25 PİLOT İLDE HAYATA GEÇEN EN BÜYÜK SİVİL PROJE
Gelişmiş ülkeler dahil artık tüm dünyanın başına bela haline gelen şiddet konusu noktasında ülkeler çözüm arayışında. Her geçen gün daha artan ve ölümcül sonuçlara neden olan şiddetle mücadele konusunda ülkemiz de “İnsan Hakları, Şiddetle Sivil Mücadele ve Sosyal Arabuluculuk Bilincini Güçlendirici saha Aktörleri Yetiştirilmesi Projesi: 2021-2030”hayata geçmiş durumda. HEGEM Vakfı tarafından 20 yıllık saha çalışmaları ve elde edilen verilerin bilimsel analizleri sonrasında ortaya konan proje Adalet Bakanlığı HEGEM Vakfı ortaklığı, 26 Devlet Üniversitesi, Küresel Gazeteciler Konseyi ve diğer paydaşlar işbirliği ile devam etmekte.25 pilot ilde başlayan proje faaliyetleri kamu çalışanları ve bütün toplum kesimleri tarafından büyük ilgi görmüş; iki temel faaliyet olan “sosyal arabuluculuk” ve “şiddet önleme formatörlüğü” programlarına dört ay içerisinde çalışma kapsamı içinde bulunan 25 ilden on binden fazla gönüllü başvuru oldu.
ŞİDDET OLAYLARINA KARŞI SESSİZ KALAMAYIZ
Dünyanın şiddet olayları karşında sessiz kalmaması gerektiği ifade eden HEGEM Vakfı Kurucusu ve Genel Başkanı Adem Solak büyük bir titizlik ve özveri ile çalışmaları yürütülen” İnsan Hakları, Şiddetle Sivil Mücadele ve Sosyal Arabuluculuk Bilincini Güçlendirici saha Aktörleri Yetiştirilmesi Projesi” nin gelecek adına çok umut veren sonuçlar ortaya çıkaracağını ifade etti. Şiddetle Mücadele Vakfı(HEGEM) Başkanı Adem Solak şu açıklamalarda bulundu:
HEDEF 2 YIL İÇİNDE 300 BİN SOSYAL ARABULUCU YETİŞTİRMEK
Bir sosyal politika olarak On Birinci Kalkınma Planı ve İnsan Hakları Eylem Planına dayandırılan, Cumhurbaşkanlığı 2021/9 bağlamında yürütülen projenin, 37 Rektörlük, 27 Valilik 7 Bakanlıktan 32 Genel Müdürlük ve diğer kurum/kuruluşların resmi davetli olduğu bölge toplantısı 23 Mayıs 2022 günü Manisa Celal Bayar Üniversitesinde yapılmış; faaliyetlerin 06 06 2022 tarihinden sonra bütün illerde başlatılmasına karar verildi. “Sosyal arabuluculuk” İnsan Hakları bilincini güçlendirmede ve şiddetle sivil mücadelede en önemli yöntemdir. Hedefimiz Türkiye’de 2 yıl içinde 300 bin sosyal arabulucu yetiştirmektir. Böylece her mahallede en az 10 kişi sertifikalı sosyal arabulucu olacak; kişiler ve gruplar arası anlaşmazlıklar/çatışmalar büyümeden, şiddete dönüşmeden önlenmiş olacaktır. Yeni yüzyılda bütün dünyada ve toplumumuzda artan şiddet, gerginlik, krizler ve en son da CORONA-19 travması sosyal yaşantıyı güçleştirmiş, gündelik yaşamın uyumunu ve dengesini büyük ölçüde bozmuştur.
AVRUPA ÜLKELERİ DE BU PROJEYİ TAKİP EDİYOR
Arabuluculuk, ortaya çıktığı ve gelişmekte olduğu Batı ülkelerinde bütün toplum kesimlerini, bütün kurum ve kuruluşları kapsayıcı şekilde hayata geçirilmeye çalışılmıştır. Arabuluculuğu sadece adliye duvarlarının arasına sıkıştırmak, arabuluculuktan elde edilecek yarar beklentisini %90 küçültmek anlamına gelir. Arabuluculuğun tüm toplum kesimlerini, aileyi, okulu, işyerlerini, spor aktivite alanlarını, mahalleleri, siteleri ve birlikte yaşanılan tüm diğer alanları kapsayacak şekilde hayata geçirilebilmesi için Vakfımız 10’ar yıllık protokol imzaladığı 26 Devlet Üniversitesi ve diğer paydaş kurum ve kuruluşlarla yoğun bir çalışma içerisindedir. Dünyada sosyal arabuluculuk modelini en güçlü sahaya indiren ülke oluşturulan bu güçlü akademik yapı ile Türkiye olmuştur. 2023 yılında Avrupa üniversiteleriyle de işbirliği protokolleri imzalanacak; modelin Türki Devletler topluluğunda ve ihtiyaç duyan diğer ülkelerde hayata geçirilebilmesi için çalışmalar yapılacaktır. Haber: KGK