Her seçim sonrasında Iğdır’da garip bir tartışma başlar… 
          Partiler kullanılan oyları masaya yatırır, köy, köy, mahalle, mahalle incelerler. Hangi parti nerede ne kadar oy almış, seçmen ve nüfus yapısını hesap ederler…
          Ne gariptir ki, her seçim sonrası ve neticesinde Azeri Türklerinin 7-8 bini sandığa gitmedi denilmektedir.
          Bu rakam gerçek mi, değil mi bilmiyorum. Ancak bildiğim şey seçim sonrasında bu konunun tartışılıyor olmasıdır…
           Oy kullanmadığı iddia edilen 7-8 bin kişinin Azeri Türkleri olduğu söylenilmektedir. Peki, her seçimde bu kadar insan gerçekten sandığa gitmiyor mu? Yoksa bu rakam gerçeği yansıtmıyor da, henüz daha oturtulamayan adrese dayalı beyana ilişkin hatadan mı meydana geliyor.  Veya uzun zaman önce ölmüş olan ancak, seçim listesinden ismi silinmemiş olan insanlar mı bunlar…
           7-8 bin oy gerçekten büyük rakam, bu kişilerin listede isimleri olmasına rağmen, sandığa gitmemeleri bence üzerinde durulması gereken çok önemli bir ayrıntıdır. A Köyünde veya mahallesinde sandık seçmen sayısı atıyorum 200, kullanılan oy 200 çıkarken, B köyünde seçmen sayısı 200 kullanılan oy 130 çıkıyorsa, bu durumun yüksek seçim kurulu tarafından masaya yatırılması şarttır… 
Eğer bahse konu oy sahipleri evinde oturup sandığa gitmiyorsa, pikniğe gidip oy kullanmıyorsa diyecek sözüm yoktur… Ama eğer bu kişiler gerçekte yok ise seçmen listesinde isimleri ne arıyor…
          Veya şöyle diyebiliriz… 
          Bazı köylerde veya mahallelerde oy kullanımında hiç fire verilmezken, bazı köy ve mahallelerde yüzde 30’lara varan oy kullanmama olayının mutlaka mantıklı bir açıklamasının olması gerektiğini düşünüyorum…
7-8 bin kişinin sandığa gitmediği gerçeğini, gitmedi olarak kabul edecek olursak şu soruyu sormak vacip olur…
            Eğer iradenizin mecliste temsil edilmesini istiyorsanız. Fikriniz ne olursa olsun mutlaka sandığa gitmeli ve medeni insanlar gibi oyunuzu kullanmanız gerekmez mi?
           Yok, eğer bu sayı gerçeği yansıtmıyorsa, ismi liste de olup, kendisi çoktan Iğdır’dan ayrılmış olan,  tayini çıkıp gitmiş olan, az buçuk para kazanıp Iğdır’dan kaçıp gitmiş olanlara diyecek sözümüz yoktur… Bu durumu yüksek seçim kurulu mutlaka belirleyecek ve listeyi meşgul eden gereksiz kalabalıklar silinecektir…
Her iki durumun dışında, oyu listede yer alan ve bilerek oy kullanmaya gitmeyen kişilerin varlığı da küçümsenmeyecek kadar fazladır diye düşünüyorum. Zira bu kişilerin halk arasında ki ismi de  “Piknik Partisi” olarak telefuz edilmektedir..
             Piknik Partililer, seçim sonrası hiçbir partiye oy veremeseler de, verenlerden daha çok göze giren, kör sinek gibi insanların gözünü çıkaran, kükrediğinde karşıki dağları titreten, herkesten hesap soran bir tavırda sergilerler…
           İnsanın kendini kandırması kadar çirkin, ikinci bir durum söz konusu bile olmaz. Gelin bu seçimde kendinizi kandırmak yerine, iradenizi sandığa yansıtın. Oy kullanmak bir vatandaşlık görevi olduğu kadar, medeni insanlığında bir gereğidir. İnsanlar nasıl yönetilmek isterlerse, öyle yönetilirler…
            Değerli Piknik Partililer, 12 Haziran seçiminde hepinizi, sizi yönetecek olanları seçmeye davet ediyorum…

Tweet