Merhamet ve Komşuluk

Tarih : 2011-08-12 / Kategori : Genel Haber

Merhamet ve Komşuluk

Allah’u Taala Rahman sıfatının tecellisi olarak biz kullarına sonsuz ihsanlarda bulunmuştur.

              Bahşettiği nimetlerin başında İman, İslam ve Fahr-i Kainat Efendimiz Muhammed Mustafa (S.A.V) e ümmet olmak gelmektedir. Yüce dinimiz İslam, insanoğlunun fert veya toplumsal hayatında gönül huzurunu ve mutluluğunu kazandıracak hususların yaşamasını sağlamaktadır.
              Peygamber efendimiz Muhammed Mustafa (S.A.V) hayatının her noktasında İslam’ın emirlerini bize örnek teşkil edecek şekilde yaşayarak göstermeye çalışmıştır.
Ramazan ayında hidayet rehberi olarak Kur’anın gönderilmesi ve Hz. Peygamberin Risaletinin bu ayda beyan edilmiş  olması ayrıca önem kazanmaktadır.
İslamın iki ana kaynağını oluşturan Kur’an ve Hz. Peygamber toplumsal hayatın güzelliklerini bizlere göstermektedir.
Rahmete vesile Kur’an-ı Kerim, Rahmet Peygamberi Hz. Muhammed (S.A.V) ve rahmet ayı Ramazan, hepsi Rahman olan Yüce Rabbimizin bütün varlıkların istifade edebileceği Rahmetinin gereğidir.
               İman nimetiyle şereflenen mü’minler; Ramazan ayındaki coşku dolu hayatlarını Peygamberimizin hayatıyla özdeşleştirmeye gayret gösterirler. Allah’ın kelamı Kur’an-ı Kerim ile de coşkularını, yaşanır hayatlarını Allah’ın kitabı Kur’anın süzgeciyle Yüce Rabbimizin rızasına sunmaya çalışırlar.
Müminler sahip oldukları iman enerjilerini, gönül coşkularını  hemcinslerine sinerji haline getirmek için çalışmalarını Kur’an-ı  Kerim ve Peygamber tavsiyelerine uyarak arttırmaya çalışarak gönül kazanmaya gayret gösterirler.
Kur’an-ı  Kerimde : “Allaha ibadet edin ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana-babaa, akraba, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya, yönetiminiz altında olanlara iyi davranın. Şüphesiz Allah (C.C) kibirlenen ve övünenleri sevmez” (Nisa4/36) ayet-i kerimesiyle inanmak olgusundan sonra gelen hususların tamamen ahlaki olduğunu ve gönül kazanılacak kimseler olduğunu belirtmektedir.
Mü’minin huzurlu bir şekilde yaşamasını sağlayacak ahlaki erdeme ulaşmayı en yakın çevresinden başlayarak bütün insanlara sevgi ve merhamet duygusunu kazandırmasıyla olur.
Güzel ahlakı ile önder olarak gönderilen Kâinatın Efendisi Hz. Muhammed (SAV) gönüllerin fethedilmesi gereken yakınları, anne-baba, eş-çocukları, akraba ve komşular olarak birçok hadisi şeriflerinde işaret buyurmuşlardır.
Rahmet ayı ramazan vesilesiyle komşuluk hakkında Efendimizin buyurdukları  birkaç hadisi şerifi hatırlatmayı ramazan ayında bize yol göstereceği için önemlidir.
“Allaha ve ahiret gününe inanan kimse komşusuna iyilik etsin.” (Buhari, edep.31)
“Komşunun komşu üzerinde hakkı vardır.” (Kenzu’l İrfan)
“Komşusu aç iken, kendisi tok yatan (merhametsiz) mümini kâmil olamaz.” (Kenzu’l İrfan)
“Ey Eba Zer! Çorba pişirdiğin zaman fazla koy ve komşularını da gözet” (Müslim Bir 142)
“Allaha ve ahiret gününe inanan insan komşusuna eziyet etmesin.” (Müslim İman 74)
“Cebrail bana komşuya iyilik etmemi o kadar tavsiye etti ki, komşuyu komşuya mirasçı kılacak sandım.” (Buhari)
“Canımı elinde tutan Allaha yemin ederim ki hiçbir kul kendisi için istediğini, komşusu ya da kardeşi için istemedikçe iman (kâmil) etmiş olamaz. (Müslim)
Peygamberimiz (SAV) in konu ile ilgili daha birçok hadisini yazmak mümkündür. Ancak; Akl-i Selim sahibi olanlar için çok önemli işaretler verildiğini düşünmekteyim.
Atasözlerimizden “Komşu komşunun külüne muhtaçtır”  “Çalma komşunun kapısını  çalarlar kapını” gibi hayatımızda yer etmiş ahlaki değerlerimiz, komşuya değer vermenin önemini vurgulamaktadır.
Sıcak yuvaların sevincini, üzüntüsünü, kederini komşu ile paylaşmak, güven vermek, güven kazanmak insanı  mutlu edeceği gibi, insan olarak gücünün, değerlerinin, güvenin çoğalmasını sağlayacaktır.
Askere gidenlerin geride bıraktıkları, iş  umuduyla başka yerlere giden aile reislerinin bıraktıkları eş veya çocukları, ölüm nedeniyle geride kalan gözü yaşlı yetimleri, yoksulluk içinde kıvrananları korumak Peygamberimizin (SAV) ifadeleriyle kıyamet günü Kendisiyle (SAV) yan yana olmayı kazandıracaktır.
Allah’u Taalanın gönlü kırık kullarının yanında olduğunu, onları sevindirenlerin kendisini sevindirecekleri müjdesini, bugün komşuluk anlayışı ile ne derece yaşayabildiğimizi tahlil etmek gerekir.
Komşusunun kâfir olması durumunda bir hakkının (insan olduğu için), mümin olması durumunda iki hakkının (Komşu ve Mümin olduğu), akraba olması durumunda üç hakkının olduğunu (Mümin-Komşu-Akraba) kaynaklarımızdan nakledilen hadislere göre komşu haklarının önemini öğrenmekteyiz.
Kaybedilmeye yüz yüze gelmiş nice değerlerimizin yanında komşuluk değerinin de neredeyse unutulur hale gelmesi çok düşündürücü ve üzücü olmalıdır.
İnsanlarımızın, zenginlik, makam, ticaret unvanlarıyla birbirine iltifat ettiği günümüzde nice huzursuzluklara çanak tuttuklarının farkında olmadıkları açıktır. Her şeyin madde ile elde edilemediğinin şuuruna müminler varmalıdır.
Dünya hayatının mutluluğunu kazandıran “sevgi, paylaşım, güven, sadaka vermek, hizmet etmek” gibi güzel ahlak değerlerinin kazanımlarından bazıları şöyle sıralanabilir.
1. Allah’ın rızasını kazandır.
2. Peygamberimizin sevgisini ve şefaâtını.
3. Aile huzurunu, güven duygusunu,
4. Mutlu bir gönül ile hayata bağlanmasını.
5. Gönlü kırık olanların duasını alır.
6. Dualar, bu dünyada kazayı belayı önler. Mutlu yaşamı sağlar.
7. Ahiret hayatında, aynı kimseler Allah katında birbirilerine şefaatçi konumunda bulunurlar.
8. Kabir ve Cehennem azabı üzerlerinden kaldırılır (yaptıkları iyilikler nedeniyle)
9. Cennete girmeyi kazanırlar.
Rahmet Peygamberinin (SAV) güzel hayatı yaşandıkça dünyada onun sevgisinin zirvesi, Ahiret hayatında da komşuluğunu kazandırmaktadır.
Bugün onun hayatından bigâne kalan nice insanlar yaşadıkları  hayatın sadece zorluklarını  anı olarak değerlendirmektedir.
Sahip olduğumuz dini ve kültürel değerlerimiz bizlere çok yakınlarımızdan dünyanın en ücra köşesine kadar kimsesiz, yoksul, çaresiz, mazlum insanlara iyilik yapma yarışında en önde olmaya çalıştığımıza bugün ( Afrika’da) olduğu gibi dün için de tarih şahitlik etmektedir.
Milli ve manevi değerlerimizi, kendimizden başlayarak aile, toplum, bütün dünya için iyilik, güzellik ve mutluluk kazandırmamıza öncülük etmektedir.
İyi komşu olalım ki iyilik komşumuz olsun, iyilikler bizleri cennette Hz. Peygamberin havz-ı kevseri başında ona komşu olmayı sağlar.
Ramazan ayında iyi komşu olmak için yüreklerimizde rahmet esintisini harekete geçirmeye, ziyaret, ziyafet, zarafet ölçüleri içinde ilişkilerimizi geliştirmeye gönül hoşnut etmeye çalışalım.
Yerimiz, Yurdumuz, gönlümüz, sevgi ve merhamet huzuru ile güzel bir hayatı yaşasın …. diliyorum.

Cüneyt KULAZ
Iğdır İl Müftüsü

 

Facebook Beğenenler

Yorum yapılmadı!

Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanabilirsiniz.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.