girip en uygun teklifi sunduğunuz için mi kazandınız?Ayaz: İl Başkanlığı görevimle birlikte şahsıma ait tek bir ihale dahi almadım. Vergi numaramı kapattım, askıya aldırdım. Arkadaşların girdikleri işler var, onlara da tüm Türkiye’den isteyen herkesin girebileceği işlerdi. Üstelik çoğu işi ciddi tenzilat (kırım) ile, en uygun teklifi sunarak aldılar.Soru: Madem önceki İl Başkanları da işlerini bırakmamışlar ve bu bir sorun olmamış, siz devam ettiğinizde neden eleştiriliyorsunuz?Ayaz: İsmimin bu kadar dolaşmasının nedeni; çok şükür hiçbir kötü alışkanlığım yok, tüm zamanımı Iğdır’a ve hemşehrilerime hizmet etmeye ayırıyorum. Bu kadar emek verirken, her geçen gün AK Parti’yi Iğdır’da daha da yukarı taşırken, muhalefet ve gelişmesini istemeyenler ya da bizim makamlarımızda gözü olanlar, iftiralarla vatandaşın aklını karıştırmaya çalışıyorlar. Çünkü başka türlü başarı sağlayamıyorlar. Hizmette sıfırlar, siyasette sıfırlar… AK Parti’yi geçmenin tek yolu olarak iftirayı, yalanı, hileyi görüyorlar. Maalesef bizde de bu yöntem kullanılıyor.Soru: Size ulaşmaya çalışanların telefonlarına cevap veriyor musunuz? Ortalama günde kaç telefon görüşmesi yapıyorsunuz?Ayaz: Telefon konusu gerçekten ciddi bir mesele. Günde ortalama 300 telefon görüşmesi yapıyorum, 100-150 telefona ise cevap veremiyorum. Toplamda günde yaklaşık 400-450 telefon alıyorum. Bunun dışında her gün en az 100 hemşehrimizle yüz yüze görüşüyorum. Dertlerini dinleyip yardımcı olmaya çalışıyorum. Eve gittiğimde pert olmuş oluyorum. Bazen gün içinde telefonu kulağıma yaklaştırdığımda başım ağrıyor, kulağım çınlıyor. Gerçekten mümkün olduğunca herkese cevap vermeye gayret ediyorum. Bu rakamlarla cevap verip vermediğimi siz değerlendirin.Soru: Gelen taleplerin yoğunluğu nasıl?Ayaz: Yüzde olarak söylersem; gelen taleplerin yüzde 70’i iş talepleri. Bunların tamamının karşılanması mümkün değil. Yüzde 10 tayin ve terfi, yüzde 10 nakdi yardım, kalan yüzde 10 da diğer taleplerden oluşuyor.Soru: Peki, neden bazı kişiler telefonlarınıza cevap vermediğinizi söylüyor?Ayaz: Bunda da kasıt olduğunu düşünüyorum. Örnek vereyim; bir kişi gün içinde 30 defa arıyor. Açıp durumu izah ediyorum, 10 dakika sonra tekrar arıyor ve aynı şeyi soruyor. Bir günde aynı konuyu 2-3 defa anlattığım insanlar oluyor. Buna rağmen “telefonlara cevap vermiyor” deniliyorsa, bu art niyetlidir. İnanın, bu kadar yoğun tempoda sağlığımızdan oluyoruz.Soru: Başkanlığınız döneminde hangi yatırımların gelmesine vesile oldunuz? Iğdır’a ne kazandırdınız?Ayaz: Bu soruya verilecek cevaptan bir kitap çıkar, şaka yapmıyorum. Allah’a şükür, çok güzel işler yaptık.Göreve başladığımızda doğalgaz yaygın değildi. Bu yıl sonuna kadar tüm ilçe ve beldelerimize doğalgaz ulaşmış olacak.5 park vardı, dördü atıl durumdaydı. Biz 29 yeni park yaptık, mevcutları yeniledik, millet bahçemizi ve Yeşil Kuşak yürüyüş yolunu hayata geçirdik. Haydar Aliyev Parkı da bu yıl sonuna kadar açılacak.Otogar yoktu, sebze hali yoktu, hepsini yaptık. 340 km kanalizasyon hattı döşendi, asbestli içme suyu boruları değiştirildi.Tuzluca Ünlendi Barajı tamamlandı. Tuzluca Depolama Barajı’nın ihalesi yapıldı, 2028’e kadar tamamlanacak. Göktaş Göleti yapıldı. 2022-2023 arasında 30 okul yapıldı, toplamda 70’e yakın okul inşa edildi.120’nin üzerinde sulama sondajı yapıldı. Tuzluca Devlet Hastanesi tamamlandı. Aralık Devlet Hastanesi’nin ihalesi Mayıs’ta yapılacak, 2026’da hizmete girecek. Iğdır Şehir Hastanesi’nin ihalesi yapıldı, 2027’de açılacak. Tahliye kanalları temizlendi. Tarımsal toplulaştırmalar sürüyor.Adliye lojmanları ve 15.000 m² kapalı alanlı yeni adliye sarayımızın ihalesi önümüzdeki ay yapılacak.Iğdır Belediye Binası, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, Milli Eğitim Müdürlüğü binaları yapıldı.Yakında Iğdır Havalimanı uluslararası uçuşlara açılacak.En önemlisi ise Kars-Iğdır-Nahçıvan-Bakü demiryolu projesi başladı.Ama bunların hepsinden daha önemlisi, Iğdır’a kazandırdığımız en kıymetli değer: Cantürk Alagöz’dür.Soru: Cantürk Alagöz’ün milletvekili adayı olması için çok ısrarcı olduğunuzu biliyoruz. Iğdır tarihinin en yüksek oyunu aldınız. Peki, Vekil Alagöz’den memnun musunuz?Ayaz: Hani bir şarkı var ya, “Seni sevmeyen ölsün”… Bu söz vekilimiz için çok uygun. Başka bir şey söylemeye gerek yok. Yukarıda saydığım yatırımların büyük kısmında onun çok büyük emeği var.Soru: İl Başkanlığı zor bir görev mi?Ayaz: İnşaat terimleriyle cevap vereyim. İnşaatta en ağır iş ameleliktir. Siyasetin ameleliği de İl Başkanlığıdır.Soru: Evinize ve işinize zaman ayırabiliyor musunuz?Ayaz: Samimi söylüyorum, babamlarla karşı komşuyuz ama bazen haftalarca yüzlerini göremiyorum. Annemi, babamı, dedemi, babaannemi bayramdan bayrama ziyaret edebiliyorum. Aynı evde yaşadığım çocuklarımı bile günlerce göremediğim oluyor. Bu durumu anlayışla karşılayan eşime Allah razı olsun. Ne doğru düzgün eş olabiliyoruz ne de baba.Soru: Bunca yatırım, bunca çaba ve Cantürk Alagöz gibi nüfuzlu bir vekil olmasına rağmen belediye seçimlerini neden kaybettiniz?Ayaz: Bu konu uzun, ayrı bir program yapmamız lazım. Ama kısa söyleyeyim; birçok etken vardı. En önemli neden ise bizdik. Daha fazla çalışmamız, daha organize olmamız gerekirdi. Milletimiz böyle takdir etti. Bu mesajı aldık. Bir sonraki döneme çok daha iyi hazırlanacağız.Soru: Halkın taleplerine kulak veriyor musunuz? Önerilerini dikkate alıyor musunuz?Ayaz: Toplumsal talepleri dikkate alıyoruz ve elimizden geldiğince mücadele edip sonuç almaya çalışıyoruz. Bireysel taleplerde özellikle iş taleplerinin tamamına cevap vermek zor oluyor. Ama mücadelemizi sürdürüyoruz.Soru: Pişmanlık duyduğunuz, “Keşke bunu da yapsaydım” dediğiniz bir şey var mı?Ayaz: Evet. Yerel seçimlerde daha organize çalışmalıydık, bu konuda pişmanlığım var. Bir diğeri de; Cantürk Alagöz’ü çok daha verimli değerlendirebilirdik. Onun kapasitesinin sadece yüzde 50-60’ını kullanabildik diye düşünüyorum.Soru: Iğdır için aklınızda gerçekleştirmeyi düşündüğünüz bir proje var mı?Ayaz: Elbette çok projemiz var. Iğdır’ı Türkiye’nin en huzurlu, refah seviyesi en yüksek ili yapmak isterim. Sonuçta ben de bu şehirde yaşıyorum, neden şartlarımız daha iyi olmasın?Soru: Son olarak, Iğdır halkına ne söylemek istersiniz?Ayaz: Iğdır’ın keskin çizgilerle ayrışmış yapısını birleştirelim. Halkımızdan üç isteğim var:
Birlik olalım, birlik olalım, birlik olalım.
Bu şehir hepimizin. Bu şehir bizim onurumuz, şerefimiz. Şehrimizi huzura ve güzelliklere kavuşturalım.Cabbar Şıktaş
Muhalefet ve hiçbir şey üretmeden siyaset yapmak isteyenler için bir düşman,
Beni tanıyanlar için iyi bir dost,
İsmimi bilip yakından tanımayanlar için bir ümit,
Ama özünde sizler gibi bir vatandaş, Iğdır’ın öz evladıyım.
2005 yılında Gaziantep Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldum. 20 yıldır mühendislik ve müteahhitlik yapıyorum. Son 6 yıldır da AK Parti İl Başkanlığı görevini yürütüyorum.Soru: Yani siz İl Başkanı olmadan önce de inşaat sektöründe faaliyet gösteriyor, yap-sat işleriyle uğraşıyor ve devlet ihalelerine giriyordunuz, doğru mu?Ayaz: Evet, doğrudur. 20 yılda binin üzerinde proje gerçekleştirdim. Yüzlerce taahhüt ve yap-sat işi yaptım.Soru: İl Başkanı olduktan sonra işinize devam ettiniz mi?Ayaz: Kısmen, evet. Devam ettim çünkü sonuçta bir ailemiz var ve kendi işimizden başka bir gelir kaynağımız yok. İl Başkanlığı sonrası ağırlıklı olarak abim ve mühendis arkadaşlarımız işleri takip ediyor. Açıkça söylemek gerekirse, üretici değil, biraz tüketici olduk diyebilirim.Soru: Sizden önce İl Başkanlığı yapanlar da kendi işlerini ve mesleklerini sürdürdüler mi?Ayaz: Tabii ki sürdürdüler. Az önce de belirttiğim gibi İl Başkanlığı görevinden dolayı bir maaşımız yok, dolayısıyla bir gelirimiz de yok. Dahası, partinin ve bizlerin ciddi oranda giderleri oluyor. Teşkilatta görev yapmış herkes bunu çok iyi bilir. Bizim tek gelir kaynağımız kendi işimiz.Soru: İl Başkanı olduktan sonra birçok ihale aldığınız konuşuluyor. Bu konuyu açıklığa kavuşturur musunuz? İhaleler size mi verildi, yoksa eşit şartlarda ihaleye girip en uygun teklifi sunduğunuz için mi kazandınız?Ayaz: İl Başkanlığı görevimle birlikte şahsıma ait tek bir ihale dahi almadım. Vergi numaramı kapattım, askıya aldırdım. Arkadaşların girdikleri işler var, onlara da tüm Türkiye’den isteyen herkesin girebileceği işlerdi. Üstelik çoğu işi ciddi tenzilat (kırım) ile, en uygun teklifi sunarak aldılar.Soru: Madem önceki İl Başkanları da işlerini bırakmamışlar ve bu bir sorun olmamış, siz devam ettiğinizde neden eleştiriliyorsunuz?Ayaz: İsmimin bu kadar dolaşmasının nedeni; çok şükür hiçbir kötü alışkanlığım yok, tüm zamanımı Iğdır’a ve hemşehrilerime hizmet etmeye ayırıyorum. Bu kadar emek verirken, her geçen gün AK Parti’yi Iğdır’da daha da yukarı taşırken, muhalefet ve gelişmesini istemeyenler ya da bizim makamlarımızda gözü olanlar, iftiralarla vatandaşın aklını karıştırmaya çalışıyorlar. Çünkü başka türlü başarı sağlayamıyorlar. Hizmette sıfırlar, siyasette sıfırlar… AK Parti’yi geçmenin tek yolu olarak iftirayı, yalanı, hileyi görüyorlar. Maalesef bizde de bu yöntem kullanılıyor.Soru: Size ulaşmaya çalışanların telefonlarına cevap veriyor musunuz? Ortalama günde kaç telefon görüşmesi yapıyorsunuz?Ayaz: Telefon konusu gerçekten ciddi bir mesele. Günde ortalama 300 telefon görüşmesi yapıyorum, 100-150 telefona ise cevap veremiyorum. Toplamda günde yaklaşık 400-450 telefon alıyorum. Bunun dışında her gün en az 100 hemşehrimizle yüz yüze görüşüyorum. Dertlerini dinleyip yardımcı olmaya çalışıyorum. Eve gittiğimde pert olmuş oluyorum. Bazen gün içinde telefonu kulağıma yaklaştırdığımda başım ağrıyor, kulağım çınlıyor. Gerçekten mümkün olduğunca herkese cevap vermeye gayret ediyorum. Bu rakamlarla cevap verip vermediğimi siz değerlendirin.Soru: Gelen taleplerin yoğunluğu nasıl?Ayaz: Yüzde olarak söylersem; gelen taleplerin yüzde 70’i iş talepleri. Bunların tamamının karşılanması mümkün değil. Yüzde 10 tayin ve terfi, yüzde 10 nakdi yardım, kalan yüzde 10 da diğer taleplerden oluşuyor.Soru: Peki, neden bazı kişiler telefonlarınıza cevap vermediğinizi söylüyor?Ayaz: Bunda da kasıt olduğunu düşünüyorum. Örnek vereyim; bir kişi gün içinde 30 defa arıyor. Açıp durumu izah ediyorum, 10 dakika sonra tekrar arıyor ve aynı şeyi soruyor. Bir günde aynı konuyu 2-3 defa anlattığım insanlar oluyor. Buna rağmen “telefonlara cevap vermiyor” deniliyorsa, bu art niyetlidir. İnanın, bu kadar yoğun tempoda sağlığımızdan oluyoruz.Soru: Başkanlığınız döneminde hangi yatırımların gelmesine vesile oldunuz? Iğdır’a ne kazandırdınız?Ayaz: Bu soruya verilecek cevaptan bir kitap çıkar, şaka yapmıyorum. Allah’a şükür, çok güzel işler yaptık.Göreve başladığımızda doğalgaz yaygın değildi. Bu yıl sonuna kadar tüm ilçe ve beldelerimize doğalgaz ulaşmış olacak.5 park vardı, dördü atıl durumdaydı. Biz 29 yeni park yaptık, mevcutları yeniledik, millet bahçemizi ve Yeşil Kuşak yürüyüş yolunu hayata geçirdik. Haydar Aliyev Parkı da bu yıl sonuna kadar açılacak.Otogar yoktu, sebze hali yoktu, hepsini yaptık. 340 km kanalizasyon hattı döşendi, asbestli içme suyu boruları değiştirildi.Tuzluca Ünlendi Barajı tamamlandı. Tuzluca Depolama Barajı’nın ihalesi yapıldı, 2028’e kadar tamamlanacak. Göktaş Göleti yapıldı. 2022-2023 arasında 30 okul yapıldı, toplamda 70’e yakın okul inşa edildi.120’nin üzerinde sulama sondajı yapıldı. Tuzluca Devlet Hastanesi tamamlandı. Aralık Devlet Hastanesi’nin ihalesi Mayıs’ta yapılacak, 2026’da hizmete girecek. Iğdır Şehir Hastanesi’nin ihalesi yapıldı, 2027’de açılacak. Tahliye kanalları temizlendi. Tarımsal toplulaştırmalar sürüyor.Adliye lojmanları ve 15.000 m² kapalı alanlı yeni adliye sarayımızın ihalesi önümüzdeki ay yapılacak.Iğdır Belediye Binası, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, Milli Eğitim Müdürlüğü binaları yapıldı.Yakında Iğdır Havalimanı uluslararası uçuşlara açılacak.En önemlisi ise Kars-Iğdır-Nahçıvan-Bakü demiryolu projesi başladı.Ama bunların hepsinden daha önemlisi, Iğdır’a kazandırdığımız en kıymetli değer: Cantürk Alagöz’dür.Soru: Cantürk Alagöz’ün milletvekili adayı olması için çok ısrarcı olduğunuzu biliyoruz. Iğdır tarihinin en yüksek oyunu aldınız. Peki, Vekil Alagöz’den memnun musunuz?Ayaz: Hani bir şarkı var ya, “Seni sevmeyen ölsün”… Bu söz vekilimiz için çok uygun. Başka bir şey söylemeye gerek yok. Yukarıda saydığım yatırımların büyük kısmında onun çok büyük emeği var.Soru: İl Başkanlığı zor bir görev mi?Ayaz: İnşaat terimleriyle cevap vereyim. İnşaatta en ağır iş ameleliktir. Siyasetin ameleliği de İl Başkanlığıdır.Soru: Evinize ve işinize zaman ayırabiliyor musunuz?Ayaz: Samimi söylüyorum, babamlarla karşı komşuyuz ama bazen haftalarca yüzlerini göremiyorum. Annemi, babamı, dedemi, babaannemi bayramdan bayrama ziyaret edebiliyorum. Aynı evde yaşadığım çocuklarımı bile günlerce göremediğim oluyor. Bu durumu anlayışla karşılayan eşime Allah razı olsun. Ne doğru düzgün eş olabiliyoruz ne de baba.Soru: Bunca yatırım, bunca çaba ve Cantürk Alagöz gibi nüfuzlu bir vekil olmasına rağmen belediye seçimlerini neden kaybettiniz?Ayaz: Bu konu uzun, ayrı bir program yapmamız lazım. Ama kısa söyleyeyim; birçok etken vardı. En önemli neden ise bizdik. Daha fazla çalışmamız, daha organize olmamız gerekirdi. Milletimiz böyle takdir etti. Bu mesajı aldık. Bir sonraki döneme çok daha iyi hazırlanacağız.Soru: Halkın taleplerine kulak veriyor musunuz? Önerilerini dikkate alıyor musunuz?Ayaz: Toplumsal talepleri dikkate alıyoruz ve elimizden geldiğince mücadele edip sonuç almaya çalışıyoruz. Bireysel taleplerde özellikle iş taleplerinin tamamına cevap vermek zor oluyor. Ama mücadelemizi sürdürüyoruz.Soru: Pişmanlık duyduğunuz, “Keşke bunu da yapsaydım” dediğiniz bir şey var mı?Ayaz: Evet. Yerel seçimlerde daha organize çalışmalıydık, bu konuda pişmanlığım var. Bir diğeri de; Cantürk Alagöz’ü çok daha verimli değerlendirebilirdik. Onun kapasitesinin sadece yüzde 50-60’ını kullanabildik diye düşünüyorum.Soru: Iğdır için aklınızda gerçekleştirmeyi düşündüğünüz bir proje var mı?Ayaz: Elbette çok projemiz var. Iğdır’ı Türkiye’nin en huzurlu, refah seviyesi en yüksek ili yapmak isterim. Sonuçta ben de bu şehirde yaşıyorum, neden şartlarımız daha iyi olmasın?Soru: Son olarak, Iğdır halkına ne söylemek istersiniz?Ayaz: Iğdır’ın keskin çizgilerle ayrışmış yapısını birleştirelim. Halkımızdan üç isteğim var:
Birlik olalım, birlik olalım, birlik olalım.
Bu şehir hepimizin. Bu şehir bizim onurumuz, şerefimiz. Şehrimizi huzura ve güzelliklere kavuşturalım.Cabbar Şıktaş
Ali Kemal Ayaz Beyefendi döneminde Iğdır adeta çağ atlamış. Sadece Hastane ve Adalet Sarayı kalmış onlarda iki yıl içinde bitiyor. Iğdır'da ilk defa herkese eşit davranan bir il başkanı ve Vekil var. Bunun kıymetini Iğdırlılar olarak bilmek gerekiyor. Iğdır'ın geleceği için herkesin Ali Kemal Ayaz Başkan ve Cantürk Alagöz Vekilin etrafında toplanması gerekir. Bırakın artık şu ırkçılık ve şahsî çıkarlarınızı...
Sayın cantürk Alagöz vekilimiz ve sayın Ali kemal Ayaz başkanımıza bu şehir için yaptıkları herşey için teşekkür ediyoruz . Iğdır miletimizde vekilimiz ve il başkanımızın bu yaptıklarını görüp Ali kemal Ayaz başkanımızın dediği gibi birlik olacağız her zaman her daim.
Çok güldüm önceki il başkanları da her siyasetçide belirli bir miktar gelire ihtiyacı vardır Tabikide hem siyaset yapacak hem işini takip edecek bence eleştirenler eski yönetimin kadrosunda olanlardır bence çok yanlış sonuçta her kes aynı partiye hizmet ediyor şahıslara değil parti ise hükümeti kurmuş ülkeyi yönetiyor bana öyle geliyor ki Ali Kemal beyin çalışmalarını kıskanıyorlar ondandır çünkü eleştirmek en doğal haktır eleştirilmekte kötü bir şey değildir fikirlere saygı duyulmadıkça sorunlar çözülmez bana sorarsanız ben Akp Iğdır da hiç oy vermedim bir defa o da Nurettin hocam için verdim başka da çok şükür oyum nasip olmadı Iğdır’da yaşarken mhp ye oy verdim ama şimdi başka şehirde yaşıyorum son üç seçim dir chp ye oy veriyorum çalışmalarından her şeylerinden de çok çok memnunum bence Ali Kemal bey kalitedir Iğdır’ımız olarak kıymetini bilmeliyiz selam ve saygılar